8.Bölüm

244 15 0
                                    

Birlikte tuvaletten çıktık. Kadın peşimi bırakmadan benimle birlikte geliyordu. Arkamı dönmüş kadına gülümserken birden birine çarptım. Dengemi kaybedip düşecekken belimden sardı. Yüzüne baktığımda bunun varis olduğunu gördüm.

"İyi misin? "

Hızlıca varisin ellerinden kurulduktan sonra.

" Özür dilerim. "diyerek başımı eğdim. Soohyun birden koşarak geldi ve varisin koluna girdi.

" Dikkatli olmalısın tatlım. "

Varis kadına hiç bakmadan bana odaklanmıştı. Gözlerindeki endişeden kadının o olduğunu anlamıştım. Yanlarından geçmek isterken varis seslendi.

" Müdür Kang, konuşabilir miyiz? ''

"Meşgulüm. Üzgünüm. "

Varis birden kadının kolundan çıktı ve yanıma geldi.

" Önemli. "

Daha sonra da yürümeye başladı. Çatı katına çıktık.

" Maru nasıl? "

" Çok iyi. Sağlıklı büyüyor. "

" Sevindim. "

Birkaç dakikalık sessizlikten sonra tekrar konuşmaya başladı.

" Ben evleniyorum."

"Kutlarım. "

" Haeri ah. "

" Hmm? "

" Bana yardım et. "

" Ne için? "

" Senden kurtulmam için. "

Bana doğru döndü. Gözlerimin içine baktı.

" Yapamıyorum. Ben.. Seni gördükçe dayanamıyorum. Bir yanım sana koşup gelmek istiyor, diğer yanımda bunun çok aptal bir karar olduğunun farkında. Seni incittiğim için pişmanım. Kalbini kırdığımı biliyorum, ama inan bunun cezasını çektim."

Gözlerim doldu. Varis bana bakmaya devam ederken ağlayamazdım ama kendimi tutamıyordum. Bir iki damla yaşın akmasına izin verdim.

"Ne yapmamı istiyorsun? "

Varis bir an duraksadı. Sonra hızlı adımlarla yanıma geldi ve bana sarıldı. Başımı omzuna yasladı ve beni sımsıkı kucakladı. Sarılması o kadar iyi gelmişti ki. O an zamanın durmasını istedim. Kalplerimizin birbirine en yakın olduğu anda o sıcacık tenine temas ettiğim anda.

Varisin ellerinden kurtulmak istedim. Daha sıkı sarıldı.

"Sadece birazcık böyle kal. "

Kurtulmaya çalışmayı bıraktım. Ve sadece durdum. Aslında ona sarılıp kucaklamayı her şeyden çok istiyordum ama sadece durdum.

Varis hala bana sarılıyorken konuşmaya devam etti.

" Hayatından tamamen çıkıcam. Bundan sonra kendime yeni bir hayat kuruyorum. Ve bu hayatın içinde sen yoksun inan. Sana iyi davranacak ve asla üzmeyecek bir adamla tanışmalısın artık. Umarım, bundan sonra hep mutlu olursun. Eğer bundan sonraki hayatımda mutluluğa dair herhangi bir şey varsa, hepsini sana vermek istiyorum. Ben mutlu olmasam da olur. Hakeden tek kişi sensin. "

Ve sarılmayı bırakacakken hızlıca belinden kavradım. Gözyaşlarım sicim gibi akıp varisin omzunu ıslatıyordu. Onun gözyaşlarıysa aynı şekilde saçlarımı.

" Gitme. Lütfen. Ben... Her şeyi affedeceğim. Sadece birlikte mutlu olalım. Lütfen. "

Tüm gururumu ayaklar altına alarak sarfettiğim kelimelerdi bunlar.

SPRING TIMEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin