"Diyorum ki beni aldattığın kızı öperek mi susturuyordun"
"Ne alaka şimdi"
"Niye cevap veremiyorsun" "Sen busun işte minho" "Sana yapılmasından hoşlanmadığın şeyleri başkalarına yapıyorsun" "Ben sadece chana sarılarak uyudum ama kim bilir kaç tane kadınla yattın" "Söylesene beni kaç kişiyle aldattın"
"Canımı acıttın"
"Benim canımı acıttığın kadar acıtladım canını merak etme"
Minho evden çıkıp gitti
"Aptal" "Of çok mu ileri gittim" "Onu kırdım mı cidden"
Bütün gün minhoyu düşünerek geçirdim akşam minho yine bende kalıcaktı o yüzden yemek hazırlıyordum.
Yarın saat içinde minho gelmişti bana bebek gibi bakıyordu değişmiş gibiydi ama sanırım kendini affetirmeye çalışıyordu.
"Minho hadi yemek hazırladım geç mutfağa"
"Yemek istemiyorum"
"Neden geldin o zaman"
"Sevgilimsin özlemiş olamaz mıyım"
"Olmazsın çünkü biz sadece toplumun gözünde sevgiliyiz"
"Peki"
Minho mutfağa geçip masaya oturdu yemeğini yemeye başladı.
"Nasıl geçti günün"
"Kötü"
"Neden"
"Bilmem huzurlu değilim"
"Anladım" "İşler nasıl"
"Aynı"
Yemeğimi bitirip kalktım. Odama geçtim ve film açıp izlemeye başladım.
"Jisung dışarıya çıkalım mı"
"Hayır"
"Lütfen ya çok sıkılıyorum"
"Nereye gidicez"
"Bilmem gezelim öyle"
"Peki ama erken dönelim"
"Tamam"
Hazırladın ve çıktık önce avmye gidip bir şeyler aldık avmeden sonra eve dönecektik ama minhonun ısrarı ile bara gittik.
"Ya minho bizim ne işimiz var burda"
"Hadi ama jisung hayatın tadını çıkaralım biraz"
Hiç durmadan içiyordum minho kendini şarkının ritimine kaptırmış dans ediyordu. Ellerimi minhonun boynuna doladım ve dans etmeye başladım. Minho belini sarmıştı bir eli ile diğer eli ise kalçamdaydı.
"Minho..."
Minho elini yüzüme koydu ve dudaklarıma yapıştı bende ona karşılık veriyordum çok acıtıyordu dudaklarımı ama güzel bir acıydı.
Minho beni kucağına aldı ve arabaya götürdü hala öpüyordu beni.
-
Eve geldiğimizde minho beni yatağa attı üstümdekileri çıkarmaya başladı.
"Üstümü çıkar bebeğim..."
"Minho istemiyorum..."
İstemiyorum diyordum ama istiyordum minhonun kiyafetini çıkardım ve karın kaslarını ellemeye başladım.
"Hayır..." "Hazır değilim..."
Minhonun dudağına yapıştım hiç durmadan birbirmizi öpüyorduk minho kalçalarımı sıkıyordu.
"Neden bu kadar güzel dudakların var senin"
"Bilmem" "Belki sen öpüyorsundur diye"
"Bu bel ne incecik"
"vucudumu incelemeyi bırak lee minho"
"Ama çok güzel"
"Bu kadar yeter"
"Ne"
"Henüz seni affetmedim"
"Ne demek affetmedim"
"Hala suçlusun lee minho"
Minhonun altından kalktım ve üstümü giyindim.
"Hadi ama dudaklarını istiyorum"
"Hayır" "Önce dudaklarındaki rujları sil"
"Silersem öpebilir miyim"
"Evet"
Minho dudağıma küçük bir öpücük kondurdu.
"Peki o zaman seni lee jisung yapacağım"
"Kesin yaparsın"
"İnadına yapıcam"
"İnatlaşma benimle"
"Lee jisung"
"Han jisung!!"
"Bağırma dudakların daha da güzelleşiyor"
"Yeterrr"
"Tamam tamam" "Bu gece burada kalabilir miyim"
"Kalabilirsin tabi"
"Tamam seni lee jisung yapmam için erken uyumam gerek"
Minho kalçamı sıktı ve odadan çıktı.
Gülüşümü durduramıyordum hayal ettiğim şeyler yavaş yavaş gerçekleşiyordu. Yatağıma yattım ve gözlerimi kapatıp minhoyu hayal etmeye başladım.
-
Sabah uyandığımda evden güzel kokular geliyordu odadan çıkıp mutfağa gittim.
