sectumsempra!

8 0 4
                                    

Bahçede babam ile büyü çalışıyorduk. Ağaç kütüklerine artık 8 santim derinliğinde kesikler açabiliyorum. Bu gün pazar ve bir hafta sonra yıl başı. Okuldaki çoğu kişi evine noeli kutlamaya gidecek. Biz Babam ile kalıyoruz. Lanet olsun draco da kalıyor.  Şu aralar devamlı bir iş yaparken başka bir şeyler düşündüğümü fark ettim. Bu yüzden şuan ben elimde siyah ve odunumsu asam ile ağaçlara sectumsempra yapıyorum. Babam mükemmel olması,için bir ağaç kesebilirsiniz söyledi. Hani 6 santimdi. Bir ağacı kesmek için 15 santim açmak gerekiyor. Ben insan kesmek istemiyorum belki. Aslında bir süredir yada uzun bir süredir 8 cm ile devam ediyorum. Bir an durdum. Arkamda bana bakan babama doğru döndüm. Babam:

—ne oldu klara?

—baba 2 gündür 8 cm kesebiliyorum.

—fark ettin demek.

—ne?

—sectumsempra en fazla 8 cm yapılabilir. Sana 6 cm diye yalan söylemiştim belki 6 cm de bırakırsın diye. Ama sen daha fazla olduğunu keşfettin ve 8 cm ye kadar çıktın.

— a

—ve sectumsempra da artık bir usta olduğunu düşünüyorum. Bir kere 8 cm yapınca olmuyor. Tekrar 6 ya düşüyor. Sen şimdi istediğin metreyi ayarlaya bilirsin.

—keşke baştan söyleseydin.

—baştan söyleseydim inan 1 hafta boyunca 8 cm yi geçmeyi ve hep 8 cm de kalmaya çalışırdın. Seni yormadım.

—baba!

—haksız mıyım. Aslında 1 gündün profesyoneldin. Bide ben belki büyü geliştirilebilir diye denemiş oldum.

—baba...

—tamam sızlanma şimdi 1 cm den başlayarak kesikler aç.

Geri döndüm ve ağaca ilk 1 cm lik kesik açmaya çalıştım. Nasıl yapılıyorki bu. Arkamı tekrar döndüm ve:

—baba? Nasıl

Babam hızlıca yanıma geldi ve asamı tuttuğum elimi tuttu ve nişan aldı:

—eğer 1 santim delik açmak istiyorsan içinden 1 cm diye düşünmelisin.

Evet içimden düşündüm. Bir cm, bir cm, bir cm ve:

—sectumsempra?

Ağaca kesik açtım. Babam ağacın yanına gidip parmakları ile ölçtü. Bana bakıp gülümsedi. babam:

—tebrikler.

Ah akşam olmuştu ve ben artık istediğim boyutta kesik açabiliyordum. Kendim öğrenmeye çalışırken bi ara 4 cm de takılıp kaldım. Ama babam yetişti ve günü kurtardı. Biraz dinlenmek için kendimi yere attım ve karın üzerinde melek çizdim. Birden kafama bir kar topu geldi. Kalktığımda babamın attığını gördüm. Babama gülümsiyerek yan gözler ile baktım. Babamda eylenebiliyormuş demekki. Tabi bende bir tane kar topunu alıp babamın kafasına attım. Sonra babam:

—bu kadar yeterli. Kale ye geri dönelim. Ayrıca hava iyice soğudu.

Kafamı olur anlamında salladım. Ve kalite doğru yürümeye başladık.

Ortak salonda jane ile sıcak çikolata höpürtmece oynuyorduk. Biraz saçma ama en çok sesi kim çıkarır ise o daha fazla marshmellow a sahip olacaktı. Jane yarın evine gidiyor. Ah... bir hafta boyunca göremeyeceğim. Onun için mutlu olmalıyım. Slytherin ablalarıda yok. Acaba dracoya yalvarmaya oda mı evine gitse. Birden ortak salona biri daldı. Draco malfoy. Somurtuyordu. Sordum:

—yüzünden düşen bin parça ne oldu sevgili kasvetli vaftiz kardeşim.

—babam dediki noelde evde olacakmışım.

—oley. Bu sene en güzel Noelim olacak.

—*ayıplı kelime.. git klara

—ayıp...

Jane bize gülmeye başlamıştı. Bizde güldük. Draco da istemsizce güldü ama bana arada çok kasvetli bakışlar atıyordu. Hislerim Noel den sonra herşey çok daha güzel olacağını söylüyor.




Bilmiyorum ama bu aralar çok yazasım gelmiyor. Sonraki bölümde görüşürüz...




klara snape: hogwarst da ilk seneHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin