5. Bölüm: Is it strangeness or change?

61 11 7
                                    

1 ay geçmişti her şeyin üstünden. Zaman hızla akıp gitmişti annem ve babam gibi. Abim peşindeki belalarından kurtulmuştu, ben ise Hyunjin ve Chaewon'un aşkını izliyordum acı içinde...

Arkadaşlar birbirinden hoşlanır mı?

Evet, bana bakılırsa 15 senedir bu hissiyatı taşıyorum. Neden bilmiyorum, nasıl bilmiyorum... Usanmadım ve usanmadan koskocaman 15 yıl...

Boşa mıydı duygularım? Değer miydi ona? Değer miydi göz yaşlarım? Değer miydi ıslak kirpiklerim ve kırmızı burnum? Değer miydi iç çekişlerim? Değer miydi aşkla mutlu olduğu aşkını izlemek?

Değmezdi...

Diyemezdim. Değerdi diyebilir miydim, peki? Diyemezdim. Ne diyeceğimi bilemiyordum. Hyunjin takılmayı, flörtleşmeyi aşırı seven bir tipti. Yakışıklılığı ile tüm kızları eline almıştı.

Okulun popüler bir çocuğu haline gelince etrafında ki insanlara fazla zaman ayıramadı. Bir kaç zaman içinde bıkmıştı. Abiminde içinde olduğu arkadaş grupları ve takma adıyla Stray kids herkesten uzaktı.

Okulda dersler harici kimseye gözükmezlerdi. Görenler şanslıydı... Ben bile bir haftadır Hyunjin'i çatı dışında bir yerde görememiştim...

Çatıyı seviyordum. Eskiden dediğim gibi insanların beni göremeden benim onları görmem hoşuma gidiyordu. Bu sayede korkmuyordum..

Hana ile her zaman karşılaşıyorduk. Artık o kadar sert davranmıyordum. Hatta ona sözüm vardı.. Arkadaş olmasak bile luna parka gitme sözü vermiştim. O'da boktan bir iddia yüzünden.

。・:*:・゚★,。・:*:・゚☆

"Bayan Areum, çok dalgın görünüyorsun. Kalkıp soruyu çözmek ister misin?"

Bayan Choi sayesinde düşüncelerden kurtulmuştum. Başımı yana çevirip endileyle bana bakan Hyunjin'e anlık bakış attıktan sonra ayağa kalkıp tahtaya ilerledim.

Şaka gibi'ydi! Bayan Choi bu konularda herkesten iyi olduğumu biliyordu. Ayrıca matematik bilimleri sınavında okullar arası birinciliğini elime almıştım. Verilen para ödülünü bile kabul etmemiştim.

Gözlerimi devirerek tahta kalemini elime aldım ve soruyu saniyeler içinde çözüp hocaya döndüm. "Dalgın olduğum için üzgünüm hocam. Bu aralar canımı sıkan.. daha doğrusu beni yoran bir şey var..."

Bayan Choi kafasını salladı. "Ailen ile görüşmemi ister misin. Annen ve baban belki sana yardım edebilir?"

Boşluğuma gelmişti. Kesik bir nefes verip daha dolmamış olan gözlerim ile Bayan Choi'ye baktım... Tam ışığım gine söndü diyecektim ki- Hyunjin ışıkları açtı.

"Benim babam ve annem onun babası ve annesi, Bayan Choi... Lütfen onun hakkındaki her şeyi annem ve babama aktarın."

。・:*:・゚★,。・:*:・゚☆

Yavaşça elinde duran laleleri anne ve babamın mezarının ortasına koydum. Resimlerine bakarak gülümsedim. Sonrada göz yaşlarıma büründüm.

Çok özlemiştim..

Olanlardan sonra çok zor büyümüştük. Abim çırpınıyordu adete beni büyütmek için. Sonra Hyunjin, Hwang amca ve Hwang teyze çıktı karşımıza.

Bize baktılar büyüttüler ve yanlarındaki evi bize tuttular. Hwang teyze bize hep yemek yapardı. Hwang amca her zaman bize hediye alırdı. Hyunjin ise abim eve gelmediği zamanlar yanıma gelir beni güldürmeye çalışırdı.

"Anne.... Baba! Bizi ne kadar zor durumda bıraktınız biliyor musunuz?!" Ağlamamam bağırışmalara ve hıçkırıklara dönüştü.

"İçimdeki sevimli kız sizinle beraber gitti.. Herkes bana hayalet öğrenci diyor!" İçimi döke döke ağlamaya devam ettim. Rahatlamıştım. Aylar sonra ilk defa bu kadar rahatladığımı hissediyordum...

"Özür dilerim.. Anne ve baba. Hepsi benim suçum."

"Hayır değil." Tanıdık gelen sese döndüm. Hyunjin anında yanıma gelip bana sarıldı ve başımı tutup baskı uygulayarak boynuna gömdü. Şaşkınca bir kaç saniye durakladım..

Burada ne işi vardı? Beni takip etmiş olamazdı.. Annem ve babamı görmeye mi gelmişti?

Beni kendinden uzaklaştırıp göz yaşlarımı sildi. "Şu güzel suratını neden ağlayarak görmek zorunda kalıyorum? Ağlama..!" Derin bir nefes aldı. "Seni ağlayarak görmekten nefret ediyorum!"

Burnumu çekip gözlerinin derinliklerine bakmaya devam ettim. "Hyunjin.... Ben.."
Tekrar beni kendine çekip yavaşça saçlarımı okşadı ve gözlerimi güvenle kapatmama yardımcı olan kelimeleri söyledi.

"Shhh... Söylemek zorunda değilsin. Söyleme, güzelim. Ben sana güveniyorum."

Sen ve ben? Sen ve ben tam olarak neydik? Ben bile adlandıramıyordum ne olduğumuzu?
____________________

Garip değil mi? Ulaşamayacağımız kadar yüksekte sandığımız kişiler, aslında eğilemeyeceğimiz kadar alçaktadır

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Garip değil mi? Ulaşamayacağımız kadar yüksekte sandığımız kişiler, aslında eğilemeyeceğimiz kadar alçaktadır.

Venom ♰ Hwang HyunjinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin