Bu olaylar yaşandıktan sonra 4-5 gün odadan çıkamadım. Her gece oğlum ve karım camın altına kadar geliyorlar. O adamın çaktığı kazıkları gösterip bana bağırıyorlar! Ardından birileri gelip oğlumu parçalıyor, karımı yakıyordu! Bize ne yaptılarsa lanetlendik. Kurtulamıyorum... Köylüler evleri dönmüyor! Tek başıma kaldım neredeyse... Onlar olsa yine bana yardım ederlerdi. Kendimi avuturdum. Herkes görünmeden kayboluyor! Kazıkları gelip toplamanız lazım!
•A.B. nin sorgusunun ardından köyün muhtarı Bayram GEÇGİN in sorgusuna geçildi,
-Ben yaklaşık 13 yıldır Kıbledere Köyü nün muhtarıyım. Köyümüzde son dönemler dışında herhangi bir adli vaka gerçekleşmedi. Köylü kavga bile etmezdi. Köyümüze cinleri musallat edene kadar cennette gibiymişiz de bilememişiz!
+Köyünüzde cinlerin varlığına inanıyorsunuz ve bunları birisi mi musallat etti?
-Evet Abdullah!
+Abdullah'ta sizden şikayetçi. Köyde define aramış bulmuşsunuz. Bunu öğrendiğinde de karısı ve oğlunu vahşice öldürmüşsünüz. Karısına ölmeden tecavüz ettiğinizi de iddia ediyor.
-Tövbe bunu bile bile bana nasıl soruyorsunuz?
+Siz bildiklerinizi anlatın.
-Efendim, köye su sağlayan ufak bir havuzumuz var. İçerisine bir şeyler girmesin diye de etrafını ben muhtar olarak telle çevirdim. Köyde hastalık nüksedince sebebini bulmak için su kaynağına çıktık. Baktım ki suyun toplandığı havuzda bir domuz kellesi var. Köylü bunu duyunca çok hiddetlendi fakat benim kabahatim ne? Su kuyularından suyunu temin eden komşularla kuyular bir süre ortak kullanıldı. Bir hafta geçmeden havuzu tekrar kontrole çıktım. Yine kesik bir kelle! Başta canavar yemiştir su içmeye gelip düşürmüştür dedik. Fakat ikinci kez olması başka bir iş olduğunu gösteriyor. Havuzu her gün kontrole başladık. Yahu bir hafta boyunca her gün domuz kellesi atıldı suya! Bu Abdullah'tan şüphelendik. Elinde değnek dağ taş geziyor her gün.
+Keçileri mi gezdiriyor?
-Bizim köyümüzde keçi yok efendim. Büyükbaş ve koyun beslenir. Abdullah'ta tarla eker hayvan işinden anlamaz. Bir gece oturduk arkadaşlarla havuzun başını bekledik. Abdullah daha yeni kestiği domuz başıyla geldi. Kanlar akıyordu belliydi. Kaldırdı kelleyi bişeyler söyledi başının üstünde tuttu. Kan yüzüne damlıyordu. Tam atacak, "Lan Abdullah delirdin mi!" diye seslendim. Bizi görünce bir duraksadı. O fırsat değnekle kelleyi ittirip elinden düşürdüm. Mendille kulağından tutup uzağa savurdum. Abdullah'la konuşmaya kalmadı koşarak kaçtı. Köye vardık ki karşımızda üstünü başını temizlemiş gelmiş. Niye suyu kirletip durduğunu sordum. Arkadaşlar konuşmak bile istemedi. Bu sokuldu yanıma doğru başladı anlatmaya,
Muhtar köyde büyük define var! Ama tılsımlı bozmak için bu yola girdim. Beni anla çok paramız olacak şu köyü defineyle şehir ederiz dedi. Abdullah nerden duydun da inandın dedim. Cebinden bana bir altın çıkardı, çay tabağından büyük! Lan nerden buldun bunu dedim. Deve yüküyle var bana izin ver defineci getireyim çıkaralım dedi. Bende kabul ettim. Bunlar defineciyle geldiler. Adamda esmer ama yeşil gözlü yüzü toprak gibi çatlayarak buruşmuş dudakları dişlerinden öne çıkık hani desen 65-70 var ama atik saçı beyazlaşmamış hayırsız biri... Bana dedi ki, konuyu köylüye sesin açman daha iyi dün gece yaşananları biliyorsun.
+Abdullah mı?
-Hayır bu defineci. Ben Abdullah anlatmıştır diye düşündüm. Diğer arkadaşlar Abdullah ı domuz kellesiyle gördüler diye defineciyi ben getirmişim gibi davranacaktım. Normalde dünya hevesim yoktu benim. Adam bileğimden tutup samimi konuşunca kandım tamam dedim. Öğlen vakti kahveye çağırdım herkesi bu defineci durumu anlattı akşama akitleşelim söz mü dedi. Herkes söz verdi tabi...
Akşam oldu ben havuzbaşında Abdullah ı yakaladığım arkadaşlara konuyu anlattım. Kahveye beraber geçtik. Bu adam deri serdi masaya... Herkes adını baba adını söyleyecek yazıcaz yanına da bir damla kanla mühürleyip akitleşeceğiz dedi. Başta homurdandılar fakat o altın hançer ortaya çıkınca çoğunluk ikna oldu. Tabi ilk Abdullah geldi akitleşmeye. O esnada şöyle bir tuhaflık oldu. Abdullah şehadet parmağını bu hançerle kestirip kanlı parmağı bastığında adam Abdullah evladıymış gibi başını okşadı. Abdullah'ta adama teslim olmuş gibiydi... Bu adam deriye bir çubukla yazı yazarken mürekkepsiz çubuğun altından kırmızı harfler beliriyordu. Biz masa arkasında bunları görünce ben akitleşmem gerisi size kalmış dedim. Benle beraber çıkan olmadı.
![](https://img.wattpad.com/cover/366680957-288-k558110.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yılanlar Meclisi Cin Hikayeleri
ParanormalTürkiye'de yaşanan paranormal olayların detaylı anlatımı... Yılanlar Meclisi Kitabımızdan...