Bebeğim delta gittiğinden beri bana küsmüştü sanki. Yerinde durmayan bebeğim hiç kıpırdamayıp korkutuyordu beni. Ellerimi sarıp karnımı okşadım. "Bebeğim senden başka kimsem yok. Sende küsme bana. Babana söyleyemezdim seni nasıl söyleyeyim." yatağımda uzanırken kapının çalmasıyla açmaya gittim.Evime Jiminden başkası gelip gitmezdi. "Selam jeon'lar" yine her zamanki gibi enerjik bir şekilde eve girdi. Biraz ilerleyip duraksadı. Havayı kokladı. Evim kötü mü kokuyordu. Aslında hep çiçeklerle koku yapardım evime. "Jungkook delta mı geldi." nasıl almıştı ki hemen kokusunu. Gideli de bayağı olmuştu aslında.
"Evet geldi." sevinçle çığlık atıp yerinde oynamaya başladı. Beni kollarımdan çekip koltuğa otturtuktan sonra kendisi mutfağa gitti. "En sevdiğin çaydan yapıyorum. Kurabiye de getirdim. Incığını cıncığını anlatıyorsun bana."
İkimize küçük bir masa hazırlayıp beni de yanına oturttuktan sonra karşımda arkadaşım değil meraklı jimin vardı. "Ormanda kayboldum yürüyüş yapayım derken. Birazcık koşmuş olabilirim ama çok az yani." anında kaşlarını çatmıştı. "Jungoo ne kadar zararlı sana koşmak bir daha sakın yapmıyorsun bunu." yediğim azarla ellerimle oynamaya başladım. Jimin elimi tutarak anlatmam için destek olmaya çalıştı.
"Sonra ben mağaraya girdim. Delta geldi yanıma kurt şeklinde başta anlayamadım kokusundan. Beni eve getirdi. Bende hem teşekkür etmek için hem de hava soğuk diye kahve yapayım dedim. Dönüştü eve girdi bir baktım deltaymış. Beni hatırladın mı dedim hatırlamamış. Benim ilkim olan adam beni hatırlamadı. Hamileyim ben ondan ya!" ağzıma koca bir kurabiye atıp kaşlarımı çattım.
"Seni hatırlamaması çok normal çünkü deltalar tüm özel anlarını eşine saklar. Yaşadıkları o özel anları unuturlar.Sen eşi olmadığın için hatırlamıyor olmalı." Ben bunu hiç duymamıştım. Beni bu yüzden mi hatırlamıyordu.
"Her neyse işte. Onun yenidoğan bir bebek bulması gerekiyormuş eşlenmemek için. Kanını içmesi gerekiyormuş. O da gelmiş kendi bebeğini bulmuş şapşaloz delta."
Deltaya ne kadar çok kırıldığımı bana söylediklerini her şeyi anlatmıştım. "Ay inanmıyorum. Vicdan yapmasa kendi çocuğuna zarar verecek." aşırı sinirlenmişti. Bende çok sinirlenmiştim. "Jimin bir şey daha var. Bebeğim delta gittiğinden beri hareket etmiyor. Çok korkuyorum." gözlerim dolmuştu. Jimin uzanıp beni kolları arasına çekti.
"Muhtemelen diğer babasını hissedemediği için böyle yapıyor. Yeni hissetti sonuçta. O yüzden böyledir. Yine de sabaha kadar bekleyelim. Eğer yine hareket etmezse şifacıya gideriz." kafamı salladım. Bebeğime zarar gelsin istemiyordum hiç.
"Ay jungoom daha fazla kalmak isterdim ama alfam beni bekler. Kızgınlığa girdi sanırım içim şey oldu. Kızgınlığı bitsin hemen gelicem tamam mı? Sana söylediğim şeyi unutma hareket etmezse beni bekleme git şifacıya." jimin her ne kadar bana yardımcı olsa da bir yere kadardı. Onun da kendi yuvası vardı sonuçta.
Jimini geçirdikten sonra odama gidip yatağıma uzandım. Elimi karnıma koydum. Hareket etmemesi ciddi anlamda canımı sıkıyordu."Babacım lütfen hareket et. Deltayı mı istiyorsun?" delta lafını duyunca hareketlenmişti. "Çok şükür. Tanrım sana binlerce kez şükür."
Taehyung'dan
"Bilmiyorum yapamadım işte gelme üzerime. Bir daha da kimseye bebeği için yaklaşmayı istemiyorum. Yapmayacağım." bana yardımcı olmaya çalıştığının elbette farkındaydım ama bunu yapamazdım.
"O omegaya neden anlattın?"
"Onda farklı bir şeyler vardı hyung. Deltam kokusunu duyar duymaz coştu. Hele bebeğin kokusunu alınca bir an omeganın üstüne atlayacak sandım. Başkasının bebeğini sebepsizce çok sahiplendi. Hala gidip koklamak istiyor. Deltayı geçtim bunu bende istiyorum."
Suratıma anlamsız anlamsız baktı. "Burada ne işin var o zaman?" ne saçmalıyordu. Burası benim evimdi."Ne demek burada ne işin var. Burası benim evim." elini alnına vurdu.
"Madem böyle bir şey istiyor deltan. Sende istiyorsun. Korkaklık yapma. Senin general olman belki onu senin düşündüğün gibi etkilemeyecek. Bunu bilemezsin. Akılsız akılsız işler yapıp delirtme beni." omegaya gidip ne diyecektim 'bebeğinin kanını içmekten vazgeçtim. Vicdanım el vermedi o yüzden seni sevebilir miyim' mi.
Ben omega yerinde olsam bana tokadı çoktan yapıştırmıştım. "Gideyim mi yani? Ne diyeceğim gidince?" deli gibi gitmek istiyordum onun yanına.
"Oğlum ne heyecan yaptın bu kadar. Git çal kapısını eksiğin falan var mı de bir şeyler de." saçma olur muydu ki. Yok canım. Kesin gidip sorayım. Eksik bir şeyi kalmasın.
"Ben kaçtım." deyip oturduğumuz koltuktan fırlayıp omeganın evinin yolunu tuttum. Deltam benden kat ve kat daha çok heyecanlıydı.
Omeganın evinin önüne vardığımda kendimi rahatlamış hissediyordum. Kapısını çalıp bekledim. Kapıyı açtı. Yeni uyandığı gözlerini ovuşturduğundan çok belli oluyordu.
"Eksik bir şeyin var mı?" başta afallasa da sonrasında kafasını salladı.
"Bebeğimin babası eksik."
__________
NİOHOHOHOHHOHO
AY BÖYLE ÇOK HEYECANLI OLDU AYOL
kontrol etmeden yayınlıyorum inso hatalı yazdığım yer yoktur.
Öptüm baysssss🎀🎀🎀🎀
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Baby's baby |TAEKOOK|
FanfictionYeni doğan bir bebeğe ihtiyacı olan delta Kim Taehyung ve hamile omega Jeon Jungkook...