Giriş: Kanlı Ödül Töreni

167 41 277
                                    

1 Nisan 2021
Saat:19.00
Yer: Konferans Salonu

Gelmişti.

Heyecanla beklediğim gün gelip çatmıştı.

Bugün mesleğimde ilk ödülümü almak için ödül törenin yapılacağı salona gelmiştim.

Ödülün verileceği salonunun güzelliği karşısında kendimi alamıyordum.

Salon,krem renkleriyle bezenmiş, masaların beyaz hali ortama hoş gösteriyordu.

Önemli kişilerin de katılacağı bu davet salonu kusursuz bir şekilde hazırlanıyordu.

Burada olduğuma hâlâ inanamıyor ve hayal olmasından korkuyordum.

Salona tepeden aşağıya bakarken, gözlerim dolu dolu olmuştu.

Bir kaç yere konulmuş olan fotoğrafımı ve ismimi görmek benim için tarihi bir andı.

İlk ödülüm, ilk başarımdı.

Kendimi ortamın büyüsüne kaptırırken omzuma dokunulması ile irkilmiştim.

Kim olduğuna bakmak için başımı o tarafa çevirdiğimde gördüğüm yüzle gülümsedim.

Barış'tı.

Arada çok nefret ettiğim, ama bir saç teline zarar gelmesine izin vermediğim, canımdan öte kardeşimdi.

Takım elbisesi ile ablasına destek olmak için buradaydı.

Barış'ı gördüğüm mutlulukla gözlerim annem ve babamı aradığında göremedim.

Onları görememek içimde bir burukluk oluşturmuştu.

Barış'ın onlardan bir haber almış mı diye merak edip "Annem ve babam hâlâ gelmediler mi?" diye sordum.

Hâlâ gelmemiş olduklarına inanamıyordum. O kadar da söz vermişlerdi.

Barış başını olumsuz bir şekilde salladığın da ise omuzlarım çökmüştü.

Asker çocuğu olmak böyle bir şeydi.

Önemli günlerinizi ani bir operasyon sebebiyle kaçıran anne ve babanın çocuğu olmaktı.

Annemleri anlasam da yine de sitemime engel olamayarak "O kadar da demiştim. Benim için çok önemli olduğunu bilmelerine rağmen..." dedim.

Gözyaşımın akması ile tavana bakmıştım. Şimdi olmazdı, olamazdı. Ağlamamalıydım. Bugün benim en mutlu günüm olmalıydı. Hem de makyajım akabilirdi.

Makyajım akarsa fotoğraflarda kötü çıkarabilirdim. Buna izin vermemeliydim.

Bir süre ellerimle yüzüme hava yaptıktan sonra, iyi olduğuma emin olduktan sonra eski halime dönmüştüm.

Biraz daha sakin olmak için kafamı Barış'ın omzuna yasladığımda o da omzumu okşuyordu.

Bu hareketi beni sakinleştirmeye yeterdi. Bunu çok iyi biliyordu.

Barış, kulağıma usulca fısıldayıp "Merak etme, sen daha demin sulu gözlülük yaparken bana mesaj yazdılar. Operasyon yeni bitmiş. Helikopterle geliyorlarmış. Hatta sen ödülünü alırken, yanında olacaklarına söz verdiler." diyerek beni teselli ediyordu.

Beni böyle teselli edişi o kadar büyük destek veriyordu ki anlatmaya kelimelerim yetmezdi.

Aylarca ekibimle birlikte uğraş verdiğim şey için buradaydık. Ekip arkadaşlarımla birlikte keşfimizin ilk ödülüydü.

Sensiz Hayat Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin