~Mattheo Riddle~

355 9 0
                                    

   "İyi günler efendim gene beklerim." Gülümseme ile kadının elini sıktım. Artık kapatma vaktiydi. Kapının yanına ilerledim ve kapının üstündeki açık yazısını ters yüz edip kapalı olarak değiştirdim ve kapıyı kitledim. Yorucu bir gündü ama artı olarak fazlaca müşteri gelmişti. Dükkanının arkasındaki evime ilerlerken yorgunluk ile belimi ovuyordum.

Kedim Tılsım miyavlama ile yanıma yaklaştı. Kendini sevdirmek için yere attığı sıra uzun tüyleri yerde süründü. Yaptığı şebekliği gülümseme ile izlerken mutfağa ilerlemiş kendime bir lavanta çayı yapmaya başlamıştım. Aslında evi tütsülesem iyi olur çok fazla kötü enerji hissediyorum. Müşteriler çok fazla enerji ile geliyorlardı. Bunlardan bazıları iyi bile olsa genelde kötü enerjiler oluyordu. Kaynamış çayı ocaktan almış bir fincana koymuştum. Çay ile tekrar oturma odasına dönmüş, koltuğa oturmuştum. Gözüm masanın üstündeki Tarot kartlarına takılmıştı.  Çayımı sehpanın üzerine bırakıp ayağa kalktım. Kader çarkı ve imparatoriçe kartı bulunuyordu. Bir dakika ben bu kartları bugün hiç açmadım ki. Hem müşterileri evime sokmuyorum. Acaba kendime mi açtım? Yo uzun zamandır kendime Tarot bakmıyorum ki. Daha fazla düşünmek istemediğim için neyseleyip kartları topladım ve çekmeceye kaldırdım. Tekrar koltuğa ilerlemiş, sehpanın üstündeki çayımı alıp uyumak için odama ilerlemiştim.

~

Hızlıca yataktan doğrulmuş, derin derin nefesler alıyordum. Elim saçımı düzeltmek için anlıma gittiğinde elim sırılsıklam olmuştu. Terlemiştim. Hemde çok... Ayağa kalktım ve lavoboya ilerledim. Elimi yüzümü yıkamış geri odama döndüm. Aynada kendime baktım. Bir şey olacaktı hisseiyordum. Geri odama dönmüştüm. Tılsım'da uyanmış, yatağımın üzerine çıkmış bana meraklı bakışlar atıyordu. Yanına ilerledim ve kafasını okşadım. Dolabıma ierlemiş içinden bir kazak ve etek alıp üstüme geçirdim. Sanırım bu yeterliydi süslenmeye gerek yoktu. Mutfakta kendime kahvaltı için küçük birşeyler hazırlamış geri salondaki masama dönmüştüm. Kendimce yemeği yerken gözüm saate takılmıştı. Dükkanı açmam gerekiyordu. Yemeğimi hemen ağzıma tıkıştırmış dükkana ilerlemiştim. Ayağamı uzun çizmelerimi giymiş dükkana giriş yapmıştım. Neyse ki akşam dağınıklıkları toplayıp kapıyordum yoksa dükkanı baya geç açmak zorunda kalıcaktım. Hızlıca kapıya ilerlemiş açık yazısını çevirmiş kapının kilidini açarak içeriye temiz hava girmesini sağlamıştım.

~

"Beni nasıl aldatır! Pislik herif ama ben sana göstericem!" Kadının hızlıca ayağa kalkıp bağırması ile bütün gözler üzerimize dönmüştü. "Hanımefendi sakin olun." Kadın beni dinlemiyor eşyalarını hızlıca toplayıp söylenmeye devam ediyordu. En sonunda eline paltosunu almasıyla kapıdan hızlıca dışarı çıkmıştı. İnsanların gözleri bu tarafa dönmüş fısıltılar başlamıştı. "Lütfen sakin olun bir sıkıntı yok sadece biraz fazla tepki gösterdi." Çevrenin bakışları ile herkes kendince onaylar şekilde başını sallamış ya da mırıldanmıştı. Kadın kocasının onu aldattığını düşündüğü için bana gelmişti. Kahve falına bakınca kadının yanılmadığını anlamıştık. Kocası onu cidden aldatıyordu.  Neyseleyip kasaya tekrar dönmüş üstünde duran papatya çayımı almış yudumlamıştım. Elime defteri almış bugünkü kazançalara bakıyordum.

~

Kapının zilinden gelen "çın!" Sesi ile kafamı kaldırmış kapıya bakmıştım. İçeriye uzun boylu bir adam girmişti. Gülümseyerek yanıma yaklaşmıştı. "Merhabalar. Tarot ve Fal Kafe burası değil mi?" "Evet beyefendi burası." adam gülümsemişti. "Ben Tarot baktırmak istiyorum da." Başımı deftere çevirdim gene "Peki bana isim soy isminizi söyler misiniz?" "Tabi. Mattheo, Mattheo Riddle" duyduğum isim ile kafamı yazdığım defterden kaldırmış ona bakmıştım. Bu civarda daha önce hiç bu ismi duymamıştım. "Sorması ayıptır ama uzak bir yerden falan mı geliyorsunuz yoksa yeni mi taşındınız? Bu civarlarda daha önce hiç ismini duymamıştım." Sorduğum soru ile adam gerilmiş gibiydi. "Uzak bir yerden geliyorum. Buralara gezmeye geldim." Anladım şeklinde başımı sallamış elim ile boş bir masayı işaret etmiştim.

"Ne hakkında Tarot bakacağız?" Mattheo biraz düşünmüştü. "Aşk hayatım hakkında bir özet istiyorum"  "Pekala." Beraber masaya oturmuş Tarot kartlarını çıkarmıştım. Karıştırıp elimle desteleri dizerken düşünmeye başlamıştım. Bu adamın enerjisi bana bir garip geliyordu. Daha önce hissettiğim hiçbir enerjiye benzemiyordu. Kartları teker teker çekmiş masay dizmiştim. Açtığım 1 dizi kart ile yüzüme karartı çökmüştü. Kartların ikisi dün ne zaman açtığımı hatırlamadığım iki kartla aynıydı. Bütün kartlara göz gezdirmiştim. Gördüğüm şeyler hiçte iyi şeyler değildi.

"Öncelikle söylemeliyim ki üstünüzde büyü var." Adam dediğim şey ile kıkırdamıştı ama ona garip bakışlar atmam ile hemen ciddileşmiş öksürüp boğazını temizlemişti. "Peki başka?" Kartlara dönmüştüm tekrar. "Kartlara göre aklınızda ki kişi ile oldukça farklı dünyaların insanlarıymışsınız. Birbirinizde bir habersiniz büyük ihtimalle. Ama anladığım kadarıyla kaderleriniz birbirine bağlı" Adamın gülümsemesi büyümüştü. "Ben ondan haberdarım ama bence o benden değil." Anladım der gibi başımı salladım ve kartlara bakmaya devam ettim.

~

"İşte bu kadar." Kartları söyleyeceklerim bitince topladım ve başımı kaldırıp adama baktım. "Bay Riddle, bakım bu kadardı. Dediğim gibi en yakın zamanda bu kişi ile tanışacaksınız. Umudunuzu yitirmeyin." Gülümsemiş ayağa kalkmıştım. Bay Riddle'da benimle beraber ayağa kalkmış gözümün içine bakıyordu. İçten bir gülümseme ile bana bakmış elini uzatmıştı. "Umarım sizinle daha fazla görüşebiliriz Bayan..." Elimi uzattım. "Mia Forest." Uzatmış olduğum elimi sıktı. "Memnun oldum Bayan Forest" "bende Bay Riddle" elimi çekmiş not almak için kasaya geri dönmüştüm.

İşte bu gün o gündü. Sonunda gelip beni buldun. Sen Riddle. Benim kaderimsin. Kartlarım da çıkan rüyalarıma giren kişi sensin.

Benim kartlarım asla yanılmaz...

Slytherin Boys Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin