Part 19

192 17 30
                                    

Chan ve Seungmin biraz sohbet ettikten sonra içeri girmişti. Sungill şaşkınca bakıyordu iki arkadaşı hoşlandıkları kişiler ile sevgili olmuştu. Saat geç olmaya başlamıştı herkes uyumaya gitmişti. Nara daha bu saatte çalışıyordu. Sonunda işi bitmişti şimdi eve gitmesi gerekiyordu. Taksilerin hepsi doluydu mecburen yürüyerek gidicekti. Karanlık sokaklarda yürüyerek eve gitmeye başladı. Saat 02.15'i gösteriyodu. Birisinin ağzını kapatmasıyla gözleri fal taşı gibi açıldı. Sadece mırıldanma gibi sesler çıkarabiliyor du. Çok geçmeden bayıldı. Birisi onu kaçırmıştı. Sonunda sabah olmuştu Sungill aşağıda hazır bir kahvaltı görmüştü ancak ablası yoktu.

Sungill: Nara... Nara

Defalarca seslenmesine rağmen Nara yoktu masaya doğru gitti üstünde bir not vardı.

_Sungill tatlım benim işim biraz uzadı erkenden eve geldim siz daha uyuduğunu için kahvaltıyı hazırladım ben okula senden önce gittim sevgiler Nara_

Ablası genelde not bırakıp gitmezdi hep birlikte kahvaltı yaparlardı herhalde önemli bir şeydir diye düşündü. Herkesi tek tek uyandırdı. Birlikte kahvaltı yaptıktan sonra evden çıktılar Hyunjin ve Chan üçüsünüde okula bırakacaktı yanlarına Minho gelmişti.

Minho: Günaydın Nara nerede?

Sungill: Günaydın hyung Nara okula gitmiş bizden önce

Chan: Hadi sende bizimle gel

Minho: Geliyorum

Hep beraber okula gittiler. Hyunjin bu sefer Felix'in dudağına bir öpücük bıraktı.

Minho: Hop hop hop ne oluyo?

Felix: Sevgiliyiz hyung sen karışma!

Minho: Sevgilisiniz ve bana söylemediniz

Felix: Yeni olduk

Minho: Neyse ben sizinle uğraşamam gidip sevgilimi bulmam lazım

Minho Nara'yı aramaya gitti. Ama bir türlü bulamadı Nara okula gelmemişti. Telefonunu aradı ancak bir türlü açmıyordu.

Sekreter: Aradığınız numarayı şu anda ulaşılamıyor lütfen daha sonra tekrar deneyin

Minho iyice sinirden kıp kırmızı kesilmişti. Hocanın gelmesi ile telefonu kapatmak zorunda kalmıştı. Dersler geçmek bilmiyordu. Öğle arasına gelene kadar bir asır geçmiş gibiydi. Sonunda okul bitmişti. Minho diğerlerini beklemeden hemen evine gitmişti.

Hwasa: Bay Minho size bir mektup geldi

Minho mektubu açtı.

_Lee Know nasılsın görüşmeyeli? Beni özledin mi neyse konumuza gelelim sevgilin yanımda eğer onu istiyorsan Xxx ormanına gel oradaki kulübeye gel ve sevgilin karşında eğer 16.30'a kadar gelmezsen eğer o kulübede bir ceset olucak seni bekliyorum sevgiler eski dostun Foxin_

Minho içinden geçirdi Foxin mi? Bu onun bedelini ödeyecekti. Eskiden iki yakın arkadaşlardı taa ki biri öbürünün kardeşini öldürene kadar.

~2 Yıl Önce~

Minho gelen yeni iş ile sevinmişti. Bu seferki kurban için 10 milyon dolar alacaktı. 

Minho: Anne ben göreve gidiyorum

Julia: Peki dikkat et

Minho: Ederim

Minho kurbanı bıçakla öldürecekti. Kurbanın evine girdi yatakta iki çocuk vardı birine bıçağı sapladı. Çocuk ses çıkarmaya başladı. Yanındaki kişi hareketlenmeye başladı.

X: Minho!?

Minho: Jeongin!?

Jeongin: Justin!? Sen ona ne yaptın

Minho sessizce durdu. Jeongin tam üstüne saldırcağı sırada akıllı bir hamle yapıp kaçtı. Ertesi gün olmuştu Justin ölmüştü. Minho ve Jeongin bu gün buluşmaya kara vermişlerdi. Bu bir yüzleşme olucaktı.

Jeongin: Neden yaptın bunu Lee Know

Minho: Sence neden yapmış olabilir Foxin?

Jeongin: Lee Know burada yemin ediyorum ki senin sevdiğin herhangi bir kişiye bende zarar vereceğime yemin ediyorum

Minho: Yapabilirsen yap Foxin

~Günümüz~

Sinirle hemen verilen yere gitti. Kulübeye girdi. Nara'yı sandalyeye bağlamıştı.

Minho: Nara!

Nara'ya doğru birkaç adım attı. Nara başını olumsuz şekilde sallıyordu.

Jeongin: Geldin demek Lee Know

Minho kaşlarını çattı.

Minho: Geldim Foxin bırak onu bu senle benim aramda

Jeongin: Olabilir peki Justin'in bizimle ne alakası vardı

Minho bir süre sustu derin bir sessizlik oldu sessizliği bozan bir kurşun ve çığlık sesiydi.

MİNHO İLE HAYAL ETHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin