Denizli - Mit Kayıtları

95 14 0
                                    

23.09.1994 Denizli

Otogarda yakalanan akli dengesi bozuk cinayet zanlısı sorgu birimine getirilerek ifadesi alındı. Sorgu öncesi şahıs hipnoz edilerek sorulan sorulara doğru cevaplar vermesi amaçlandı.

S.A. nın alınan ifadesi;

-1986 senesinde işlediğin cinayetle alakalı ifade verdin. Fakat bizi tatmin etmeyen noktalar var. Başkomiseri neden öldürdüğünü açıkça anlatmak ister misin?

+Her şeyi dinlemek sizi yorar mı? Benim çok uzun bir ömrüm var ben anlatırım!

-Bizi de yormaz sen anlatmaya başla...

+Ben frekanslar arasında çalışan bir bekçiyim. Yıllarca yolcuların güzergahlarını ben kontrol ettim. Problem yaşanan noktaları çözdüm. Yolcuları tanımıyorsunuz doğal olarak! Evlerinize kadar soktuğunuz akımlarla yolculuklarını kolaylaştırdığınız yolcuları. Yıllarca kendilerine hizmet ettikten sonra sadakatimi takdir etmek için bana bir teklif sundular. Uzun bir ömür ve dünya... Kim kabul etmez ki?

•S.A. nın tavırları çok rahat, kendinden emin konuşuyor. Hipnozdan önce ve sonra durumu birbirinden farklı.

+Teklifi kabul ettim doğal olarak. Fakat zor bir görev sonucu...

-Görev nedir? Başarılı olabildin mi? Bize detaylandırarak anlat lütfen.

+Bir bardak su rica edebilir miyim?

-Tabi ki..

•S.A suyu içtikten sonra duraksadı. 20 dakika sürdü.

+Aslında konuşmamam gerekiyor. Fakat neden bilmiyorum cevaplamak zorunda hissediyorum. Sorgu öncesi bana herhangi bir işlem yapıldı mı?

-Hayır! Özgür iradenle buradasın anlatmaya devam et lütfen.

+Beyinde frekans alıcılarımın açılması gerekiyordu. İlk olarak çalışmaya uygun bir bedene sahip olmam gerekti. Bundan dolayı duraklardan birisinde gerekli çalışmalar yolcular tarafından yapıldı. Bende beyin yapımın değişmesi için bu durağa geldim. Vücut içerisinden çıkarılan bağlantılarım durakta ki girişe entegre edildi. Hazır olduğumu belirttim ve yükleme tamamlandı. Artık frekanslarla görevlendirilecek donanıma sahip olmuştum.

Not;
S.A. Elektrik şirketi çalışanı yaptığı işi kendince tanımlıyor. Bahsettiği  terimler beyninde kurduğu soyut kavramlara benziyor. Elektrik hatlarını yolcu güzergahı olarak tanımlıyor. Görev olarak nitelendirdiği iş kazasında 30.000 voltan fazla elektriğe kapılmış. Yaşanan kazadan dolayı beyinde hasar mevcut.

+Türkiye üzerinde pek çok görevi icra ettikten sonra ruhum yükseltildi.

-Ruhun nasıl yükseltildi?

+Öncelikle Jüpiter'e götürüldüm. Burada toplam 65 sene yaşadım çok sıcaktı. Ateşi sevmedim. Hizmetçilerim çok güzel olsada kalamadım. Sıcaktan hoşlanmadığımı düşünen bu yüce yolcular bu sefer de beni Marsa getirdi. Marsta 77 sene yaşadım. Mükemmel kıyafetler verilmişti bana hizmetçilerimde benimleydi. Buradanda sıkıldım. Dünyada doğmuş olmak insan için gerçek bir problem. Diğer gezegenlere alışmanız çok oluyor. En son Venüs'te yaşadım. Fena sayılmayacak bir gezegendi fakat küçüktü. Üç gezegende sürdüğüm yaşamlardan sonra dünyaya geri geldim. Antalya'dan yönetimi sağlayabileceğimi düşündüğümden ilk olarak bu şehre indim. Burada dünya yönetimiyle bağlantılı olan bahsettiğiniz başkomiserle karşılaştım. Kendisi zihinsel olarak beni perdeleyen bir frekans yayıyordu. Talimatları tam manasıyla alamayıp yolumu kaybettiğimden kendisine nasıl gidebileceğimi sormak istedim. Yolu bilmediğini söyledi. Bence biliyordu. Dünyayı yönetmeme karşı olduğunu düşündüm ve yaydığı frekansları durdurdum.

-Yani cinayeti işledin?

+Tam olarak nasıl tarif edersiniz bilemem. Ama hepiniz frekanslar yayıyorsunuz. Vücut dediğimiz bu makine de kısıtlı bir kullanımdasınız. Üç gözünüz bu frekansları çevreye yayıyor. Ben ikisini görebiliyorum! Bazıları beni güçlendiriyor. Bazıları çok bitkin hissetmeme sebep oluyor. Başkomiser ise ilginç bir şekilde beni perdeliyordu. Bununla ilk kez karşılaştım! Vücut mekanizmasını durdurup frekansı kestim.

-Anladım. Talimatları sana kim veriyor? Sözlü yada yazılı mı alıyorsun? Eğer bir yerlerde sakladığın yazılı talimat varsa bize sunar mısın? Bu suçunu hafifletebilir.

+Gezegenlerde yaşamaya gitmeden evvel ilk durağım terazi şeklinde ki yıldız oldu. Burada yolcuları net olarak görebiliyordum. Daha önceleri ışıklar şeklinde görünürlerdi.

-Tarif edebilir misin?

+Canlı bakışları var hepsinin. Renkleri birbirinden farklı. Kertenkeleyi andırıyorlar ama biraz daha farklı sanki... Cüsselerini değiştirebiliyorlar. Her dilde konuşabilirler. Sözlü yada yazılı talimat alamazsınız. Talimatlar frekans yoluyla iletilir. Hafifleyecek bir suç yok siz dünyayı gördüğünüz haliyle tanıyorsunuz. Ben bir yerde tutulmuyorum serbestçe geziyorum, sizin bunu görmeniz imkansız.

-Peki diğer kurbanların? Onlarda mı seni perdelediler? Neler yaşandığını anlatmak ister misin?

+Onların perdelemeyle alakası yoktu. Televizyon izlerken dünyada yaşamam karşılığında diğer gezegenlerde yaşadığım ömür kadar ömür yaşamış kurbanlar talep ettiler. Kurbanlarımın iki gözüne iletken materyaller takarsam geri geldiğim gezegenlere kurbanların frekanslarını aktarabilecektim. Şu an kurbanların bu dünyada frekansları bitti, fakat Mars ve Jüpiter'de güzel bir yaşam sürüyorlar.

-Sen iki kişiyi değil, dört kişiyi bu şekilde öldürdün?

+Tek kalmaları mantıksız. Frekanslara hükmetme iznim var bundan dolayı tek gitmelerini istemedim. Çift frekans şekilinde yalnızlıklarına yardımcı oldum.

-İki gözüne demiştin. Çiviler sol göz ve alınlarında? Bu noktaların bir manası var mı senin için?

+Üçüncü gözü bilmemenize şaşırmıyorum. Sağ gözde ki frekansla baş edemem. Bu yüzden sağ göz frekansını göremiyorum.

-Venüs'te kaç sene yaşadın?

+Bunu söyleyemem üçleme görevimi tamamlamam gerekiyor! Televizyona ihtiyacım var. Sizin görmediğiniz, duymadığınız ses ve frekanslarla bana ulaşmaya çalışıyorlar. İfadeden sonra televizyon izlemek mümkün mü?

-Maalesef...

•S.A. Paranoid şizofren tanısına uygun açıklamalar yapıyor. Hastaneye geri iletildi.

MİT DENİZLİ 24.09.1994

Yılanlar Meclisi Cin HikayeleriHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin