2 gün sonra
sinirden ölmek üzereydim fakat Cemreye belli etmiyordum, onun kurduğu bu görevi kabul etmemeliydim otelden çıkarken aklıma gelen bir şey ile Cemreye döndüm, bir dakika, Cemre yoktuPeşimizdeydi?!
Hızla Çeliklere döndüm ve sinirle bağırdım "Cemre yok!"
İkiside bana döndüğünde işaret verdim ve sinirle koşmaya başladım, onlarda peşimden geliyordu, az önce çıktığımız odaya girdiğimizde yerde adamla beraber yatan yangının içinde Cemrenin bedeni vardı, kriz geçirmişti!
Hemen Cemrenin bedenini kucağıma aldım Arel almak istesede vermedim, koşmaya başladım ve otelden çıktık, arabaya koştum ve hepimiz arabaya bindik, ben sürücü koltuğundayken yan tarafımda Cemre vardı, "ah be güzelim ya." Diye mırıldandım, son hız hastaneye sürüyordum, Arel
"Yavaş sür biraz Asena." Dedi
"Lan ne yavaşı aptal! Kardeşimi görmüyormusun!" Dedim sinirle, sustu.Hastaneye varmıştık, Cemreyi bir odaya almışlardı, bizide birazdan alacaklardı.
Doktor yanımıza geldi,
"Kızımızın bir şeyi yok, tam olarak yangının içinde değildi sanırım, ve tam zamanında getirilmiş, sadece astım krizinden dolayı bu halde, şuan bilinci açık, görebilirsini-" hızlıca odaya koştum, Cemre beni görür görmez ayağa kalkmaya çalıştı ama engelledim, o yatarken ona sarıldım ve saçlarını öptüm. "Bir daha böyle bir görev olacağı zaman ben yem olacağım, senin astımın varken bunu yapman doğru değil güzelim." Başını onaylarcasına sağladı, bu sırada içeri Arel ve Çelik girdi, Arel yatağın diğer tarafına geçip Cemreyi öptü ve koltuğa oturdu, ben hala yatağin yanında oturmuş Cemrenin elini tutuyordum, Çeliğe döndüm,
"Ne zaman çıkabilirmişiz? Doktor bir şey söyledi mi?" Dedim, Çelik,
"15 dakikaya çıkabiliriz, serumu bitsin." Dedi serumu işaret ederek, başımı onaylarcasına salladım ve tekrar Cemreye döndüm, "senin odaya girdiğin adam katildi Cemre'm." Güldü,
"Bizden iyisi yok o yüzden sorunda yok."
Sözleriyle hepimiz güldük.Hastaneden çıkmıştık ve eve gelmiştik
Cemre yorgun olduğu için hemen yatmıştı, bizde Çelikle bodruma inmiştik, sandalyede bağlı olan "babam" denen herife yumruk attım, Çelikte yumruk attı, konuşmaya başladım,
"sen nasıl yaşıyorsun lan? Ben seni kalbinden vurmamış mıydım?" Konuşmaya başladı zorlukla,
"İçimde kurşun geçirmez çelik yelek vardı." Dedi, üzerindekileri çıkardım ve güldüm, "şuan yok ama, seninle uğraşasım yok açıkçası ölsen yeter." Silahı aldım ve hiç ona bakmayıp sadece arkamdaki Çeliğin gözlerine baktım, silahla 5 kere sıktım, cesede döndüğümde 5 kere kalbinden vurduğumu gördüm ve sırıttım,
"Tam isabet." Çelikte güldü ve bodrumdan yukarı çıktık, eve girdik ve odalarımıza gittik, Cemre Arel ile uyumuştu, bende pijamalarımı giyip Çeliğin odasına gitmiştim, beraber uyumuştuk.Sabah ilk ben uyanmıştım, saat 04:00'tü, kendi odama gidip üzerime beyaz, göğsünden karnına doğru dekoltesi olan, sırtı açık ve askıları kollarımda olan bir mini elbise giymiştim, elimi yüzümü yıkayıp güzel sade makyajımı yapmıştım. Aşağı inip güzel bir 3 kişilik kahvaltı hazırladım, kendimede salata yapmıştım, bu sırada içeri uykulu uykulu Cemre girdi, "abla günaydın." Dedi ona döndüm ve yanına gidip sarıldım, "günaydın güzelim, hadi otur kahvaltıya ben Çelikleri çağırayım." Dedim ve başını öptüm, o masaya oturduğunda yukarı çıktım ve Çelik ile Areli uyandırıp tekrar mutfağa indim.
Kahvaltımızı bitirmiştik, salonda yarınki görev için konuşuyorduk, bu gün görev yoktu, aslında vardı ama sadece Cemreyle gidecektik, hatta belki onuda götürmezdim, onu tehlikeye atmak istemiyordum.
Saat gece 01:00'di Cemreyi hazırlanmış olarak gördüğüm de konuşmaya başladım, "güzelim, görev kolay zaten, bak yaranda var, seni tehlikeye atmak istemiyorum, gelmesen olur mu?" Cemre bıkkınlıkla nefesini verdi,
"Ablacığım, benim canım ablam, düşünme benii ayrıca sen beni korursun, güveniyorum sana." Dedi ve güldü bende güldüm ve ona sarıldım geri çekilip odama gittim, ve üzerime kırmızı göğüs dekolteli sırtı açık mini bir elbise giydim, hafif kırmızımsı bir makyaj yaptım ve elbisemin kemerine iki silah iki bıçak koydum, ne olur ne olmaz diye elbisemin içindeki gizli cebe de silah ile bıçak koydum. Aşağı indiğimde Cemrede oradaydı, beni bekliyordu, üzerinde açık mavi göğüs dekolteli bir bluz altındada mini beyaz bir elbise vardı, çok şıktı, sarı saçlarına beyaz bir kurdele takmıştı, her zamanki gibi çok tatlıydı :). Benii görünce, ''hazırsan çıkalım abla.'' dedi, başımı onaylarcasına salladım ve dışarı çıktık. Ben motoruma o da arabasına binmişti, beni takip ediyordu, kolyesinde kamera vardı ve ben o kameradan heryeri görebiliyordum, aynı şekilde kulağındaki küpedede dinleme cihazı vardı, etrafındaki kisileri böylece duyabilirdim, kulağındada siyah bir airpods vardı, beni duyabiliyordu bende onu.