Yalnız olmamak

862 115 4
                                    


"Kabullenmek veya inanmak istemeyebilirsin. Anlarım seni. Kolay değil çünkü bence baba olmak. Kolay olsaydı babam gitmezdi. Bırakmazdı beni ormana. Herkes baba olmamalı ama ben çok güzel baba olacağım bebeğimize. Söz ona çok da iyi bakacağım." benimde gözümden yaş gelmişti.

Dikkatle karnıma bakıp tek kelime bile etmiyordu. Susadığımı hissedip kalktığımda kolumdan tuttu. "Gitme." su içip gelecektim ki. Evimden başka nereye gideyim. "Su içip gelecektim Taehyung." yutkundu.

"Sen otur ben getireyim sana." kolumu çekerek beni koltuğa oturttuktan sonra koşarcasına mutfağa gitti. Elinde su bardağıyla döndüğünde gülümseyerek bakıyordu bana. Suyu uzattı. "Afiyet olsun." heyecanlı mıydı bana mı öyle geliyordu?

"Teşekkür ederim. Eline sağlık." Jiminden başkası benim için su bile getirmemişti şimdiye kadar.

Yanıma oturdu. "Kızımıza dokunabilir miyim?" kızımız. İkimizin kızı. Kafamı salladım. Karnıma ellerini koydu. Ufak ufak karnımı sevdi. O kadar iyi hissettiriyordu ki. Olduğum yerde uyusam yeriydi.

"Nasıl bu kadar kolay kabullenebildin." hafifçe gülümsedi. "Deltam her şeyi bilir. Bana bir kızım olacağını söylemedi ama hep senin yanında olmam gerektiğini söyledi. Yanından ayrılasım gelmiyor Jungkook. Sadece delta değil ben de ayrılmak istemiyorum yanından." nefeslendi.

"Benim evime taşın. Sana orada daha iyi bakarım. Hep gözümün önünde olursun." bu hemen evet diyebileceğim bir şey değildi. Düşünmem gerekiyordu. "Hemen olmaz. Düşünmem gerekiyor. Evimi öylece bırakamam. Jimini de bırakamam." kafasını eğdi.

"Ben her gün gelip gideyim? Senin için tüm düzenimi bırakmaya razıyım. İşe giderim sonra buraya gelirim hemen." her gün mü gelecekti. Sıkılmadan bıkmadan hemde. Deltanın evini bilmeyen yoktu. Benden epeyce uzaklıktaydı evi.

"Yorulmaz mısın?" kafasını hayır anlamında hızlı hızlı salladı. "Tamam o zaman bana gelebilirsin her gün. Yemek de yaparım sana. Biliyor musun benim elim lezzetlidir." evli çiftler gibi olacaktık. Jimin de Yoongiye yemek hazırlıyordu her gün.

"Elinin lezzetli olduğuna hiç şüphem yok. Ancak yemekleri sen değil ben yapacağım. Bu saatten sonra sana iş yapmak falan yok." olmaz. İş yapmadan nasıl durabilirim. "Olmaz! Bahçelere kim bakacak işleri kim yapacak!" işaret parmağını önce bana döndürdü. Ardından parmağı hızla kendine çevirdi. "Aa ben yapacakmışım. Görüyor musun şu işi!" ona bu kadar fazla yük bindiremezdim.

"O niyeymiş. Kendi işlerimi yapabilirim ben." yüzü düştü anında. Kötü bir laf mı ettim acaba. "Seni zaten bu zamana kadar tek başına bıraktım bu zorlukla. Bırak da bundan sonrasını ben yapayım."

"Kızımda vardı yalnız değildim ki!" hiç tek başıma bırakmamıştı beni kızım. Yalnız hissetiğimde kendini göstermişti bana. Keşke bir an önce sevebilsem.

"Sana yemin ederim bundan sonra bende varım Omega." uzanıp alnını alnıma yaslayarak gözlerini kapattı. Hissettiğim huzurla bende gözlerimi kapattım. Kurdum sanki bu zamana kadar baskılanmış da şimdi rahat kalmış gibiydi.

"Suratın nasıl geçecek?" suratında hala kırmızı kırmızı lekeler vardı. Benim yüzümden olmuştu hep. Hala yakışıklı gözükmesi çok sinir bozucuydu. "Geçer bir şekilde." suratının yandığı belliydi. Alnını alnıma yasladığında yanmıştım.

"Delta bırakabilir misin beni. Çişim geldi de." koca bir kahkaha atıp ellerini üzerimden çekti. Şuan gülmesine takılamayacak kadar çok sıkışmıştım. Ayağa kalkıp hızlı hızlı yürüyerek lavaboya girip işimi hallettim.

Çıktığımda kapının önünde beni bekliyordu. Çok utanç verici! "Acıktın mı? Yemek yapayım mı sana?" o kadar çok erik yemiştim ki acıkmak aklımın ucunda bile yoktu.

"Yok aç değilim ama sen açsan hazılayayım bir şeyler." kafasını hayır anlamında sallayıp beni belimden destekleyerek odaya getirdi. "Belinde ağrı var mı peki?" güldüm.

"O yaklaşık 2 aydan beri var." ellerini belime getirip ovalamaya başladı. "İyi geliyor mu böyle?" parmakları sihirli gibiydi. Dokunduğu yerimin ağrısı geçiveriyordu. "Evet çok iyi!"

"Bak bir şey deneyeceğiz şimdi. Teyzem böyle çok rahatlamıştı hamileyken. Ayağa kalksana." ayağa kalktığımda arkama geçti. Biraz fazla mı dipdibeydik.

Ellerini karnımın altına sarıp göbeğimi kaldırdı. Derin bir oh çektim. Uzun zamandır bu kadar rahatlamış hissetmemiştim. Kendimi arkaya atıp iyice saldım. "Hep yapalım bunu. Baksana nasıl rahatladın!" heyecanlı heyecanlı konuşmuştu.

"Lütfen sus! Tam burada biraz uyumak istiyorum." gülüp yanağımdan öptü. Ona bile takılacak halde değildim. "Uyuyun bebeklerim. Hiç sıkılmadan tutarım ben seni. İstediğin gibi uyu." bebeklerim... çok hoşuma gitmişti.

________

Selam aşklarımmmm

Selam aşklarımmmm

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Of çok seviyorum ben bunları ya🥹🤍

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Of çok seviyorum ben bunları ya🥹🤍

Öptüm şekerlerimmm🎀❤️🎀❤️🎀

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 08 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Baby's baby |TAEKOOK|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin