[6] 🐾

3.7K 532 484
                                    

İyi Okumalar 🦋
_________

"Adım Felix"

Felix biraz daha sokulmuştu Hyunjin'in boynuna. Her ne kadar büyüğünün üzgün olduğunu hissettiği için onunla konuşmaya çalışsa da konuşmayı gerçekten sevmiyordu.

Bu hayatta ona kim olduğunu, ne olduğunu, neden böyle olduğunu söyleyecek kimsesi yoktu. Ya da kaçtığı yetimhanede onu bu haliyle kabul edecek birileri.

O yüzden küçük olan bu hayatı seçmişti. Yıllarca kendisini kedi vücuduna hapsederek hem bünyesinin zayıf düşmesini sağlamıştı hem de kendi kişiliğini insanlıktan uzak tutmuştu.

Hyunjin ise kucağındaki küçüğüne sıkıca sarılıyordu. Temas sevmezdi. İnsanlara temas etmeyi, onlara yakın olmayı sevmezdi. Garip tarafı da buydu ki şimdi kendisi de yeni keşfediyordu sarılmanın ne kadar güzel bir duygu olduğunu.

Onun da hayatı Felix'in hayatından farklı değildi. Aslında farklıydı ama aynı ortak noktaları taşıyorlardı. Belki de kader bu yüzden onları bir araya getirmişti.

Felix'in sevgi görebileceği ailesi yoktu Hyunjin'in ise büyük bir ailesi vardı ama sevgi vermeyecek kadar da yok gibilerdi. Bu yüzden hayatına yalnız devam etmeyi seçmişti ya zaten.

Küçüklüğü boyunca annesinden veya babasından sevgi görmek için onları gururlandırmak için, onlardan övgü almak için çok çabalamıştı. Büyüdükçe de anlamıştı hepsinin boşa olduğunu.

Şimdi ise kendisine kimsenin sevgisine ihtiyacım yok diyordu, yalnız yaşıyordu ama sevgiye ne kadar çok muhtaç kaldığından habersizdi.

Kucağındaki küçük beden de aynı durumdaydı. Sevgiye, ilgiye muhtaç bir şekilde biri tarafından hayata döndürülmeyi bekliyordu.

Felix de biliyordu uzun süre böyle yaşayamayacağını. İnsan olarak daha fazla zaman geçirmesi gerekiyordu. Hayat şartları ise ona sırtını çoktan dönmüştü.

Kısaca şimdi birbirine sıkıca sarılan iki beden, ruhlarının ne kadar uyumlu olduğundan, birbirleri için yaratıldıklarından habersizlerdi. Zaman onlara aşık olmayı öğretecekti.

Bir tarafta sevgiye inanmayan ama aynı zamanda sevgiye muhtaç olan Hyunjin, diğer tarafta ise daha aşkın ne olduğunu bilmeyen Felix vardı.

Ve bu iki farklı bedene ve ruha sahip olan kişileri birleştirmek üzere burada olan bir yazar...

"Benim adım da Hyunjin"

Felix, Hyunjin'in boynuna gömdüğü başını kaldırmış ve gözlerinin içine bakmıştı kocaman gülümseyerek. Felix o kadar sıcak ve tatlı bir şekilde gülümsemişti ki Hyunjin de istemsiz olarak dudaklarını kıvırmıştı.

"Ben senin adını biliyorum ki zaten"

Büyük olan sarışınının ilk defa böyle uzun cümle kurmasına şaşırmıştı ama asıl şaşırması gereken daha önce adını biliyor olmasıydı.

Hyunjin büyük elini Felix'in yarı ıslak saçlarına daldırmış ve masaj yaparcasına okşamıştı. Şu kısa sürede bile küçüğünün nasıl temaslardan hoşlandığını çözmüştü.

"Nereden biliyorsun benim adımı?"

Küçük olan başındaki sıcak parmaklar yüzünden hemen uyuyabilirdi ama şu an konuşmak istiyordu. İlk defa konuşmaya devam etmek istiyordu.

Heyecanlı bir şekilde Hyunjin'in kucağında kıpırdanmış ve sağlam olan elini Hyunjin'in geniş omzuna yaslamıştı.

"Sen her sabah erkenden bahçedeki kedilere yemek veriyordun ben de uzaktan seni izliyordum. Hep hayvanlarla konuşuyordun. Sen çok gariptin diğer insanlar gibi değildin. Seni hiç insanlarla konuşurken görmemiştim hep hayvanlarla konuşuyordun. O yüzden senin evinin etrafında dolaşmak huzurluydu. Hep seni izlemek de güzeldi. Hem bazen seni takip edip iş yerine kadar geliyordum. Sonra sen işten çıktığında tekrar seninle eve dönüyordum. İşteyken de hayvanlarla konuşuyordu. Bir keresinde yanlışlıkla çok uyumuşum seni görememekten korktum ama evin önüne geldiğimde sen ağlıyordun. Ben de beni görmediğin için ağlıyorsun sanmıştım ama sen karınca yuvasına bastığın için ağlıyordun. Sonra ben de sana küstüm kenarda ağladım çünkü sen hep diğer kedileri okşuyordun hatta öpücükler veriyordun ama beni asla görmüyordun"

CatLix \ HyunLixHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin