9

159 17 32
                                    

Gece yarısı gelen gıcırtı sesleriyle uyanmak zorunda kalmıştı changbin,jeongine bakıp ayağa kalktı.

Jeongin uyuyorsa sesleri yapan kimdi?

Changbin nolur nolmaz odasındaki vazoyu eline aldı içeri seslerin geldiği yere ilerlediğinde;

"Anne!"

"Oğlusum"

Vazoyu kenara koyup annesine sarıldı,geri çekildiklerinde "bu saatte burda ne işin var?"

"Seni görmeye geldim bir kaç gün burdayim"

"Gece gece aklım çıktı"

"Oy yerim seni maşallah vücut yapmışsın kim için"

"Kendim için anne kim için olucak"

Jeongin içeriden konuşma seslerini dinlerken üstüne bir t-shirt geçirdi odadan çıkmadan önce aynadan kendine baktı

Ateşten dolayi dudakları kurumuş,saçları çok uyumaktan kabarmış ve dağılmış,rengi solmuştu.

"İğrenç görünüyorum bide bu halde yanina gidiyorum"

Yatağa geri yatip yorganı kafasına kadar çekti, konuşma seslerini dinlemeye devam ederken bir anda kapının açılmasıyla yerin titredi.

"Changbin! Eve kız mı attın."

"Hayır jeongin o,uyuyordu elleme sakın"

"Siz hala görüşüyor musunuz? Bırakamadınız dimi birbirinizi"

"Bırakmadık"

Jeongin gülümseyip bir süre bekledi kadın odadan çıkıp kapıyı kapattı.Jeongin bununla birlikte kalkıp saçlarını düzeltti

Oda çıkıp salona geldiğinde changbinin yanına oturdu "hoşgeldiniz efendim"

"Benim minik kuşum büyümüş"

Jeongin gülümsemeye çalıştı,bedeni o kadar halsizdi ki eğer changbinin annesi olmasa şuracıkta bayılırdı.

"Hadi sen git dinlen ilaç saatti gelesiye kadar uyu"

"Hyung gitmiyim dinçim ben"

Changbin kulağına doru eğilmesiyle yutkunmasi bir oldu "yavrum hadi git yat kötü görünüyorsun bayılıcak gibisin"

"Peki tamam ama uyandığımda beraber bişiler izleyip sabahlicaz"

"Hmhm git hadi"

Jeongin Burnuna dolan ferak kokuyu son kez soludu ve yanlarından ayrıldı,içeri gitmeden önce changbinin annesinin elini öpüp sarılmıştı

Changbin odasının kapısını aralayıp tepsiyi bir eline aldı,odaya girdikten sonra kapıyı kapattı ve yatağa ilerledi

Jeongin tüm haraketlerini izleyip onun için yer açtı yatakta, changbin boşluğa oturup tepsiyi kucağına koydu

"Bu ne?"

"Ramen işte"

"Acılı mı?"

"Hayır yiyemiyorsun diye peynirli yaptım"

Jeongin tabağı bir eline aldı çubuklarıda aldıktan sonra changbine baktı "yedim ben sen ye"

"Changbin duş almam gerekiyor"

"Al yavrum"

"Küvetti kullanabilif miyim?"

"Kullan"

Jeongin yemegini yerken gereksiz bir sessizlik hakimdi odaya "hyung sevgili olmuşlar"

"Kimler"

"Hyunjin ve Felix"

Cubukları bırakıp tabağıda tepsiye bıraktı "çok çabuk oldular ben biraz zaman geçer sandım"

Görüşü bulanıklaşırken changbin tepsiyi kenara bıraktı "olsunlar jeongin"

"Ben daha iyiydim benimle neden olmadı!"

"Aşık olduğu kişiyi kendide seçemez güzelim"

"Seçebilir!"

"Kalbi kime atar bilemez jeongin"

"Bana atsın kalbi"

Jeongin yorganı avuç içinde sıkarken hıçkırdı "bana atsa nolurdu"

"Yavrum-"

"Benim olsaydı ona her şeyimi verirdim"

Changbin derin bir nefes alıp verdi,artık sıkmıştı bu hyunjin durumu

"Bana bak jeongin.Çocuk seni istemiyor ve bunu zorlayamazsın,sevmesi için zorlayamazsın.Sen kendini üzüyorsun sadece o çoktan sana siktiri basıp yeni sevgilisiyle oldukça iyi ilerliyor ve sense burda ağlıyıp duruyorsun sıktı artık ağlamandan nefret ediyorum bırak şu çocuğu kırıcı olmak istemiyorum"

"Ama kırıyorsun beni"

Jeongin eline aldığı yastığı changbine atıp bağırdı;

"Yanlız bırak seviyorum işte onu aşığım anlamıyor musun? Git"

Changbin yastığı eline alıp koltuğa fırlattı "seni en iyi ben anlarım jeongin tek yaptığın kendini üzmek sikik bir çocuk için mi hah sikeyim senin hyunjini"

Odadan çıkıp kapıyı hızla kapattı.Jeongin kapının sesiyle olduğu yerde titrerken kendini geriye bıraktı

Jeongin odada ağlarken,changbin salonda onun hıçkırıklarını dinliyordu.

★★★★★★
Kendimi asmama ramak kaldı

Sizi seviyorum ⭐

belki başka bir evrende//jeongbinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin