Artık Anne Tanrıçaya bir şart koşmalıyım diye düşünüyorum çünkü mutsuz olmak istemiyorum.
"Anne Tanrıça dediğini seçersem mutlu olup olmayacağımı bilmem gerekiyor."
"Sana bunun cevabını net bir şekilde verebilirim."
"Mutlu olucak mıyım?"
"Bunun cevabını net bir şekilde verebilmem için 1 saatliğine gitmem lazım."
"Ohh! Tamam."
Anne Tanrıça odamdan ayrıldıktan sonra Sinsi Tanrıça ile başbaşa kalmıştık.
"Serena bak bu konuda kendini zorlamana-"
Sözünü kestim.
"Biliyorum, merak etmene hiç gerek yok."
*gülümsedim ve gülümsedi*
Kafam karışık ama o kötü biri değil şuan bu çözüm fazlasıyla zor ama sanki evet dersem şuan herşey yoluna girecek ve rahatlıyacağım. Düşününce beni yıllarca beklemek zorunda kalacak. Onun için biraz üzüldüm.
"Annem gelmek üzeredir diye düşünüyorum."
Anne Tanrıça hemen gelse iyi olur uykum gelmeye başladı *esner*
"Ben geldim Serena."
"Hoşgeldin Anne Tanrıça."
*esner*
"Şimdi sonuçlara göre, başlar zor olucak ama sonra çok iyi olucaksınız, aşık bile olma olasılığın var."
"O zaman kabul edecek misin Serena?"
İkiside dikkatlice beni izliyor galiba kabul etmeliyim. Tamam! Bunu başarabilirim. Başaramaya da bilirim....
3...2...1...0 Başarıcam
"Kabul ediyorum!" *bağırarak*
"O zaman dileğin kabul oluyor Serena."
"Nasıl olucak peki?"
"Orasını hatırlayınca anlarsın."
Ortadan kayboldular ve zaman tekrar akmaya başladı. Çok uykum gelmişti ve yatağa baktım sonra yatağa doğru yürüdüm ve oturdum ve uyuya kaldım.
"Kızım! Ah...uyuya kalmış."
Annem üstümü örttü ve alnıma bir öpücük kondurdu. Uyurken beyaz saçlarımı okşadı ve bir süre bana baktı.
Gözlerimi araladım.
"Anne.."
"Oh! uyandırdımmı Kızım?"
Anneme baktım ve Güldüm.
"Anne ben çok yorgunum tekrar uyuyacağım."
"O zaman seni ninnimle uyutayım Serenam."
Sonra şarkı söylemeye başladı.
"Uyu güzel Kızım,
Uyu da olsun,
Anneciğin yanında,
.....
Tatlı rüyalar kızım."
...Ve uykuya daldım. Sabah olduğunda Gözlerimi açtım ve eksik parçam sanki yerine gelmişti anlamanın tek yolu vardı.
"Sinsi Tanrıça! Gelsene!"
"Noldu?"
"Şuan galiba herşeyi hatırlıyorum."
"Evet hafızan geri gelmiş olmalı."
Daha sonra tüm olaylar çözüldü ve Ailem eski halime geri döndüğüm için çok mutlu oldu.14 Yıl Sonra
"Şimdi sizi karı ve koca ilan ediyorum."
"Teşekkür ederiz!"
24 yaşındayım ve Darian ile evlendim. Hafızam nasıl geri geldi bilmiyorum ama Darian'a çok şey borçluyum. Halkımın önünde el salladık ve eve girdik yaklaşık 7 ay sonra bazı belirtiler eşliğinde ebe kadına gittim ve hamileydim sonra bir kız çocuğu dünyaya getirdim.5 Yıl Sonra
Ani bir iç savaş patlak verdi. Krallık hedef alınıyordu ve odamın kapısında muhafızlar duruyordu. Bir ses duydum Kızım uyuyordu Darian ise kütüphanedeydi çünkü o geleceğin kralı olmaya hazırlanıyordu. Aniden odamın kapısı yere yığıldı ve kapı yığılır yığılmaz kızımı kucağıma alıp kaçmaya çalıştım tam gizlenmiştim ki Darian'ın sesini duydum.
"Sevgilim neredesin?"
"Buradayımm!"
Ona doğru koştum ve kızımı kucağına aldı.
"İsyancıları hallettim hadi kızımızı geri yatıralım."
"Tamam sevgilim."
Kızımızı yatırdık ve Arkamdan bana sarıldı.
"Özür dilerim aptal." *güldü*
Bir dakika noluyor! Yoksa o da mı bir isyancı!
"Babaaaa!!!!"
Bağırmamla Kızım uyandı ve bıçaklandım. Konuşabilecek durumdaydım ama bir süre daha dayanmalıydım o yüzden gözlerimi kapadım ve ölü taklidi yaptım. Eninde sonunda zaten ölecektim. Sonra delilleri yok etti ve Babam odaya geldi.
Darian başımda ağlıyordu.
"Kızım! Serenam uyan aç gözünü!"
Çık dışarı der gibi Dariana bakmıştı. Evet babama gizliden işaret verdim. Sonra Darian ve kızım çıktı. Gözlerimi açtım.
"Söyle kızım."
"Ba...ba Darian...o yaptı."
"Ne-"
"Kızımı Ona bırakma Baba o daha 5 yaşında."
*nefes almaya çalışıyordum* Babam elimi ellerinin arasına aldı ve öptü. O sırada Annem odama doğru koşuyordu.
"Bu bir veda Babacığım...Husuzun gidiyor.."
Babam ağlıyordu. Aniden kapı açıldı ve ellerim yerle, gözlerim karanlıkla buluştu. En Son kaybolan duyumuz olduğu için Annemin haykırışlarını duymak çok acı vericiydi. Özür dilerim Anneciğim. Son nefesimde gözümden bir yaş aktı.Gözlerimi açtım ve yıldızların altında yatıyordum.
"Sinsi Tanrıça?"
Sesim kalındı ve artık eski bedenime geri dönmüşüm gibi görünüyordu.
"Hatırlıyorsun galiba...anlarsın ya anlaşmayı."
Yüzü kızarmıştı ve gözleri yere bakıyordu.
"Hatırlıyorum."
Benim de yüzüm kızarmıştı. Beraber çok zaman geçirdik ve iyi anlaşıyorduk. Sanırım Ona aşık olmuştum.
"Hey Austin sana ismimi hiç bahşettim mi?"
"Hayır."
"Laura..benim adım Laura."
"Laura ne güzel bir isim."
Sanırım artık ona açılmalıydım.
"Laura benim sevgilim olma şerefine nail olur musun?"
"Evetttt."
Sonra sevgili olduk ve yüzyıllarca beraber olduk.Mutlu son.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Tanrıçanın oyunu
FantasyAustin 32 yaşında bir adamdır. Ani ölümüyle beraber kendini bir Tanrıçanın önünde bulur ve Tanrıça onunla nedensizce uğraşıyordur. Tanrıçanın Austinden istediği Nedir?