OY VE YORUM YAPMAYI UNUTMAYIN 🥺
İYİ OKUMALAR 🥳
*************************************************
Ferit amcanın odasına girdiğimizde o koltuğuna oturup aradığı numarayı söylememi istediğinde numarayı söyleyip koltuklardan birine oturup beklemeye başladım
1 SAAT SONRA
Bir saatin sonunda Ferit amca saçlarımı karıştırıp “ buldum kızım telefonuna attım konumu hadi git göster kendini sakın hasar alma kardeşini kurtar “ dediğinde sıkıca sarılıp elimle asker selamı verip “emredersiniz komutanım “ diyerek ilk odadan ardından da karargahtan çıkıp arabaya binerek kendi evime sürmeye başladım
( temsili )
( üzerinde deri ceket olduğunu düşünün )Kısa süre içerisinde eve geldiğimde arabamı park edip indim ve eve girip odama çıkarak düzgün bir kombin yapıp üzerime geçirdim ve saçlarımı sıkı bir at kuyruğu yaparak abimin hediyesi olan çakıyı alıp cebime koyarak bir tane silah alıp beline koydum ne olur ne olmaz diye
Tamamen hazır olduğumda odamdan çıkıp çağrıya konumu gönderip adamları oraya göndermesi hakkında mesaj attıktan sonra evden çıkıp arabaya bindim ve konuma sürmeye başladım
Bir saat süren yolun ardından geldiğim yere baktığımda etrafı adamlarla çevrili eski tenha bir depo olduğunu görünce kaşlarımı çatıldı kesin burada bir işler dönüyordu
Sessizce arabadan inip torpidodan ikinci bir silahımı alıp belimdeki diyer silahın tersi yönüne takıp diğerini elime alarak ucuna susturucu takıp torpidodan yedek üç şarjörü alıp kropumun içine koyarak torpidoyu kapatıp sessizce deponun arkasına geçerken etraftaki adamları indirmeye başladım
Arabanın çaprazında uzaktaki adamı indirdiğimde hızlıca yanına gidip ses çıkmaması için yere bırakıp onun yan tarafındakileri indirmeye devam ettim
Adamların bir çoğunu indirdiğimde sonunda deponun arkasına gelmiştim
Deponun arkasındaki kapıyı sessizce açıp içeriye göz attığımda Meriç’in bir sandalyeye bağlanmış baygın olduğunu gördüğümde yüzüne dikkatle baktığımda yer yer morluk olduğunu görünce boynumda ki damarlar sinirden belirginleşmeye başlamıştı
Deponun içine biraz daha göz attığımda meriçten başka kimse olmadığını görünce kaşlarım çatılmıştı bi bokluk var bu işin içinde kesin
Tedbirli bir şekilde kapıyı açıp içeri girdim ve kısaca gizlenmiş biri olmasına dikkat ederek etrafı kontrol ettiğimde kimsenin olmadığını görünce hızla Meriç’in yanına gidip diz çöktüm ve cebimde ki çakıyı çıkarıp ayağındaki ipleri kesmeye başladım
Ayağında ki ipleri kestikten sonra sandalyenin arkasına geçip elinde ki ipleri de kestiğimde bana baygın baygın bakan Meriç’in arnından öperek “ ben geldim yalnız kıralım bak ablan geldi hadi uyan “ dediğimde gülümsemeye çalışıp “ ablamm” demesiyle yanağından öpüp “ ablan sana kurban olsun yakışıklım “ deyip kolunun altına girerek sandalyeden kaldırdığımda elini belime dolamıştı
Tam arka kapıya doğru yürüyorken kapının kapanıp kilitlenmesiyle meriçi sandalyeye oturtup kapıyı açmaya çalıştım ama açılmadı
Kapı açılmayınca silahı çıkarıp kilit yerine isabet alarak tetiğe bastığımda silahın ateş etmemesiyle şarjörü çıkarıp baktığımda boş olduğunu görmemle kropumun içine baktığımda şarjörlerin olmadığını görünce adamları indirirken bittiği aklıma gelmesiyle sesli bir şekilde küfür edip silahı yere fırlattım
Deponun ön kapısına da gidip baktığımda onun da kilitli olduğunu görünce sinirle duvara yumruk atıp bana endişeyle bakan Meriç’in yanına gidip yüzünü elerimin arasına alıp arnından öperek “ablam sakin tamam mı sakin kurtulacağız buradan tamam mı ?” dediğimde başını sallamasıyla onu kollarımın arasında alıp sarılarak kokusunu içime çektim
Birden deponun içine yoğun duman kokusu esir aldığında sesli bir şekilde küfür ettim depoyu ateşe vermişlerdi
Meriç öksürmeye başladığında yüzünü ellerimin arasına alıp “ sakın kımıldama tamam mı ? Ben bir yolunu bulup bizi çıkarmaya çalışacağım sen şimdi tişörtünün yakasıyla ağzını ve burnunu kapat “ dediğimde başını sallayıp tişörtünün yakasını ağzına bastırdığında deponun kapısına koşup vurmaya başladım
Kapı eski olmasına rağmen kırılmayınca gözüm kapının yanında ki cama kaydığında duvarın yanına fırlattığım silahı alıp ucundan tutup cana fırlattığımda birden kırılmasıyla parçaları vücudumun belirli yerlerini kesmişti ama umursamadan başımı cama çevirdiğinde demir
ile kaplı olduğunu görünce dünyam başıma yıkılmıştıCamın yanından uzaklaşıp Meriç’in yanına gittiğimde ağladığını görünce yanına gidip göğüsüme çekip sıkı sıkı sarıldım
Deponun içini esir almış dumandan dolayı öksürüklerim şiddetlenmişti
Alevler deponun içini esir aldığında meriçi daha fazla göğüsüme bastırdım
Meriç’in ağlamaları depoda yankılanırken tek düşüncem ona bir şey olmamasıydı
Tam üzerimizdeki alev almış düşmek üzere olan tahtayı görünce meriçi belinden tutup daha alevin ulaşmadığı tarafa çekmemle eş zamanlı olarak tahta parçası olduğu yerden kopup yere düşmüştü
Belime dolanan eller hafiflediğinde Meriç’in gözlerinin kapanmış olduğunu görünce ağlamaya başladım
Meriç’in yüzünü ellerimin arasına alıp ağlayarak “ Meriç’in kardeşim uyan beni yalnız bırakma dayanamam ablam çok güçsüzüm ablam kalk kalk çıkalım şuradan bırakma beni olmaz seni de kaybedemem Meriç KARDEŞİMMMMMM” sesim deponun içinde yankılanıp kulağıma geri geldiğinde ağlamam ve öksürüklerim şiddetlenmişti
Meriçi daha fazla göğüsüne çektiğimde yoğun dumana daha fazla direnemeyip gözlerim kapanmıştı belki açılmamak üzeri belki bir müddet sonraya kadar
*********