4. BÖLÜM🌃

17 2 0
                                    

Yeni bölümden herkese selamlar. 🌸

"Baktığın benim, gördüğün sensin." -Mevlana

Medya-Göksel Kandemir


1  Hafta Sonra

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

1  Hafta Sonra... 

Göksel'in Anlatımı İle...

Pek sevgili müdürümüz Delal Hanım'ın beni odasına çağırması ile pıtı pıtı yürüyerek müdür odasına geldim. Kapıyı tıkladım ve sevimsizce gülümsedim. "Gel." Kapıyı açtım ve içeri girip kapıyı geri kapattım. "Neden beni çağırdınız Delal Hanım?" Delal masanın önünde ki koltuğu işaret edince koltuğa oturdum. "Bu hafta kontrol için askerler sınıfları gezecek, size de Cem Komutan ve Emir Komutan düştü. Haberiniz olsun, görünce şaşırmayın diye söyledim." Rahatsızca yerimde kıpırdandım. "Emir Komutan dışında birini verseniz olmuyor mu?" Delal kaşlarını çattı. "İsterseniz kahve de verelim yanında? Kura çektik, uzatmayın. Gidebilirsiniz."Koltuktan hızla kalkıp odadan çıktım ve kapıyı kapadım. Hızla öğretmenler odasına çıktım. "Allah'ım ne günah işledim ben ya?"  Omzuma dokunan el ile yerimde sıçradım. "Korkuttum mu?" Aniden arkamı döndüm. "Çağan Bey?" Karşımda ki adam gülümsedi. "Ta kendisi." Baş parmağımı damağıma vurdum. "Bir an karşıma çıktınız ya korktum." Gülümsedi. Maşallah bu aralarda bu tim bayağı gülüyordu. "Korkuttuğum için kusura bakma. Ben Asuman Hanım'ın sınıfını arıyordum da."  Gülümsedim. "1-C sınıfı. Bir alt katta, tuvaletlerin karşısında." Kibarca gülümseyerek yanımdan ayrıldı. "Allah'ım, bu kadar kibar adam varken bana Gabar Dağından çıkmış adamlar mı gönderdin ya rabbim?" Öğretmenler odasında tur atmaya başladım, kimse yoktu burada. "Ne yapacağım şimdi?" Sağ elimin baş parmağının tırnağıyla oynamaya başladım. "Merak etme Gabar Dağında yaşamıyoruz Göksel Hanımcığım." Göksel Hanımcığım? 

"Emir Bey? Cem Bey?" Gözlerimi hızla kırpıştırdım. Vallahi rezil olmuştum. "Naber Göksel Bacım?" Gabar Dağı kesinleşti. "Bacı ne lan? Azıcık kibar olsana." Diyene bak. İmkanı olsa beni yerden yere vuracak, arkadaşına kibarlık öğretiyor. "Siz gibi mi? Vallahi ben yapamam komutanım. Razıyım Gabar Dağında yaşamaya."  Gözlerimi kırpıştırarak onları izlemeye devam ederken zil çaldı. "Zil çaldı, müsaadenizle." Odanın ortasında ki uzun masadan çantamı alıp hızla Öğretmenler Odasından çıkıp alt kata indim ve kendi sınıfıma girdim. "Merhaba çocuklar!" Gülümseyerek selam verdim ve kolumda ki çantayı masaya koydum. "Aleyküm selam öğretmenim!"  Her şeyi öğrettim de bir bunu öğretemedim çocuklara. "Hakkı! Öyle demiyorduk ama." Kapıyı tam kapatıyordum ki Emir Komutan ve Cem içeri girdi. Onların ardından kapıyı kapattım. "Ama öğretmenim öyle alışmışım." Gülümseyerek sandalyeye oturdum ve yoklama alıp sınıf defterini doldurdum. 

Çantamdan çıkardığım kalemlikten tahta kalemi alıp tahtanın önünde geçtim. İzmir, Hakkari, Ankara ve İstanbul illerini tahtaya yazdım ve geri öğrencilere döndüm. "İzmir hangi bölge de Gönül?" Gönül ayağa kalkıp kısa bir süre düşündü. "Ege bölgesi öğretmeniim!" Gönül geri yerine oturduğunda yanında oturan Cem yanağından bir makas aldı. "Aferin benim küçük cimcimeme!" Gülümseyerek onlara baktıktan sonra İzmir'in altına Ege Bölgesi yazdım. "Hakkari hangi bölge de Hakkı?" Hakkı kısa bir süre düşündükten sonra sinsice gülümsedi. "Kürt bölgesinde öğreetmeniim!" Yüzüme yıkılmışlık ifadesi hakim oldu. "Çocuğum ne saçmalıyorsun sen Allah aşkına? Öyle bir bölge var mıydı?" Hakkı yanında oturan Emir'e baktı. "Yok muydu komutanım?" Fısıldayarak konuştuğunu sanıyordu ancak baya bağırıyordu. "Yok aslanım yok." Te Allah'ım! Benim sınavım ne acaba? "Yavrucuğum, Hakkari Doğu Anadolu bölgesinde tamam mı?" Hakkı gülerek başını salladı ve yerine geri oturdu. "Bence Kürt bölgesi var ama." Sinirle arkamı döndüm. "Yok Hakkı!" Güldüğünü hissettim. "Duymuş öğretmenciğim." Hemen sinirim gülümsemeye döndü. 

SAVAŞIN İÇİNDEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin