68 7 3
                                    

pislik
Jisung

Jisung delirdin mi sen manyak mısın

Yaşın kaç başın kaç neden araya giriyorsun

Niye bağırıyorsun adama?

Jisung
YA NE YAPSAYDIM

SESSIZ MI KALSAYDIM

RESMEN SENINLE DALGA GECIYORDU VE SEN DE HIC BIR SEY DEMEDIN ONA

KIRK DEFA SIPARIS DEGISTIRDI

NEYMIS CIKOLATALI DEGIL VISNELI ISTEMIS

NEYMIS ICINDE BUZ VARMIS BUZLU ISTEMIYORMUS

NEYMIS TADINI BEGENMEMIS

SEN IYI MISIN MINHO

HER SEFERINDE DEGISTIRIYORDUN SIPARSINI

HEM BENIM YASIMDA NE VAR

BENDEN BUYUK DIYE BIR SEY DIYEMEYECEK MIYIM ONA

pislik
Başını belaya sokuyordun neredeyse

Serseri pisliğin tekiydi

Biraz eğlenip gidecekti

Ne gerek vardı olay çıkarmaya?

Jisung
SEN

SEN HARBIDEN COK SAFSIN MINHO

pislik
Zor ayırdım seni adamdan Jisung

Ne kadar da inatçısın

Ya sana bir şey yapsaydı?

Jisung

HIC BIR SEY YAPAMAZDI

pislik
Sen neden kafeye geliyorsun ki?

Hani evimde içecektin artık kahveni?

Jisung
KEYFIM BU GUN KAFEDE ICMEK ISTEDI

pislik
Evinde misin şu an?

Jisung
KONUMUZ BU MU SU AN MINHO

pislik
Soru sordum sadece

İnat etme de cevap ver

Jisung
EVIMDEYIM

NEREDE OLACAGIM BASKA
Görüldü

|attigin o gorulduyu senin

|neyse

|sakinim

...

Felix ile birlikte evimin salonunda oturuyorduk. O, bana endişeli gözlerle bakarken ben ise sinirimin yatışmasını bekliyordum oturduğum yerde. Hiç konuşmadan öylece duruyorduk ikimiz de.

Aradan 10 dakika geçtikten sonra kapı çaldı. Felix kalkıp kapıya doğru ilerledi, ama kapının deliğinden kim olduğunu görünce kocaman açtığı gözleriyle tekrar yanıma döndü. Kulağıma fısıldadı.

"Minho ile Hyunjin kapıda."

...

Dördümüz de salonda hiç bir şey söylemeden oturuyorduk. Ben ile Felix aynı koltukta, Minho ile Hyunjin de hemen karşımızdaki koltukta...

Minho'ya bakıyordum ben sadece. O da bana. Felix zaten koltuğun en köşesine sinmiş sessizce oturuyordu. Sanırım Hyunjin'de bir Felix'i, bir de bizi izliyordu.

"Böyle birbirinizle bakışmaya daha ne kadar devam edeceksiniz?"

Hepimiz dönüp Hyunjin'e baktık.

Minho sorusuna anında cevap verdi.

"Jisung uslanana kadar."

İşte bunu bana söylememen gerekiyordu Minho.

"Ne? Ben mi? Ben mi uslanacağım? Ben neden uslanıyormuşum? Kim olsa aynısını yapardım, resmen seni-"

"İşimden kovulabilirdim Jisung."

Her şeye verecek bir cevabım olduğu gibi, buna da verecek harikulade bir cevabım vardı tabii ki.

"Yeni bir iş bulurduk sana."

Hyunjin bu söylediğime gülerken Minho derin bir nefes alıp verdi. Kendini tutamayıp Minho da gülünce ben de gülmeye başladım.

Felix, telefonu çaldığı için balkona çıktı. Felix'e baktığım an kafama Minho tarafından yastık yedim. Onlar kahkahalara boğulurken ben ise Minho'ya fırlatabileceğim bir şey arıyordum.

Telefonumu gördüm.

Elime alır almaz Minho'ya fırlattım. Bunu gören Hyunjin kocaman açtığı gözleriyle bana doğru döndü.

"OHA, TELEFONUNU DA FIRLATMAZSIN AMA JISUNG!"

Gözüne gelen telefonum belli ki canını acıtmıştı. Eliyle tek gözünü tutuyordu.

Nasıl acıtmasın ki?

Elim ağzımda, gülerek yanına yaklaştım. Dizlerinin önüne çöktüm.

"Ay, çok pardon, iyi misin?"

Elini gözünden çekip kapalı gözünü açmaya çalıştı.

"İyi gibi mi görünüyorum Jisung?!"

"Bakayım..."

Açamadığı gözüyle ilgilenirken Felix girdi içeriye.

"Ne oldu?"

Tabii ki Hyunjin cevap verdi.

"Sevgili arkadaşın Jisung, Lino'nun gözüne telefonunu fırlattı."

"Ne?"

"Bildiğin, telefonunu fırlattı işte."

Ben verdiği tepkiye bakmak isterken o bana doğru dönüp konuşmaya başladı.

"Sen giderek deliriyorsun Jisung. Telefonunu niye fırlatıyorsun gözüne? Manyak mısın?"

"Ne olmuş canım telefon fırlattıysam? Geçer bir kaç güne."

Hyunjin Minho'nun gözüne bakarken araya atladı.

"Geçeceğini hiç sanmıyorum."

Cevap verdim ona.

"Ben ona bakarım. Geçer merak etme."

Hepsi bir anda bana bakmaya başlayınca çatık kaşlarımla aynı anda hepsi için konuştum.

"Ne bakıyorsunuz?"

...

Buyuyunce unutursun minho 💋

🦊

Cafe | MinsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin