Hikayemizin yeni bölümü sizlerle.
Yeni bölümde olaylar hiç beklenmeyen bir hal alıyor.
Barış ve Yağmur duygularının farkına varmaya başlıyorlar.
İyi okumalar:)4. Bölüm
(Yağmur Barışı kendinden uzaklaştırdı.)
Yağmur - Bırak beni çek elini.
Barış - Yağmur özür dilerim bak lütfen dur.
Yağmur - Ya sen benden ne istiyorsun. Bir senden sıkıldım diyorsun bir gitme diyorsun o kadar sıkıldıysan bırak gideyim.
Barış - Bak ben öyle demek istemedim hem sen İstanbul'u bilmiyorsun gece gece nereye gideceksin.
Bak lütfen hadi geç içeriye konuşalım.
Yağmur - Çok mu umrunda nereye gideceğim? Hem kurtulmuş olursun benden.
(Ahmet sesleri duyunca aşağıya indi.)
Ahmet - Ne oluyor çocuklar ne bu gürültü gece gece.
Barış - Birşey Yok baba zaten bizde yukarıya çıkıyorduk şimdi.
Hadi Yağmur lütfen.
(Yağmur olay çıkmasın diye Barışla beraber yukarıya çıktı.)
Barış - Bak hadi şimdi geç uyu yarın sabah rahat rahat konuşuruz.
(Yağmur odaya girip kapıyı kapattı. Üzerini değiştirip yatağa uzandı gece boyunca düşünmekten gözüne uyku girmedi ama karar vermişti. O buraya ait değildi. Bir daha Urfa'ya dönmeye karar verdi.
Sabah oldu kalıp üzerini değiştirdi bavulunu hazırladı bavulu odada bırakıp aşağıya indi.)Yağmur - Günaydın herkese.
Ahmet - Günaydın kızım.
Zeliha - Ayy ben çok heyecanlıyım yaa gece çok güzel olacak.
Meryem - Evet kesinlikle çok güzel olacak ama böyle oturursak hiçbir şey yetiştiremeyeceğiz.
Yağmur - Ne oldu bu gün ne var ki?
Meryem - Kızım bu gün Karabey Holdingin kuruluş yıl dönümü her yıl da bu gün Karabey konağında büyük bir parti verilir ve tüm çalışanlar buraya gelir. Şarkılar çalar, dans edilir, yemekler ve tatlılar yenilir. Yani çok güzel eğlenceli bir kutlama yapılır.
Yağmur - Ya anladım çok güzel şimdiden yıl dönümü kutlu olsun diyeyim o zaman.
Ahmet - Sağol kızım. Ee hadi hanımlar daha kuaföre gideceksiniz oyalanmayın.
Zeliha - Evet Babacım haklısın. Hadi Yağmur kalk gidiyoruz.
Yağmur - Bende mi geleceğim?
Zeliha - Tabiki sende geleceksin. Hadi kalk.
(Ayağı kalktılar kabanlarını giyiyorlardı.)
Barış - Ooo Hanımlar nereye?
Zeliha - Kuaföre gideceğiz ablacım.
Barış - Hee iyi bakalım ana kendinizi çok kaptırmayın geç kalırsınız sonra.
Zeliha - Sen merak etme biz hallederiz.
(Evden çıkıp kuaföre gittiler.)Ahmet - Ee oğlum sen gitmiyor musun şirkete.
Barış - Yok baba sadece bir dosyaya ihtiyacım var onu da Akif gelirken getirecek.
Ahmet - İyi tamam oğlum. Ben sana birşey diyecektim. Dün gece uzatmak istemedim de niye öyle sözleriniz geliyordu.
Barış - Birşey yok baba gerçekten önemli birşey değil hadi sen bunu boşver takma kafana biz Yağmurla hallederiz.
Ahmet - Oğlum bak o kızı üzme canını yakma zaten çok zor yaşadıkları.
Barış - Tamam baba merak etme gönlünü alırım ben onun.
(Barış oturup kahvaltı yapmaya başladı.)Kuaför
(Herkes oturmuş saç makyaj yaptırıyordu. Yağmur saçlarına fön çektirdi hafif de bir makyaj yaptırdı.)
Zeliha - Yağmur senin saçların çok güzelmiş yaa.
Yağmur - Teşekkür ederim seninkiler de öyle.
Zeliha - Eee kıyafetin ne renk?
Yağmur - Aslında daha belirlemedim yani bilmiyorum bir tane giyerim önemli değil.
Zeliha - Neyse ben bir elimi yıkayıp geliyorum.
(Zeliha telefonla Barışı aradı.)
Barış - Efendim abla.
Zeliha - Şimdi ben sana önemli bir görev vereceğim beni iyi dinle.
Barış - Ne oldu söyle.
Zeliha - Şimdi hemen ne işin varsa bırakıyorsun ve ben sitilistim olan mağazaya gidip Yağmur için elbise alıyorsun.
Barış - Abla o nerden çıktı ya.
Zeliha - Barış lafımı ikiletme. Al diyorsam git al.
Barış - Tamam abla tamam.
(Barış telefonu kapattı. Belki de Yağmura kıyafet almak iyi fikirdi hem dün gece olanlar için özür dileyebilirdi.
Hemen kalkıp evden çıktı. Ablasının söylediği yere gitti. Kırmızı eteği az kabarık şık bir elbise aldı hemen konağa geri döndü. Konağa döndüğünde Akif gelmişti.)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kader Oyunu
RomanceBirbirini hiç tanımayan iki gencin yolunu kader nasıl birleştirecek. Bu kader oyununa karşı Yağmur ve Barış yan yana mı duracaklar?