Sen Bana Aitsin[Hyunlix]

10-Musluk (m)

Felix'ten

Sabah üstümde yatan hyunjin'in -ağırlığını vermeden- sıcak nefesleri beni ve kurdumu rahatlatıyordu. Birden kurdum konuştu.

Y:(yongbook) Aşırı yakışıklı bir kurdu var.
F: Kendiside öyle.
Y:Bazen sinir oluyorum ama yinede sam'i (hyunjinin kurdu) çok seviyorum.
F:Bende kocamı çok seviyorum. Eğer onunla ruh eşi olmasaydık ne olurdu düşünemiyorum.

Yongbook'la konuşurken hyunjin kıpırdanmaya başlamıştı. Boynuma öpücük kondurdu. "Uyandınmı?"
Diye sordum. Kafasını salladı. Saçlarına öpücük kondurdum.

"Günaydın o zaman"

"Sanada günaydın karıcım"

"Üstümden kalksan"

"Iı"

"İyi sen bilirsin" derken bileğindeki toka çarptı gözüme.

"Tokan güzelmiş kimin?" diye sordum

"Benim" diye cevap verdi. Kahkaha patlattım. "Komikmi?"

"Evet, sen toka kullanmazsın"

"İyi senin" küçük bir kahkaha patlattım tekrar.

"Peki bundan benim haberim varmı?"

"Gizli işleri severim"

"Hadi kalk kahvaltıya inelim"

"Offf" diyerek boynuma öpücük bıraktı. Sonra emmeye başladı. Ardından kalktı. Morarmamıştı. Şanslıydım. Üstümden kalkınca üstümde boşluk hissetmiştim. Bende kalktım.

Tuvalete girince peşinden hyunjin geldi. Yüzümü yıkarken belimden sarıldı. Yüzümü kurulayıp hyunjin'e döndüm. Kalçalarımdan tutarak havaya musluğa oturttu. Islak olduğu için pijamam ıslanmıştı.

"Kocacım üstüm ıslan-" sözümü bölen şey hyunjin'in dudaklarıydı. Islak ve zevkli öpüşmemiz ateşlenirken hızına yetişmeye çalışıyordum. Öpüşmemizi kapı böldü. Kafamı geriye doğru çektim.

"Kapı çalıyor" dedim nefes nefese. Akşam makyajımı silemediğim için rujum hyunjin'e bulaşmıştı. "Fark ettim. Açarım ben" diyerek tuvaletten çıktı. Pijamamın altı kısmı -musluk ıslak olduğu için- ıslanmıştı. Ne kadar inmeye çalışsamda boyum yetmediği için inemedim. İçeriden konuşma sesleri geliyordu. 1-2 dakika sonra konuşmalar bitti.

"Hyunjin ben burada kaldım" dedim. Gülerek yanıma geldi. Dudaklarını görünce bende güldüm. "Ne gülüyorsun ya" dedi. Aynanın önünden biraz çekildim. Kendine baktı. Tekrar aynanın önüne geçtim. "Çokmu komik duruyor?" diye sordu. Kafamı salladım gülerek. "Eğer biraz daha gülersen seni indirmem" derken anlını anlıma yasladı. Nefesi nefesime çarptı. Nefesim nefesine çarptı. Tekrar dudaklarımız buluştu. Bu önceki öpüşmelerimize benzemiyordu. Daha ileri gider miydik acaba? Hala öpüşürken -öpüşmeyi bölmeden- beni kucağına aldı ve tuvaletten çıktık.

Beni yatağa bıraktı. Nefes nefese "ileri gitmemi istermisin?" diye sordu. "Bilmiyorum sen eğer ister-" lafımı dudakları böldü. Tekrardan hızına yetişmeye çalışıyordum. Dudaklarımı bırakıp kendi bluzunu çıkarttı. Kaslarına hayran bir şekilde baktım. Boynuma yöneldi. Sert bir şekilde emiyordu.

Dudaklarını dudaklarıma bastırdı. Ahenkle, ağır ve zevkle öpüşüyorduk.
Öpüşmemizi nefessiz kalmamız bölmüştü. Biraz nefeslendikten sonra tekrar dudaklarımız buluştu. Dudaklarımı bırakıp boynuma yöneldi. İzlerini bırakıyordu. Mühür yerimi ısırdığında ağzımdan ufak bir inleme çıktı. İnlememle daha fazla ısırdı. Durunca bende boynuna ufak bir öpücük bıraktım. Tek haraketle beni kucağına oturttu. Tekrar öpüşmeye başladık. Dudaklarımız uyum içinde dans ederken hyunjin üstümdekileri çıkarmaya başladı. Sadece iç çamaşırlarım kalmıştı. Bende hyunjinin üstündekileri çıkarmaya başladım. Oda sadece iç çamaşırlarıyla kalmıştı. Hızla beni altına aldı. Tam konuşacağım sırada elini dudaklarıma koydu. Sonra tekrar dudaklarımızı birleştirdi. Öpüşürken ikimizide tamamen soymuştu. Nefesim bittiği için geri çekildim. Bir süre birbirimize baktık.

"Bir bebeğimiz olsun istermisin? Tabi seni zorlamayacaksa"

"Hyunjin kızma bana ama benim yaşım genç. Seninde öyle. Lütfen biraz zaman ver"

"Sen bilirsin"

Dudakları tekrar boynumu buldu. Küçük ama ıslak öpücükler bırakıyordu. Aldığım zevkle kafamı geriye attım ve gözlerimi kapattım. Boynumu bırakıp göğsüme yöneldi. Ufak bir öpücük bıraktı. Göğüs uçlarımdan birini ağzına aldı. Isırdı. "Ahh, ısırma" dedim. İnadına tekrar ısırdı. "Aahh, sen beni hiç dinlemiyorsun"dedim cevap vermedi. Bu sefer emmeye başladı. Son olarak ısırdı. İşaret parmağını uzattı. Ağızıma alıp ıslattım. Sonra orta parmağını uzattı. Onuda ağızıma alıp güzelce ıslattım. Islattığım parmaklarını deliğime konumladı. "Bebeğim hala çok darsın, napıcaz seninle" dedi birşey demedim. Parmaklarını deliğime soktuğunda sesli bir şekilde inledim. Parmaklarını çıkarıp ereksiyonunu -koruyuculu- deliğime konumladı. Beklemeden direkt içime girdi.

"AAHAH, haber versene" dedim "O zaman eğlenceli olmaz" dedi gülümseyerek. Nasıl bu kadar rahat olabilirdi. Tabi ona giren çıkan yoktu. Ne düşünüyorum ben ya. Hızlı ve sert bir şekilde girip çıkmıştı. Artık inlemelerimiz ve ıslak öpüşme sesimiz odada duyulan tek şeydi. Sarayda kimse olmadığı için rahattık. Hyunjin hızla girip çıkıyordu. Biraz daha bunu yaptı. "Felix geliyorum" dedi. Çok geçmeden beraber boşaldık. Biraz dinlendikten sonra tekrar içime girdi. Bu sefer ben  ereksiyonunun üzerinde zıplıyordum. Elindeki tokayı alıp saçlarımı bağladı. Kendisi yatak başlığına yaslanmıştı. Tabi yorulan bendim. Titremeye başladığında boşalıcağını anlamıştım. Son kez sert bir şekilde zıpladım. "İyi zıplıyorsun ha" dedi. Üstünden kalktıktan sonra "yala" dedi. Yarısını ağzıma aldım. Kendisini daha fazla ittiriyordu. Hepsini çıkarıp tamamen ağzıma aldım. Biraz daha bu şekilde yaptıktan sonra boşaldı....

Akşam

Sarayda kimse yoktu. Hizmetçiler bile yoktu. Sabahki sevişmemizi kimse duymadığı için şanslıydım. Çünkü eğer duysalardı hizmetçilerin pis sırıtışını görücektik. Yani görücektim. Hyunjin kral olduğu için kimse ona gülemiyordu -ben hariç-. Ben ise omega bir kraliçe olduğum için herkes beni küçümsüyordu. Eski krallığımdayken hakkımda bir sürü iftiralar yayılmıştı. Ben bunları düşünürken hyunjinin bana seslendiğini duymamıştım.

"Bebeğim, karıcım ne düşünüyorsun?"

"Hiiç"

"Pekii neden daldın?"

"Bilmem" diyerek önüme düşen saçları geriye doğru attım. Boynumu emmeye başladı. Sabah neredeyse tüm boynumu izleriyle kaplamıştı. Üstünde oturduğum şey sertleşmeye başlamıştı.

"Felix"

"Efendim"

"Seni çok seviyorum"

"Bende seni çok seviyorum"

"Beni hiç bırakma"

"Zaten istesende bırakmam kocacım" derken saçını okşadım. Altımdaki şey dahada sertleşti.

"İyimisin?"

"Değilim, neden bilmiyorum ama seni her görmemde arzuluyorum"

"Ne yapıcağız?"

"Boşver uyuyalım" dedi. Zaten yatakta olduğumuz için sadece ışığı kapattı. Işığı kapattıktan sonra üstüme yatıp kafasını boynuma gömdü.

"Hyunjin gerçekten yapabileceğim bir şey varsa yapabilirim" derken saçlarını okşadım.

"Bilmiyorum seni zormalak istemem"

"Beni zorlamıyorsun"

"İyi o zaman biraz acıyacak" dedi. Ardından üstümdekileri çıkarmaya başladı. Kendi üstündekileride çıkarttı. Ereksiyonununa koruyucu takıp direkt içime girince şaşırdım. Bu sırada dudaklarımızı birleştirdi. Sonrada dilini ağzıma ittirdi. Diliyle ağzımı tekrar keşfe çıkmıştı. Sesli bir şekilde ayrıldık. Nefes nefese kalmıştık. Aynı anda boynumu emiyordu. Hemde içimde hareket ediyordu. Biraz daha aynı şeyleri yapmaya devam etti. Sert bir şekilde boşalmıştı.

"Daha iyimisin?" diye sordum nefes nefese.

"Evet hadi uyuyalım"dedi ve üstümüzü giyinmeden uyuduk...