17.bölüm

1.3K 41 3
                                    

Oy ve yorumlarinizii bekliyorum canlariimm iyi okumalaarr

Beratin gelmesiyle zananin yüzü biraz da olsa gülüyordu ama ondaki değişikliği berat bile farketmişti.
Dayanamadı ve sordu küçük adam
-" zana sen üzgün müsün ?" Dedi ve oturduğu yerden ayağa kalkıp zananin yanına gitti zana küçük adamı kucağına aldı.
-" hayir canim , neden ? " dedi gülümsemeye çalışarak.
-" çünkü gülmüyorsun " dedi
-" hayir üzgün değilim " dedi konuyu kapatmasını umarak beratin etkilenmesini istemiyordu.

Küçük adam bu sefer dayanamayarak elini kaldirdi ve zananin dudagindaki yara izine baktı sonra elini kaldırarak oraya çok hafif dokundu acitmaktan korkarak
-" burana noldu , acıyor mu ? " dedi
Zana ne diyecegini düşünürken şiyar geldi.
-" küçük bey karımı rahat bırak " dedi kiskansada bunun yersiz olduğunu biliyordu. O yüzden şakaya vurmuştu.
-" hayir o benim " dedi berat zananin boynuna sarılarak.
Şiyar gülümsedi
-" soralım " dedi zana gözlerini şaşkınlıkla açarak şiyara baktı çocuk musun bakışı attı.
Berat heyecanla zanaya döndü
-" kiminsin zana , benim dimi ?" Dedi
Şimdi ne diyecegini bilememişti zana seninim dese sonradan üzülecekti ama şiyarin olduğunu söylese o zaman daha çok üzülürdü.
En iyisi beratı seçmekti koca bebeğiyle sonra ilgilendirdi.

-" seninim paşam" dedi berata ama gözleri şiyardaydi.

Şiyar sadece güldü berat ise ellerini birbirine çarpıp zanaya sarıldı.
Beratin babası çagirinca zananin kucagindan inip yukarı çıktı.
Zana gülerek çocuğa bakarken şiyarin yanında olduğunu hatırladı ve ona döndü onunda kendisine baktığını görünce utançla başını yere eğdi.
Şiyar gülerek ona doğru bir adım attı elinin zananin çenesine koydu ve başını kaldirdi ona bakmasını sağladı.

-" yukarı gel , bekliyorum " dedi ve merdivenden hızlı adımlarla çıktı.

Zana avuç içini elbisesine bastırdı terlegini hissediyordu.
Oda merdivene yöneldi tek tek ve yavaş adımlarla çıktı merdiveni.
Odanın önüne gelince kulpu aşağı çekti kapiyi açtı ve içeri girdi kapiyi arkasından kapatti.
Odaya baktı kimse yoktu.

-"ş-şiya.." derken ağzının kapandığını hisseti. Biri onu tutup kendine çevirdi ve duvara yasladi.
Şiyarin parıldayan gözlerini görünce rahat bir nefes aldı.
Şiyar elini ağzından yavaşça çekti.

Konuşmasına fırsat vermeden zanaya doğru bir adım atti onu kendiyle duvar arasında daha çok sıkıştırdı ellerini iki yanına koydu.
Boynuna doğru eğildi ve kokusunu sesli bir şekilde içine çekti zananin yutkunduğunu duydu şiyar elini zananin nefes borusuna koyup oradan aşağıya elini sürttü zana yeniden yutkunmamak için zor tuttu kendini.
Elini çekip zanayi boynundan öptü.
Zana ise
-" şiyar " dedi şiyar kafasını kaldırmadan
-" hım" dedi.
Şiyar kafasını kaldırıp zananin saçlarını elledi okşadı sonra saçlarından öptü.
Sonra annını öptü
-" bir tek benimsin , sözlerin başkasını söylesede gözlerin hep bende gülüm " dedi zana sözleriyle kalbindeki mutluluğu hissetti.

Etkileniyordu inkar etmiyordu artık ama hazır miydi ki ?
Hayir hayir değildi öyle diyordu kendine.
Konuyu kapatmak adına
-" şiyar küçücük çocuğu kıskanıyorsun " dedi gülerek.
Şiyar kaşlarını çattı
-" hayır kıskanmıyorum" dedi
-" tamam kıskanmıyorsun " dedi zana gülerek ama inanmıyordu tabiki

Zananin gülen yüzünü gören şiyar tebessüm etti.
Sonra zana'nın dudaklarına yaklaştı.
Nefesi dudaklarına çarpıyordu.
-" ayrica kıskanabilirim benim değil misin ? " dedi oyun oynarcasına zana gözlerini kaçırdı
-"hıhı " dedi utanarak.
Şiyar güldü elini uzatıp zananin çenesini tuttu yukarı kaldirdi kafasını ona bakmasını sağladı.

-" gözlerime bakarak söyle "dedi zana utaniyordu şiyar bunu bilerek yapıyordu.
-"e-evet " dedi konuşmayı unutarak
-" ne evet ?" Dedi şiyar zana dayanamayarak elini kaldırıp göğsüne vurdu şiyarin
-" şiyar ya zorlama" dedi
-" neyi zorlamim " dedi gülerek
-"şiyar " dedi uyarircasina
-" efendim" dedi şiyar anlamamazlıktan gelerek.
-" ya of " dedi zana ve kolunun altından çıkmak için eğilip geçecekken şiyar izin vermedi.

Yeniden ona döndü zana
-" bırak da gideyim " dedi
-" hayır önce söyle " dedi zana halâ utaniyordu söyleyemezdi.
Şiyar kafasını eğmesine izin vermeden yüzlerini yaklaştirdi
-" söyle bana , yüzüme bakarak söyle benim değil misin ?" Dedi zana dayanamarak
"- evet seninim " dedi hızlıca
-"şimdi birakta gide..." lafını kesen şiyarin dudakları olmuştu.

Dudaklarına yapışmış ve susturmuştu karısını.
Bir kaç saniyenin ardından ayrılmıştı.
Zana ona fırsat vermeden ittirdi ve koşarak çıktı kapıdan.
Şiyar ise arkasından bakmış ve gülmüştü.

...
Zana şiyarin yanından kaçtigindan beridir beratla uğraşıyordu sabahtan beri oynamadiklari oyun kalmamıştı.
Şiyarin ütülenecek elbisleri vardı ama zana berattan fırsat bulamamıştı.

Avluda oynarlarken şiyar üst taraftan bağırdı
-" zana " diye
Zana kafasını yukarı kaldirdi ve irkilerek şiyara baktı
-" efendim " dedi
-" ütülenecek gömleklerim vardı ütülememişsin " dedi
-" hemen geliyorum " dedi ve koşarak yukarıya çıktı.
Yukarı çıkınca odaya girdi şiyarin üstü çıplak bir şekilde zanayi bekliyordu.
-" gülüm nerdesin Allah aşkina niye ütülemedin bunları " dedi sitem edercesine
-" berat oyaladi ondan yapamadım " dedi başını kaldırmadan.
-"tamam hadi bekliyorum " dedi yaklaşık 15 dakika sonra zana hepsini bitirdi ve içinden bir tanesini şiyara uzattı.

Şiyar üstünü giydikten sonra saatini taktı ve zanaya döndü.
Ona yaklaşarak yanağına öpücük bıraktı.
-" benim toplantı var geç dönerim sen uyu tamamı " dedi zana utanarak
-" tamam " dedi ve şiyar çıktı

Şiyardan bir kaç dakika sonra kapı tıklatıldı.
Zana'nın gel demesiyle berat içeri girdi.
Zana gülümseyerek ona baktı
-" noldu berat'ım  " dedi zana
-" zana birlikte uyuyalım mi ?" Dedi masumca
-" olur gel " dedi yorganı kaldırarak.
Zana'nin yanına sokulan beratla sarılarak uyudular...

Canlariimm iyi okumalar biraz fazla beklediniz ama işlerim vardii...

+18 Zana Berdel ( devam ediyor)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin