style | taekook ✓

8' (💗)

"and i should just tell you to leave 'cause
i Know exactly where it leads,
but i watch us go 'round and 'round each time"
-style

-
merhabaa
bolum duz yazi ve ben duz yazi yazmakta birazcik zorlandigim icin bolum gecikti

vee deja vu kitabimi okuyanlar bilir, sarki sozlerinin gectigi kendimce ozel bolumlere emoji birakiyorum 🫶

iyi okumalarr!!

"bak plani sana kacinci anlatisim bilmiyorum ama," namjoon kafasinda planladigi, kendince cok zekice olan plani, onunla birlikte duvarin arkasına saklanan ve ona oldurecekmis gibi bakan kadina anlatmaya calisirken ondan tirsmiyor degildi. bir elini duvara yaslamis, diger elini de beline koyarak duvara dogru hafif egilmis sekilde dururken, bir yandan da basini duvarin arkasindan cikarmis etrafi kolacan ediyordu ki onune donup karsisindaki kadinla goz goze geldiginde sesinin yukselmesine engel olamadı. "ah-bana oyle bakma seninle birkac saatligine ayni tarafta olmaya calisiyorum."

jennie kim, onun aksine kollarini gogsunde birlestirmis, karsisinda dimdik dururken giydigi topuklu ayakkabilari cok iyi tasiyordu. jennie topuklu ayakkabi asigiydi ve spor dersinde bile topuklularindan ve beyaz pileli eteginden odun vermeyisi ile taninirdi. mudurun kizi olmasi da bir nevi avantaj sagliyodu ona.

saklandıklari spor salonunun bir kosesinde isinma hareketleri yapan arkadasina bakti. bunu yaptigini duysa ona ne kadar kizardi? su an hicbir seyden habersiz bir melek kadar sakindi ancak yaptıklarını öğrendigi zaman ne kadar cirkeflesebilecegini tahmin edebiliyordu. cirkef jungkook oldukca korkunctu. bakislarini arkadasindan cekip salonun diger ucunda, yanindaki siyah sacli kadinla konusan taehyunga cevirdi. bundan birkac gun önce dusmani namjoon ona iş birliği yapmayi teklif etmisti. nedeni de suydu;

taehyung, jungkookun jiminle iliskisi olduguna kendisini yuzde yuz inandirmis, tum gun arkadaslarina soylenip durmus ve sonucunda karsisina cikan ilk kisiyle flortlesmeye baslamisti. sevgi yoktu. taehyung icindeki sevgiyi yitireli cok olmustu zaten. sadece icinde var olan tek seyle, intikamla yanip tutusuyordu.

taehyung ve jungkook son zamanlarda cok fazla muhattap olmaya baslamislardi. bu uzun zamandir gorulmeyen ve tehlikeli denebilecek bir durumdu. ikisi cok zit taraflari temsil ediyorlardi adeta. ates ve su, siyah ve beyaz, sicak ve soguk gibiydiler. birlikte oldukca ya birbirlerini yitirecek ya da birbirlerini yasatacaklardi.

namjoon da bu durumdan o kadar sıkılmıstı ki birlikte gorunduklerinde rezil olmayi bile goze aldigi dusmaniyla irtibata gecmeye karar vermis ve planini gerceklestirmek icin tek ortak zamanlari olan spor dersini beklemisti.

"tamam, tamam ama hizli anlat. jisoo yoklugumu hissettigi an bulur beni."

"niye? senin sevgilin kokuyla iz suren kopek mi amina koyim."

"namjoon. sabrimi sinama anlat."

"kulaklarini ac ve iyi dinle." son derece ciddi bir sekilde soylenirken bir yandan da ellerini oynatmasina jennie dalga gecer gibi guldu ve onayladigini belli eder sekilde basini salladi. "ilk once soyunma odasini bosalticaz. bu isi ben yaparim, cunku erkegim dogal olarak. sonra sen bir sekilde jungkooku soyunma odasina sokacaksin. bu kadarini yapabilirsin diye dusunuyorum. sonra ben de taeyi iceri firlatip kapiyi ustlerine kilitlicem. got kadar alan zaten hemen ciftlesmeye baslarlar."

ve cumlesi bittiginde jennie kahkahi patlatti. "bu zekice ve hic gorulmemis plan aklina nerden geldi kim? gercekten cok zekisin." gulmeye devam ettiginde namjoon ustune alinmiyormus gibi omzunu silkerek guldu. "dusmanini da secemiyorsun ki kaliteli olsun."