Damon tek bir anda bir sürü şey öğrenmişti. Onu anlıyordum. Abimin peşine düşeceğini de biliyordum ama en son umursadığım insan abimdi. Herkes uyuyordu.
Ben yaşam bebeği almış salona inmiştim. Hızlı büyüyordu. Bizler 18 yaş görüntüsüne gelene kadar hızlı büyürdük. Sonra ise hiç yaşlanmazdık.
Gece lambasının ışığı loş bir aydınlık oluşturuyordu. Sessizlik büyüktü ve ben yaşam bebeği koltuğa yatırmış kendi kendine hareket etmelerini izliyordum.
" keşke annen de burada olsaydı. Eminim bu hallerini görmeyi çok isterdi. O benim en yakın arkadaşımdı kardeşimdi. Sende aleda ile öyle olacaksın değil mi? Ben en yakın arkadaşımı kaybettim ama siz birbirinizi kaybetmemek için çok savaşacaksınız değil mi? Sonunuz bizim gibi olmayacak..."
Yaşam gülmeye başladı. Bende güldüm.
" babanla tanıştım. Onu biraz anlatmamı ister misin?"
O hem annesini hemde babasını çok iyi tanısın istiyordum..Koltukta yan dönüp kafamı yasladım. Yaşamın minik elini tuttum.
" öncelikle annen onu seçtiyse iyi biri olduğunu düşünmüştüm bugün onunla tanıştığımda ise yanılmadığımı fark ettim. Sadece korkuyor. Hepimizin korktuğu gibi korkuyor hepsi bu. Gözlerini babandan almışsın. Üstelik Onun da harika bir çevresi var."Daha çok gülümsedim.
" bir kızı olması fikri, sevdiği kadının ölmesi, hepsi onu korkutuyor biliyorum çünkü onu anlıyorum. Ben Aleda öldü sanarak 95 yıl geçirdim. Her günü azap içindeydim. Sonra bir gün karşıma geçip anne dedi. Bu hissi biliyorum. Yine de umuyorum ki gelir ve seni görür. Böylelikle bir kere daha damla için ne kadar iyi bir tercih olduğunu kanıtlar."Yaşamın elini öptüm.
"Yine de gelmezse sana onu da anlatırım. Belki bu sefer büyüyünce sen onu bulmak istersin. Söz veriyorum yanında olacağım. Sana baban gelecek yada gelmeyecek diyemem çünkü ben baba ve anne tarafından şanslı olmadım. Ne olur bilmiyorum Abim olduğu için şanslı olduğumu düşünmüştüm ama değilmişim."Tek isteğim damon'ın gelmesiydi. Gelmeliydi ki annesini kaybetmiş bir kız çocuğu bir de baba acısı yaşamasın. İleride büyüdüğünde babasına sen annem öldü ama beni istemedin demesin...
" niye uyumadın?" Çağanın sesini duyunca doğruldum. Ayağa kalktım.
" o da uyumuyor. Sürekli sihirle de uyutamam. Üstelik damon'ın gelmesini deli gibi istiyorum ve gelmeyecek korkusu beni mahvediyor. Kafamda felaket senaryoları kurup duruyorum." Öfkeyle konuştum"Şşş tamam tamam." Çağan beni kendine çekip sarıldı. Sinirliydim korkuyordum ve o bunu biliyordu. Derin bir nefes aldım.
" napıcaz biz Çağan? Bıktım sürekli böyle hissetmekten."
Sırtımı sıvazlıyordu. O nasıl hep böyle sakin kalabiliyordu?" bekleyeceğiz. Beklerken de bu küçük hanım efendiye iyi bakacağız. Damon eninde sonunda onu merak edecek."
Geri çekildim. Çağan elini yanağıma koydu. Elini yanağıma koyması ile kaşlarım çatıldı.
Hemen yaşamı kucağıma alıp geri çekildim.
" sen çağan değilsin." Bir anda yüzünde sinsi bir gülümseme belirdi. Kucağımdaki yaşama iyice sarıldım. Onu göğsüme bastırdım.
" akıllı çıktın." Dedi.Kalbim korkuyla kasıldı. Bize doğru gelecekken bir an da etrafımda koruma kalkanı belirdi. Şaşkınlıkla bakakaldım.
" Leya!! Ülkü! Çağan!!" Yüksek sesle bağırdım. Uyanmaları lazımdı. Bir anda çağanın görüntüsü gölge ruhlarına dönüştü.Gözüm yaşama kaydı. Gözleri kırmızı olmuştu. Kalkanı o mu yapıyordu? Koşma sesleri duydum. Bizimkiler aşağı indi.
" ne oluyor?!" Ülkü bağırdı. Bir anda ışınlandığımızı hissettim. Etrafıma baktım. Ormandaydık yani bizim dünyamızdaydık.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yaşamayanın aşkı
خيال (فانتازيا)100 yıl önce yaptığı katliamdan dolayı sürülmüş yalnız bir kız. Yüzyıl sonra geri dönmek zorunda çünkü artık bir amacı var. Peki işler istediği gibi gidecek mi? Bebeğinin intikamını alabilecek mi? Bedel ödetebilecek mi?