Cam kırıklıkları gibi dir
Bazen kelimeler ;
Ağzına dolar insanın.
Susan acıtır,
Konuşsan kanatır...- Oğuz Atalay -
İYİ OKUMALAR..
🖤
Gözlerim kan çanağına dönmüş, yanaklarım kızarmış, 2 günde zayıflamışım resmen.
Hayalerim, umutlarım 2 günde ölmüştü. Hayata olan inancım kalmamış gibi hissediyordum.
Aklıma yılar önce dedemin bana söylediği sözler geldi. Ne mi demişti "torunuma kimse istemediği bir şeye zorlayamaz."
Demişti şimdi ise o beni zorluyordu. O bana istemediğim şeyleri yaptırmaya çalışıyordu. Acaba pişman mıdır.
Keşkr o burda olsaydı o beni korordu herşeyden....
2 gün önce nemi oldu.
- Flashback -
Bir anda dedem bana hızlı adımlarla yaklaştı ve elimi kaldırıp bana bir tokat atı. Dedemin atığı tokatı etkisiyle yere iki seksen serildim.
Yengem ve Derya abla beni yerden kaldırmak için bir hamle yapacaklardı ki dedem onları durdurdu. Korumalar işaret edip konuşmaya başladı.
Dedem " götürün bunu odasına kitleyin!!!!!Kimse yemek de vermiyek.!! Konuşmayacaksınız bile!!! Anlaşıldım!!!!!!!?"
Dedemin korkusundan kimse bişey diyememeişti babam bile. Yere çökmüş bir elli ile gözünü kapatan babam susup kalmıştı. En çokta bu beni yaraladı.
Saçımın teline bile zarar gelse herkesi yakarım diyen babam şimdi susup kalmıştı.
Hani derler ya bir kızın en büyük süper kahramanı babasıdır Diye.
İşte benim süper kahramanım bu sefer beni kurtaramadı.Korumalar kollarımdan tutup merdivenler 'e yöneldiler. Ben' se hiç tepki vermiyor dum. Çünkü debelensem be ne yazar dedemin adamları çok tu biri olmadı ikisi, ikisi olmadı üçü biri götürür illaki.
Terasataki odama geldiğimizde biri kapıyı açtı. Öbürü ise beni içeriye savurdu.
Odanın içine savruduktan sonra dengemi kaybedip yere düştüm. Hemen ardından bütün kapılar yüzüme kapandı. Heryer sesizleşti ben kendimle kaldım herzaman ki gibi.
Bu akşam hiç olmadığ kadar çaresizdi.
Bu akşam hiç olmadığı kadar sessizdi.
Ve bu bukşam yine o günkü gibi histim YANLIZ.
Yanlızlığımdan kavruldum bu gece. Çaresizliğimi boğuldum kaldım bu gece....
- GÜNÜMÜZ-
Camın kenarında oturmuş dedemin yaptıklarını düşünüyordum. Gözlerimden bir sicim yaş düştü.
Bense hayatımın savrulduğu yeri düşünüyordum.
Keşke hep küçük kalsm 8 yaşında kalsam. Her şeyin toz pembe olduğu yerde kalsam hiç bir eksikliğimin olmadığı yerde kalsam. 8 yaşında kalsam....
Düşüncelerimden beni uzaklaştıran kapının anahtar ile açılma sesi oldu.
Hemen yerimden kalkıp göz yaşlarımı sildim ve içeriye giren kişinin kim olduğunu görmek için beklemeye başladım.
İçeri giren kişi dedem Di. Ve ben ona bakmamak için kafamı yere eğdim. Bu sen haklısın demek değil ben seninle konuşmuyorum demek ti bunu da gayet iyi biliyordu dedem.
Dedem içeri doğru adımladı ve cam kenarındaki diğer koltuğa oturdu. Bana da eliyle oturmam için işaret edince bende oturdum.
Dedem"küçüken de hep böyle yapardın . Bana küsünce benle konuşmayınca kafanı eğerdin. "
Yine konuşmadım sadece onu dinledim. Konuşmaya niyetim yoktu zaten.
Dedem" havin kızım " dedi derin bir iç çekerek.
" biliyorum seni istemedığım şeylere zorlamayacağtım. Ama sen de biliyon ki bu iş uzarsa babana, amcana, gardaşın adar 'a bir başkasın canına kıyarsalar şimdı olduğu gibı karşı çıkacakmısın. "
" başka bir yolu yok mu dede? "
Dedem" bu ailenin tek kızı sensin havin "
Gözlerim doldu gene. Bu sefer kendimi tutamadım. Hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladım. Dedem elini bana sarılmak için uzatınca geri çekildim.
İzin vermedim bana sarılmasına. Dedem ise bu hareketimden dolayı ayağa kalkıp odanın kapısına doğru yöneldi ve son kez bana bakıp kapıyı kapatıp giti.
Bense dedem gittikten hemen sonra ağlamam daha çok artı. Şu an Her yerde olmak ve hiç bir yerde olmak istemiyorum. Ben bugün burda gitmek istiyorum.
Ben bugun çaresizliğimi altıda boynu bükük kaldım.
En son kafamın sert bir yere temas etiğini ve gözlerimin yavaşça kapandı.
Gözlerimi yatağımda uzanmış bir halde açtım.Başımda feci bir ağrı, gözlerim ise yanıyordu. Kafamı kaldırıp etrafıma bakmaya çalıştığım sırada bir el beni durdurdu.Beni durduran kişinin kim olduğunu örenmek için yan tarafıma doğru hafifçe döndüm.Derya abalan ve Ali abim başımda diklmış bana bakıyorlardı.
"Havin biraz daha dinlen"
Başımı salamak la yetindim ve geri uzandım. En son ağlayarak yere uzandığımı hatırlıyordum başkada bişey hatırlamıyordum. "ben nasıl yatağıma yatım"
"Odana girdiğimizde yerde baygın yatıyordun .Ali de seni yerden kaldırıp yatagına yatırdı, bende hemen Fırat amcatya haber verdim oda doktoru aradı. Allahtan ufak bir sinir kırizi geçirmişsın başkada bişeyin yokmuş çok şükür."
Anladım dercesine başımı aşağı yukaru salladım.Derya ablam ın yüzü biraz tuhafıma gitti. bişey mi oldu derya abla
"Havin biliyorum şimdi sırası değil ama"
Ali abime bakıp sustu. Hiç bir şey söylemedi.Ali abim'in de kafası yere doğru eğildi.
"Ama ne deya abla yoksa birine mi zarar verdiler."
" Kimseye bişey olmadı. sadece"
Diğer bölümde görüşmek üzere
BÖLÜMLERE YORUM VE OY VERMEYİ UNUTMAYALIM LÜTFEN 🥰🥰
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BERDEL
Teen FictionGerçek bir hikayeden uyarlanmıştır..... "Beni ağzımdan çıkan senin kulağına isabet etmiyorumu. Algımı seçiyorsun sen" Güldü ve gitti