Nişan

154 9 9
                                    

Satır arası yorumlarını yapmayı unutmayın!
Umarım beğenirsiniz.

🍀

"Rinde!"

Defne babasının ona seslendiğini duyunca terleyen ellerini birbirine sürttü. Babası onu kısıtlayan veya kararlarına saygısızlık yapan birisi asla değildi fakat evlilik meselesine karşı olan düşüncesi onu korkutuyordu.

"Kaçış yok Defne."

Mutfaktan çıkıp salonda oturan babasının yanına gitti. Annesi babasının yanında oturmuş ve ikili pür dikkat Defne'ye bakıyordu.

"Otur."

Genç kız kafasını sallayıp babasının işaret ettiği yere oturdu. Nefesini düzene sokmaya çalıştı ve az da olsa başarmıştı bunu.

"Tiştek heye ku hûn dixwazin ji me re bibêjin?" (Bize söylemek istediğin bir şey var mı?)

Defne sessiz kaldı. Azad Ağa ise geriye yaslanıp kızını süzdü.

"Fırat haber göndermiş. Ömer Ağa seninle evlenmek istermiş. Senin de gönlün olduğunu söylüyor. Doğru mu bu?"

Defne yine sessiz kaldı. Genç kız her ne kadar cevap vermese de salonda oluşan sessizlik Azad Ağa'ya en net cevabı veriyordu.

"Rinde madem ikinizin de gönlü vardı birbirinize, neden anlatmadın bana?"

Defne ne diyeceğini bilemedi. Babasına gerçekleri söylemeye dili asla varmadı. Söylerse alttan almaz aksine bu işe taş koyardı. Azad kızının yanına gidip saçlarını okşadı.

"Şimdiye kadar hangi isteğini geri çevirdim senin?"

Karısına dönüp yüzündeki koca gülümsemeyle konuşmaya devam etti.

"Kalk kadın! Akşam nişanımız var."

Bejna Berzan'ın kızına karşı olan ilgisini en başından beri görmüştü fakat bunun karşılıklı olduğunu bilmiyordu. Ömer'in ahlâkını, huyunu, karakterini çok iyi bilirdi bu yüzdendir ki kızı adına çok mutlu olmuştu.

Oturduğu yerden kalktı ve kızını kolundan tuttuğu gibi salondan çıkarıp mutfağa götürdü. Mutfaktakilere hangi yemekleri yapmaları gerektiğini söyledikten sonra da kızına döndü.

"Rinde çabuk çantanı al gel, biz de alışverişe gidiyoruz."

Defne aldığı emir karşısında apar topar çantasını alıp annesinin yanına geri dönmüştü. Fakat onu bıraktığı yerde bulamayınca görevlilere sormuş, onlar ise arabada onu beklediğini söylemişlerdi.

"Daye? Ne bu acele?"

Arabaya binerken yöneltmişti bu soruyu.

"Her şeyin eksiksiz yetişmesi lazım Defne."

Genç kız sadece kafasını sallamakla yetindi ve alışveriş merkezine doğru yola çıktılar.

••••

Defne aynadan kendini süzdü. Evet elbiseyi çok güzel taşımıştı fakat bir yandan da abartı olduğunu düşünüyordu. Tam o sırada odasına annesi giriş yaptı.

"Keçê, tu pir xweşik î." (Kızım, çok güzelsin.)

Dolu gözlerle izledi kızını. Odada bulunan yatağın üzerine oturup gözyaşını sildi. Defne ise sıkıntılı bir nefes alıp annesinin yanına gitti.

"Anne niye ağlıyorsun, yapma böyle."

"Duygulandım, geçti şimdi."

Genç kız birkaç adım geriledikten sonra annesinin dikkatini üzerine çekti.

KARAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin