Aslan'ı uyuttuktan sonra oturma odasına ilerledim. Aklıma yaptığım başvuru gelince laptobumu alıp maillerime baktım. Gördüğüm şeyle adeta şoka uğradım. Yaptığım başvuru kabul edilmişti! Galatasaray'da tekrardan tercümanlık yapacaktım. Bu benim için güzel bir haberdi, aynı zamanda ciddi bir karar vermem demekti. Herşeyin başladığı, çocuğumun babası ile tanıştığım, güzel arkadaşlıklar edindiğim kulübe tekrardan dönecektim.
Hemen telefonumu elime alıp Tamay'ın ismini tuşladım. Bu haberi benim kadar o da bekliyordu. Bir kaç çalıştan sonra duyduğum Tamay'ın uykulu sesi ile konuşmaya başladım.
📞- Tamay acil bana gelmen gerek çok önemli birşey oldu !
📞- Kızım noluyo sabah sabah çatlama adamı söyle işte ya.
📞- Hayır, olmaz bana gelmen lazım bebeğim hadi çabuk ol. Kahvaltıyı da beraber yapalım.
📞- Tamam Allah'ın cezası tamam kapa.
📞- Öptüm bebekkk.
Telefonun kapanış sesini duyunca kendimi tutamayıp kahkahayı bastım. Değişik hissediyordum. Resmen herşey tekrardan başlıyordu.
Ben İzem Akın , Galatasaray'ın eski tercümanı ve Kerem Aktürkoğlu'nun eski nişanlısı... Eski demek biraz acıtıyor ama yapacak birşey yok. Galatasaray'a tekrar dönüyorum. Ama artık yanımda Kerem Aktürkoğlu'nun çocuğuda var ikimizin çocuğu. Kerem'in sevgilisi olduğunu ve mutlu bir ilişkiye sahip olduğunu duydum hemde çok yerden ama artık Aslan'ı da öğrenmesi gerekiyor. O yüzden artık bu kararından kimse beni durduramaz.
*
Duyduğum kapı sesi ile elimdeki tabakları balkonuma kurduğum masaya bıraktım. Ellerimi yıkayıp kapıya koştum. Kapıyı açınca karşımda gördüğüm Tamay ile kocaman gülümsedim. Tamay benim en yakın dostumdu henüz tanışalı 2 yıl olmasına rağmen onu kız kardeşimden ayrı tutmazdım.
"Allah aşkına İzem sabah sabah hemde pazar sabahı beni yatağımdan kaldırdığın bu haber neymiş çok merak ediyorum."diyerek ayakkabılarını çıkardı Tamay."Çene çalmada geç içeri, kahvaltı hazır." Tamay'ı içeri almam ile beraber balkona geçtik ve onu masaya oturttum."Bekle çayları doldurup geliyorum." diyerek çayları doldurmaya mutfağa ilerledim içimde belirsiz bir duygu vardı ne yapacağım ile ilgili en ufak bir fikrim bile yoktu. Çayları tepsiye koyup balkona ilerledim. " Buyrun efendim çayınız."diyerek çayı Tamay'a uzattım. "Mersi bebeğim." diyerek çayı alan Tamay'la kıkırdadım.
"Eee neymiş bu ultra önemli konu." diyip masadakilerden yemeye başladı Tamay. "Hazır mısın ?" diye sormamla Tamay ters ters bakmaya başladı. "Acun musun sen İzem aaa kendine gel çatlama adamı anlat şu konuyu." Tamay'ın sinirli sesi ile derin bir nefes alarak konuşmaya başladım. "Tamay Galatasaray'a başvurum kabul edildi !" Çatal ile salatalığı ağzına atmak üzere olan Tamay'ın ağzı açık kaldı. " NEEEE, ŞAKA DEĞİL DEMİ. OHA" diye bağıran Tamay'a " Bağırmasana kızım, Aslan uyancak zaten zar zor uyuttum, hem evet dediğim herşey doğru şaka falan yok." dedim. "Yarappim şükürler olsun be!"
"Ben daha kararsızım Tamay, kendimi hazır hissetmiyorum sadece Kerem yok orada. Halil, Yunus, Barış, Berkan falan bir sürü kişi var. Korkuyorum." dememle Tamay hemen konuşmaya başladı. " Saçmalama kızım ne zaman söylemeyi düşünüyorsun Aslan'ı çocuk askere gidince falan mı te Allah'ım. Bana bak! Gideceksin orada paşa paşa çalışmaya başlayacaksın yoksa seni gebertirim anladın mı?" Tamay'ın hafif sinirli sesi ile düşünmeye başladım.
Haklıydı artık Kerem'in Aslan'ı öğrenmesi gerekiyordu. "Tamam lan, gidicem başlayacam." Bu dediğim ile gülümsedi Tamay " Ha şöyle yola gel." dediği seyle göz devirdim oda bana göz devirince kahvaltımızı yapmaya başladık.
*
Tamay'a acil bir telefon gelmiş ve hemen evden çıkmıştı. Bense kahvemi alıp televizyondan birşeyler izliyordum. Ama odağım orada değildi. Bundan sonra neler olacak diye düşünmekten kendimi alıkoyamıyordum. Aslan'ın ağlaması ile düşüncelerimden sıyrıldım kahveyi sehpaya bıraktım ve Aslan'ın yanına gittim.Kucağıma alıp emzirme koltuğuma yerleştim ve ağır ağır emzirmeye başladım.
"Annecim babayla kavuşmaya çok az kaldı." İstemsizce gözümden düşen yaşa engel olamadım. Her ne kadar kırgın olsamda bu çok özlediğim gerçeğini değiştirmiyordu. Hala köpek gibi seviyordum.Aslan'ı emzirirken aklıma kız kardeşim Tanem geldi. Bu konuyu ona da anlatmalıydım, kendisi şuan üniversite için Ankara'daydı. Cebimde bulunan telefonu Aslan'ı incitmeyecek bir şekilde aldım ve Tanem'in adını tuşladım kısa bir süre sonra çalmaya başladı. Bir kaç çalıştan sonra duyduğum Tanem'in sesi ile konuşmaya başladım.
📞- Birtanem napıyorsun, hiç aramak sormak yok.
Sinirli çıkan sesim ile Tanem gülmeye başladı.
📞- Daha 3 gün oldu abla buraya geleli bismillah yani.
Sitemli çıkan sesi ile bu seferde ben güldüm.
📞- Tanem ben sana asıl ne diyecem.
Ciddi çıkan sesime ben bile şaşırdım.
📞- Bismillah çok ciddi geldi sesin abla anlat dinliyorum.
📞- Ablacım ben Galatasaray'a başvuru yaptım ya hani...
Niye böyle oldu bilmiyorum ama sesim titriyor, konuşamıyordum.
📞- Oha kabul mu edildi?
📞- Biraz öyle oldu ablacım bugün izin alıp bir kaç gün içerisinde İstanbul'a gidicem. Eğer görüşme güzel geçerse komple oradayım istifamı verir çıkarım burdan.
*
Tanem ile biraz konuştuktan sonra iş yerimi arayıp izin aldım fazla beklemeye gerek olduğunu düşünmediğim için hemen yarın yola çıkacaktım benimle gelmesi için Tamay'ı da aradım ve kabul ettirdim. Şimdi ise kendime ve Aslan'a valiz hazırlıyorum. Yarın için sabırsızım bakalım ilk günden görebilecek miyim onu?
🎀
İzem hakkında ne düşünüyorsunuz ?
Sizce bir sonraki bölümde neler olucak ?
Kerem ne tepki verecek ?
Kerem ile neden ayrıldılar ?
Dostluklara ne oldu ?
İlk bölüm olduğu için biraz kısa oldu kusura bakmayın