"Çok özür dilerim,
Hiçbir şey yapmadığım için."(Gökhan Nova)
Bu sene yirmi beşinci yaşıma giriyorum. Ama canım kuzenim Semra olmayan on birinci yılım.
Kaçırılmamın ilk senesi, ak saçlı bir adam beni sürükledi. Sonra kollarımla ağzımı bağlayıp beni siyah bir arabaya bindirdi. Sadece kulaklarım açıktaydı. Beni arabaya bindirdikten sonra dışarıdan silah sesleri geldi. Sonrası derin bir karanlık...
Ve şimdi buradayım. Ayrıca, Semra şu anda yanımda olsaydı bana kesinlikle psikopat derdi. Gerçi zaten öyleyim fakat neyse.
Çünkü şu an, elektrikli sandalyede bağlı zorla konuşturmaya çalıştığım fakat ağzını bıçak açmayan bir arkadaşı vardı.
Dosyası on dakika gibi kısa bir sürede önüme geldi.
Kartal Soyuak.
Yirmi iki.
Semra'nın iş arkadaşı.
1.87 boy.
Beş kardeşin en büyüğü.
Daha fazla vardı fakat bunlar bana yeterdi. Kartal'ın olduğu yere gittim. Odanın kapısını açınca o, direkt bana baktı. Burnu kanamış, yürü biraz yarılmıştı. Başparmağımla çenesini kaldırıp yüzüme bakmasını sağladım.
"Evet Kartal... Semra'nın nerede olduğunu söyleyecek misin?"
"İster aileme zarar ver, ister beni öldür, onu bulmaya asla izin vermeyeceğiz." Çenemin gerildiğini hissettim.
"Öyle mi? Hımmm... Neden peki?"
"Çünkü onu seviyorum. Rahatladın mı?" Tahmin etmiştim. Yoksa neden bu kadar dayansın ki? Ona biraz daha süre verdim.
☆☆☆
Konuşmadı. O zaman, deliliğimi kullanma vakti. Onu ayinde kullanacaktık. Hem de ölmüş olacaktı.
Böyle bir ölümü kim istemez(!)
El ve ayak bileklerini o avazının çıktığı kadar acıyla bağırırken kestiler. Ardından iç organlarını ben çıkardım. Gözlerine kezzap döktük. Dişlerini ayrı ayrı koparıp çenesini çıkardık. Kanınıysa ayrı bir yerde biriktirdik. Ona ihtiyacımız olacaktı.
Şimdi ise, onun kol ve ayak bileklerinden kestiğimiz yerlerini yerdeki simgenin köşelerine, kestiğimiz kafasını da tam orta yere astık.
(Sansür anlamında mum var)
Çok zevkliydi, değil mi?
Görüşürüz Kartal Soyuak, seni asla özlemeyeceğiz.
(Semra Ruhman)
Saatlerdir Kartal'ı arıyorduk. Kendisinden bir iz bile yoktu. Kameralar bile çalışmaya küsmüştü.
Gerçekten nerede olabilirdi?
☆☆☆
Ertesi gün kapı tıklandığında siyah bir çuval vardı. Kaldırmaya çalıştım fakat kalkmadı. Ben de -kendimce- en güçlümüz olan Kara'yı çağırdım. Hemen tek seferde kaldırdı.
Bir anda dışarıdan gelenler bile içeriye damdan düşer gibi geldi. Çuvaldan kötü kokular geliyordu.
Çuvalı açtık.
Hepimiz çığlık attık.
İçinden Kartal'ın cesedi çıktı.
Merhabalar...
Bana küfretmek serbest (abartmayın ama he jdjdh) . Bana gelip de katil diyeni yerim bu arada.
Neyse Araştırmacılar! Nasıl olduğunu söyleyin banaaaa!! Hâlinizi hatırınızı merak ediyorummm
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BİLİNMEYEN YAZAR ARAŞTIRMASI || ARA VERİLDİ
Bí ẩn / Giật gânBir kitap basılır, dünyada ünlü olur. Ancak yazarı bilinmez. Yazarın kim olduğunu bulmakla görevli on polis, içlerinden sadece iki tanesi kalana kadar araştırmanın devam edeceklerini bilmezler... Bölümler Çok Sık Atılamayabilir.