tanışma

9 1 1
                                    

Gözlerimi kapadım. Hem de sıkıca. Sanki geçmişi yok etmek istiyorum gibi. Evet istiyorum da. Her şeyi unutmak. 8 yaşım hiç olmamış gibi. Kendini kandırma ayzem çünkü 8 yaşın oldu. Hem de en kötüsünden.

𝟬𝟮.𝟭𝟲.𝟮𝟬𝟬𝟲

Biraz sonra misafirler geleceği için üstüme hemen koyu yeşil tulumumun içine pembe tişört giymiştim. Saçlarımı iki tane at kuyruğu yaptım. Gelen misafirlerinde kızı olduğu için ekstra özen gösteriyordum. Annemin içerden "kızım gel hadi" diye bağırışlarını duyunca üstüne çıktığım sandelyeden indim ve salona doğru koşturdum.

Gözlerimle babamı aradım. Yoktu. Tabi bende herkes gibi baba hayranıydım. Mutfağa girdiğim sırada babamı görünce gülümsedim. "Babaa" diye çığlık çığlığa babamın üstüne çıktım. Babam kucağındaki beni görünce " a meleğim buradaymış" dedi.

Ben halen gülümserken " şeker var mı koş bak malum misafir gelecek duygunla yersiniz" dedi. Çok cazip bir öneri olduğundan hemen şekerliğin yanına gidip uzandım. Bir sürü şeker olduğunu hissettiğimde elime değen ilk şekeri aldım. Şansıma çilekliydi. Şekeri ağzıma attığımda seslerden misafirlerin geldiğini anlayıp kapıya ilerledim. Benden önce beni fark edip yanıma "ayzemm!" diye gelen benden bir yaş küçük olan duygunla neler oynayacağımızı düşünmeye başladık

🌝

Misafirler gideli çok olmuştu. Odamda bebeklerimle oynuyordum. Çok zeki olduğumu söyleyen herkes bunu görse ne derdiler acaba. Kapım açılınca babamın odaya geldiğini gördüm. Ağzımı açıp bir şey diyecekken ışıklar kapandı. Ne olduğunu anlamamıştım. "Baba ne oldu?" diye sordum merakla. Işık kapalıydı ama bakışlarının benim üzerimde olduğunu biliyordum. "Evcilik oynamayı seviyorsun sanıyordum" dedi. Tabi bende çocuk aklımla "evet seviyorum" dedim. Sonra üzerime değen eli her parçamla hissettim. Bir şey yapamadım o zamanlar herkes akıllı olduğumu söylerdi evet ama bunu ilk defa öğrenmiştim. Yada öğrenemedim çünkü o günden sonra herkes bana değdi ve ben bunun ne demek olduğunu 12 yaşımda öğrenip kaçmaya çalıştım. Bu girişimim büyük bir başarısızlıkla sonuçlandı. Bu yüzden 18 yaşıma kadar orda yaşamak zorunda kaldım...

𝗚ü𝗻ü𝗺ü𝘇

Gözyaşlarım yanaklarımı ıslatırken kapı çaldı. Elimi yanaklarıma götürüp gözyaşlarımı sildim. "Gir" dedim sakince. Gelenin selis olduğunu görünce rahatladım. Selis yakın arkadaşlarımdan biriydi. Bugünde selis, ben, elis, zilan, talya, arden ile kızlar gecesi yapacaktık. Selisin "hadi gel ayzem kızlarla seni bekliyoruz her şey hazır sen eksiksin bir tek" dediğinde büyük bir kahkaha attım. Selis cidden acayip komikti. Üzerindeki unicornlu pijaması kesinlikle benim mavi pepeli pijamamın tersiydi. Ve bu bence zevklerimizin asla benzemediğinin kanıtıydı.

Odamdan çıkıp oturma odasına doğru yol aldım. Selis çoktan talya ve ardenin arasına kendisini atmıştı. Beni gören zilan "aa gelmişsin bir an gelmeyeceksin diye korktum" diyerek bana sarılırken herkes gülüyordu. Koltuğa ilerleyip elisin yanına oturdum." E ne izliyoruz kızlar" diye sormayı da eksik etmedim. Elis ve zilan birbirine baktılar. Arden sanki şuan önemli bir şey hatırlamış gibi "ne yani bizi buralara çağırırken hiç bir film dizi seçmediniz mi?" diye acıyla haykırdı. Cidden yani. Talya iki eliyle yüzünü kapatıp "maalesef" dedi. Selisi anlatmak bile istemiyorum drama queenliğini ortaya çıkartmıştı. Zilan ve selisin birbirlerine sarılıp güldükleri sırada "durun simdi iki dakika da seçeriz" dedim. Elis aynen der gibi bakarak " tabi canım seçeriz çok kolay bir şey ya" dedi. Harbiden. Acaba elis şuan tek zeki olarak ne düşünüyordu acaba.

Filmsiz mi izlesek acaba. Ayol saçmala kızım. Selis kendini attığı yerden ayağa kalkarak "ben bir film biliyorum onu izleyelim" diyerek öneride bulundu. Cidden bazı kahramanların pelerini olmaz. Talya hemen doğrulup "Ya korku mu ben korkarım" dedi. Arden tabi durur mu "korkan herkesi korurum ben yani hani cesurum" deyince elis kahkaha attı. Zilan ise "en cesur sensin" derken arden ağzına atıştırmalık atıyordu. Selis ekrana bir korku filmi açtı sonra da tıpış tıpış koltuğuna oturdu. filmin ingilizce olduğunu duyduğumuzda zilan yastığı fırlatarak "tabi ayzem tercümansın anlıyorsun biz napalım soruma sayıp" deyince güldüm. Elis de kumandayı alıp türkçe diline çevirdi. Arden dediğimizi tıklamıyordu bile eline almış cips paketini gel keyfim gel. Selis kelimeleri anlayınca hoşnutluk içinde bir ses çıkardı. Acaba onlara ingilizce olmadığını söylesemiydim. Tabi ekrana canavar yaklaşınca ben görmesem de herkesin çığlığı özellikle talya'nın çığlığı ile düşüncelerimi yarıda bıraktım. Arden'e dönüp "hadi koru bizi" dedim ki bu az önce dediğine göndermeydi. Bu dediğim zilan hoşuna gitmişti ki gülüyordu. Önüme tekrar döndüm. atıştırmalıklara uzandığımda bittiklerini fark ettim. "yuh" dedim sonra da "kim yedi hepsini ya" diyince bütün bakışlar selise döndü. Tabi acayip ciddi biri olarak "ya yuh ya selis" dedim. Talya ise dediklerimi kabul ederek " senden hiç beklemezdim bunu selis" dedi. Biz gülerken selis bize dalıcak gibi bakıyordu. Tabi biz bunu önemsemiyorduk.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: May 17 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

ŞebaneHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin