Umut'un böyle acı bir geçmişi olduğunu hiç düşünmemiştim.
Dışarıdan bakıldığında düzgün bir aileye sahip, eğitimli ve gençliğini güzel geçiren genç bir çocuk görünüyordu.
Fakat onu ve geçmişini tanıdıktan sonra gözlerindeki acı, özlem, intikam ve abisine olan kin duygularını okuyabiliyordum.
Şu anda tek ortak yönümüz vardı; abisine duyduğumuz nefret.
Fakat çözemediğim bir şey vardı.
Ben burdan kurtulursam ve olanları anlatırsam abisinin tamamen sonu olacaktı ve bunun sonunda Somer onun canına kadar alırdı.Bunu bildiği halde neden bana bunları anlatıyordu?
Hem biz tanışalı 72 saat anca olmuştu, nasıl bana bu kadar çabuk güvenebilmişti?
Umut olanları anlattıktan sonra ikimiz de ağzımızı açmamıştık.
Umut dediklerinde doğru mu yaptığını sorguluyor gibiydi.
Ben ise anlattıklarının şokunu atlatmaya çalışıyordum.Bu uzun sessizliğin ardından ilk konuşan Umut oldu. "Benim o göt heriflerle işim olmadığını sana anlatmanın tek yoldu buydu, o yüzden sana anlattım." Dedi.
Başıma ona çevirdim ve fısıltının bir tık üstü olan ses tonumla "Senin abinle ve o diğer elemanlarıyla hiçbir alakan olmadığını en başından beri biliyordum, senin masumluğun gözlerinden belli. O gün bütün sinirimi senden çıkarttım, çok özür dilerim."
Umut dolan gözlerini saklamak ister gibi yere bakıyordu.
Çenesinden tutup başını kendime doğru çevirdim. Gözlerinden akan birkaç damla yaşın akmaması için kendini ne kadar sıktığının farkındaydım.
"Ağla" Dedim. "Bazen tek rahatlama, içini dökme yolu ağlamaktır."
Bacaklarını kendine çekti ve kafasını bacaklarına gömdü.
Şuan ağlıyordu, hemde deli gibi ağlıyordu. Ne kadar üzülse de güçsüz görünmemek için gözyaşlarını saklamaya çalışıyordu.
Onu bu şekilde görmek canımı acıtıyordu. Kendimi kötü hissediyordum ve ne yapacağımı da bilmiyordum.
Sol kolumla vücudunun sardım ve sağ elimle de hafifçe başından tutup kafasını kaldırmasını sağladım.
Yüzü kıpkırmızı olmuştu. Yüzünü avuçlarımın içine aldım be sağ elimin baş parmağıyla gözyaşlarını sildim.
Bana kaçamak ve utangaç bir bakış attı.
Neden bilmiyordum ama yüzüme bakmak istemiyordu. Her fırsatta yüzünü ve bakışlarını yere çeviriyordu.En son dayanamadım ve kafasını sağ elimle bir kez daha kaldırdım. "Bana güvenebilirsin, burda yaşanan herşey burda kalacak. "
Sanırım artık beni anlamıştı. Başını göğsüme yasladı ve gözyaşlarını serbest bıraktı.
Artık sadece o, ben, yaşadığımız acılar, hissettiğimiz duygular ve onun gözyaşları kalmıştı....
Selam aşklarım, yeni bölümümüz bu şekilde oldu. Yorumlarda kitapla ve bölümle ilgili düşüncelerinizi belirtmeyi ve yıldıza basmayı unutmayın. Sonraki bölüm büyük ihtimalle cuma akşam gelecek. Seviliyorsunuz🤍
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yoldaki Mektup
Mystery / ThrillerYoldaki gördüğüm o mektubu almak belki hataydı. Belki de bu hata başka aşklara yelken açacaktı.