Keyifli okumalar!
****
Korhanlar duruşmadan çıkar çıkmaz bu sefer Orhan'ı karşılamak için cezaevine gelmişlerdi. Evet, Orhan Korhan bugün cezaevinden çıkıyordu.
Ferit heyecandan yerinde duramazken aynı zamanda da Seyran'ı düşünüyordu.
Suna, Ferit'in yanına geldiğinde "Seyran'la gerçekten boşandınız farkındasın değil mi, Ferit?" Diye sordu. Çünkü Ferit'in bu rahatlığına anlam veremiyordu.
Ferit ağız ucuyla güldü. "Ben bizim boşandığımızın farkındayım da, sen kardeşinin mahkeme sonrası bayıldığının farkındasındır umarım Suna."
Suna'nın kaşları çatıldı. "Ne demek bu Ferit? Neyi ima etmeye çalışıyorsun sen?" Diye sordu hiddetle.
"Ben hiçbir şeyi ima etmiyorum Suna," dedi Ferit, rahat bir sesle. "Sadece kardeşin bayılmışken ailenin yanında olmak yerine burada olmanı garipsiyorum. Çünkü aynı durumda bayılan kişi sen olsaydın Seyran burada değil, senin yanında olurdu."
"Benim ailem artık sizsiniz Ferit. Ben onlarla bağımı koparalı çok oldu. Ama salak değilim, bir şey ima ettiğinin farkındayım."
"O zaman sana şunu söyleyeyim Suna, ben de salak değilim. Söylemek istemiyorum ama şunun farkına var; sen Seyran değilsin Suna. Asla da olamayacaksın, o yüzden buna göre davran ve bu gerçeği hızlıca kabullenmeye çalış yoksa üzülen taraf da, harcanan taraf da sen olacaksın."
Ferit sözlerinin ardından Suna'nın yanından uzaklaşıp annesinin yanına geçerken Suna arkasından dumura uğramış bir şekilde bakıyordu. Suna anlamıştı; Ferit, kendisinin ona duyduğu ilginin farkındaydı.
Flashback:
"Peki Suna'ya beni ondan uzaklaştırılmasını da Seyran mı söyledi?"
Ece başını salladı. "Evet, senin Akın'ı sevdiğine inandırması için Suna abladan bunu yapmasını istedi."
Ferit başıyla onayladığında aklına takılan soruyu da Ece'ye sormadan edemedi. "Buna Yusuf da dahil miydi? Ya da Seyran'ı bana karşı kötülemesi?" Ferit'in şüphelerinden kurtulması ve sonuca ulaştırması için bu soruların cevabına ihtiyacı vardı.
Ece'nin kaşları havalandı. Şaşırdığını belli eden bir sesle "Yusuf kim? Seyran bana bundan bahsetmemişti. Ayrıca Seyran, Suna abladan kendisini kötülemesini istememişti. Sadece seni Akın'ı sevdiğine karşı inandırması gerekiyordu." Ece endişelendi. "Bir sorun mu var?"
Ferit kasıldığında sadece başını 'hayır' anlamında salladı.
Ama artık farkında olduğu bir gerçek vardı; kardeşi gibi gördüğü baldızı kendisini seviyordu.
-Flashback Sonu-
Cezaevinin kapısı açıldığında kapıdan çıkan Orhan ile herkes mutlulukla yanına gitti. Ferit koşarak babasına sarılırken, Orhan da oğluna özlemle sarıldı. Ferit ile ayrıldıktan sonra Gülgün hasretle sarıldı kocasına. Çok üzmüştü onu ama yine de hislerini bastıramıyordu. Aşkta gurura yer yok dedikleri zaman inanmazdı ama şimdi daha iyi anlayabiliyordu. Gerçekten de doğruydu, aşkı için gururunu ezip geçiyordu.
Ufak bir sarılma faslından sonra arabalara binen Korhanlar yalıya doğru yola koyuldu.
Onlara hazırlanacak olan sürprizden habersiz bir şekilde.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yalı Çapkını ▪︎ One Shots
KurzgeschichtenBeğenmediğim, içimde kalan, düzeltilmeye ihtiyacı olan bölümleri yazıyorum.