İkinci Şans Farklı Dünya

Basıldık

[ufak tefek +18 şeyler olabilir 😘.
Ve Ayrıca herkesin bayramı kutlu olsun bayramda yazamadım 🌼]

Odaya girdiğimizde Erza beni nazikçe yere indirmiş ve kapıyı kapatmıştı. Kapıyı kapattıktan sonra yüzü hala kapıya dönükken "evet sevgili eşim cesaretini şimdide girmek isterim " demiş ve bana dönmüştü. Bütün hücrelerim titrerken kalp atışlarım oldukça hızlanmıştı. Şuan dışarıdan çok rahat duyulduğuna emindim, gerçi o her şekilde duyardı.
Boğazımı temizleyip duruşumu biraz dikleştirmeye çalıştım "Gösteririm tabi. Hem bir suçum yok benim" bu sırada "hımm?" diyerek kışkırtıcı bir yandan gülümseme ile Erza bütün heybeti ile üzerime doğru yürüyordu. Bende geri geri giderken giderek içime kaçan sesim ile "Hem seni düşündüğümden hemde net bir şey olmadığı için bir şey demiyorum ki ben " diye kendimi savunuyordum. Bacaklarım yatağa dayandığında daha fazla geri gidememiştim fakat Erza gelmeye devam ediyordu. Erza dibime kadar geldiğinde dengemi kaybedip yatağa doğru düşerken Erza çevik bir hareket ile boynumun altından elini geçirmiş ve başımı tutup daha sakin bir düşüş gerçekleştirmemi sağlamıştı. Şuan Erza'nın bir eli başımın altında Erza üzerime eğilmiş diğer bir eli ile yandan destek alarak üzerime düşüşünü engellemiş bir halde yatakta uzanıyorduk.

Gözlerimiz birbirine kitlenmiş halde birbirimize bakarken gözlerinin istek ile yoğunlaşması midemde tuhaf bir yumru oluşturmuştu. Vücudum resmen bakışına bile tepki gösteriyordu. Gözlerimin dudaklarına kayması ile yoğun bir ortamda ortaya bir kıvılcım atmış olmuştum. Oda benim dudaklarıma baktığında adeta susuzluk hissetmiş gibi dudaklarım kurumuş ve istemsiz dudaklarımı yalamıştım.
Tekrar göz göze geldigimizde ikimizde birbirimize olan yoğun çekime karşı koymamaya karar vermiştik. Düşününce o benim eşimdi zaten daha evlenmemiştik ama evlenecektik. Ve birbirimize çok güçlü bir bağ ile bağlanmış kaderimiz birbirine düğümlenmişti.

Erza bana yavaş yavaş yaklaşırken ani bir hareketle boynundan tutup onu kendime çekmiş ve dudaklarına yapışmıştım. Bu hareketime çok kısa bir süre şaşkınlık ile tepkisiz kalırken inleme ve hırlama arası bir tepki verip dudaklarıma sert saldırılarına başlamıştı. Yaşadığım bu hazzın bitmesini hiç istememiştim. Ufak bir inleme ile dudaklarımı aralığımda dillerimiz birbirine geçmiş ve öpüşmemiz büyük bir arzu ile devam etmişti.
Erza eliyle yavaşça içimi titretecek şekilde önce göğsüm oradan da kalçama yol alacak şekilde vücudumu okşuyordu. Hafifçe inlemem üzerine kalçamı sıkmış ve başındaki eli ile kendine iyice bastırarak öpüşünü sert bir şekilde devam ettirmişti. Üstümdeki askılı elbisenin askılarını yavaşça indirirken gözlerimin içine bakmış ve istediği onayı aldıktan sonra dudağının kenarı ile gülmüştü.
Elbisemin askılarını indirdikten sonra ortaya çıkan göğüslerime açlıkla bakım dudaklarını yalamıştı. Vücudumdaki alev yanaklarıma da hücum etmişti ve şuan kizardığıma emindim. Üzerindeki bol keten beyaz gömleğini çıkartıp muhteşem vücudunu gözler önüne sermişti. Artık nasıl baktıysam elini yanağıma koyup ona bakmamı sağlamış ve yandan bir gülüş atarak
"Hepsi senin sevgilim" demiş ve vücudumu kısa ama yoğun bir süzerek bakışlarıyla beni işaret ederek "bütün bunların benim olması gibi " diyerek dudaklarını yalamıştı.
Bu dediği ufak bir şekilde kıkırdamama sebep olmuştu. Kafasını boynuma gömüp derince kokumu içine çektiğinde boğuk bir ses ile "Muhteşemsin sevgilim. Özellikle bana olan arzunun kokusu beni çıldırtmak üzere" diyip çıldırtıcı ve yoğun darbelerle boynumu ve açıkta olan göğüslerimi sömürmeye başlamıştı. Eli bacağıma gitmiş ve dokunduğu yerleri yakarcasına okşuyordu. Yavaşça kalçama ve oradan kadınlığıma yaklaşması ile vücudum iyice alev almıştı. Yaşadığım bu heyecan ve arzu ile ağzımdan kaçan inleme ile Erza da inlemiş ve kendini bana yaslamıştı. Hissettiğim erkekliği ile kendimden geçmek üzereydim. Onu tamamen istiyordum.
Arzularımız uç noktalardayken camın tıklatılması ile kafalarımız cama çevrilmişti.
Cidden kimdi, neydi bu şimdi!?
Erza da aynı düşünüyor olmalı ki sinirli ve sabırsız bir hırlama ile cama dönmüştü.
Camda doğa ana ile karşılaştığımda gördüğüm küçük orman perisi vardı. Ben şaşkınlık ile bakarken erzaninda aynı şekilde şaşkınlık ile baktığını görebiliyordum fakat ekstra olarak sinirliydi. Karşıdaki mi ik perinin de Erzaya karşı hafif sinirli olduğunu görmüştüm sanırım gördüğü tepkiye karşılık veriyordu.
Sonra buludugumuz durumu hatırlayıp boğazımı temizlemiş ve Erza'nın altından çıkmak için harekette bulunmuştum. Fakat buna karşılık soru soran bir biçimde bana bakan ve kaşları çatık bir Erza ile karşılaşmıştım. Hadi hadi kalk gibisinden ellimle omzuna hafif pıt pıt vurmuş ve başımla işaret yapmıştım.
Hafif hırlayarak ve derin bir nefes vererek üzerimden kalkıp yana oturmuştu.  Bende aynı şekilde ona bakarak iç geçirmiştim. Bu minik peri çok yanlış bir zamanda gelmişti.
Yanaklarım kızarırken üzerime çeki düzen vermiştim.