Okulun koridorlarında dolaşırken onu gördüm. Arkası dönüktü, kolu ve gövdesinin arasında basketbol topu vardı. Basketbol topunda ismi yazıyordu. Arkasını dönüp bana baktı bende ona baktım. Dün gece yaptığımız şeyleri hocaların görmemesi gerekiyordu...
Bu bölüm yine ateşli ateşli.🔥🔥🔥 Bu bölümde fotoğraflar var. Fotoğraflara yorum yapın çünkü fotoğrafları güzel seçmiş miyim bilmek istiyorum😔
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Saat 5 olunca Cenk'e yazmaya başladım.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Kapıyı açtım ve karşımda Cenk bir kolu kapının kenarına yaslamıştı. Ağzında gül vardı. Bu beni gerçekten şımartıyordu. Deri ceket giymişti. Çok yakışıklı gözüküyordu. "İşte buradayım." Ne demek istediğini anlamamıştım. Anlamadığım için "Ne?" dedim. "Okuldan çıktığımdan beri senin binanın arkasında bekliyordum. Sonra sana sürpriz yapmak istedim ve bunları giydim. Kapına geldiğimde sen bana mesaj atmıştın. Gerisini biliyorsun zaten." dediğinde onu hemen içeri aldım. "Nasıl iyi geldi mi?" dedim oda bana "Ne iyi geldi mi?" dedi.
"O kadar saat dışarıda kalmışsın. Hiç mi üşümedin? Zaten hastaydın."
"Üşüdüm fakat seni görünce ısındım."
Söylediği cümle çok hoşuma gitmişti. Elindeki gülü kibarca bana uzattı bende kibarca gülü aldım. "Büşra evde mi?" diye sordu bende hayır şeklinde kafamı salladım. Ona salona geçmesini söyleyecektim ama o çoktan yatak odama geçmişti. "Bana bir su getirebilir misin Ecemim." dedi bende "Getiririm tabii ki." dedim ve mutfağa su doldurmak için gittim.
