I Want You || Taekook

네

"İyi uykular Tae." Tam kapıyı açıp çıkacağı zaman arkasından seslendim titrek sesimle.

"Jungkook.. bu gece benimle birlikte uyur musun?"

Tae'den

Onunla birlikte uymak istiyordum. Kokusuyla uyumayalı bir yıl olmuştu. Dudaklarını yalayıp gözlerime baktı derince. İstiyordu sikeyim ki istiyordu emindim ama işte fazla tepki vermemden korkuyordu.

Elini kapı kulpundan çekerek yanıma ilerlediğinde kalbim yerinden çıkacakmış gibi çarpmaya başladı. Geliyordu yanıma özleidğim beden.

Bir şey demeden yanıma uzandığında ben de yatağa huzurla uzanarak gözlerimi kapattım.

"Seninle.. " demişti söze başlayarak. Ardından devam etti  "seninle uyumayı özlemişim bebeğim." Tükürüğüm boğazımda kaldığında gözlerimi aralayarak göz ucuyla Jungkook'a baktım.

"B-bende." Dediğimde gülümseyerek kollarını açıp gözleriyle bana gelmemi söyledi.

"Kollarıma gel o zaman." Dediğinde gidip gitmemek arasında kalsam da yavaşça yanaşarak kollarını bana sarmasına izin verdim. İhtiyacım vardı ona.

Kollarını, kucağını özlemiştim. Her şeyini özledim ama işte söylemeye o göt yoktu bende.. korkuyordum.. belki salaklıktı benimkisi ama yaşadıklarımız ağır şeylerdi. Sevdiğim insanı kaybetmiştim resmen.

Belimi sıkıca sarıp saçlarımı öptü usulca. Kafamı kaldırıp yüzüne baktığımda alnımı öperek gülümsedi. Kokusu hala aynıydı ve ben bağımlıydım ona. Her şeyine..

"Seni özledim." Dolu gözlerle gözlerime baktığında siktir çektim içimden. Ağlamasını asla istemiyordum ki ikinci kez ağladığını görmüştüm. İlki boşandığımız gündü. Neyse düşünme Tae geride kaldı..

"Ş-şey ben.." Dediğimde parmağını dudağıma koyarak susturdu beni.

"Bir şey söyleme güzelim. Senden bir şans istiyorum sadece. Şimdi söyleme istersen ama hazır hissettiğinde bana söyle olur mu? Çünkü ben senle ve çocuklarımla mutlu olmak istiyorum." Gözlerim dolu dolu olmuş akıyordu hatta. Çok istiyordum ve sanırım verecektim o şansı. Tekrar onunla birlikte olmak istiyordum.

"Güzelim ağlama kıyamıyorum sana." Gözlerimi silerek öpücükler bıraktı üstüne. O söylemese ağladığımı bile fark etmemiştim.

"Ama-" dediğimde dudaklarıma yapışarak tutuklu bir şekilde öpmeye başladı beni. İşte şimdi nefes alıyordum. Dudakları nefesimdi benim çünkü..

Dilini ağzıma ittiğinde kollarımı boynuna dolayarak kendime çekip şapırtılı seslerle öpmeye devam ettim onu. Şehvetten uzak özlem öpücüğüydü bu.

Derince öpüşmeye devam ederken elleri belimi okşuyor bedenimde gezdiriyordu. Bana dokunmasını çok istiyordum şu an. Özlemiştim onu.

Elleri yanaklarıma çıktığında son kez dudaklarını emerek ayrıldım. Nefes nefese gözlerine baktığımda alnımı öptü tekrardan.

Yanaklarımın kıpkırmızı olduğunu biliyordum elbette. Her ne kadar utanmak istemesem de utanıyordum işte.

Yavaşça arkamı döndüğümde belime sıkıca sarılıp kendine yapıştırdı ve enseme öpücükler bırakmaya başladı. Arkamda olması çok beni güvende hissettiriyordu.