¹⁵

49 5 2
                                    

Minho ile birlikte odamda otururken birden kapı çaldı. Bir süre birbirimize baktık.

"Sen burada bekle, kim olduğuna bakıp geleceğim."

Minho beni başıyla onaylayınca odamdan çıktım ve kapıya gidip delikten kim olduğuna bakınca annemi ve babamı gördüm.

Telaş içinde Minho'nun yanına koştum.

"Minho, annem ve babam!"

...

Büyük ihtimalle hepiniz annem ve babamın Minho'yu hoş karşılamayacağını düşünmüşsünüzdür... çünkü evet, ben de öyle düşünmüştüm.

Ama şuan üçü de birlikte mutfakta kahve içip sohbet ediyorlar.

Hemde kahveyi Minho yaptı.

...

"Eline sağlık oğlum, çok güzel olmuş kahven."

"Rica ederim."

Minho annemin elinden kahve bardağını alıp tezgahın üzerine koydu. Sohbet ettikleri süre zarfında annem ve babam küçüklüğümü Minho'ya anlata anlata bitirememişlerdi. Ben utana sıkıla hem onları dinleyip hem de makinemdeki yıkanmış bulaşıkları kaldırıyordum.

Annem ve babamın eve gelişlerinin üzerinden neredeyse 2 saat geçmişti. Minho'yu, annem ve babama gittiğim okulun mezunlarından biri olarak tanıtmıştım.

"Gerçekten çok yaramazdı Jisung küçükken. Bir keresinde evdeki televizyonun ekranına babasının telefonunu fırlatıp televizyonu bozmuştu."

Minho, annemin bu sözüne gülerek karşılık verdi.

"Telefon fırlatmayı çok seviyor sanırım. Geçtiğimiz günlerde de benim gözüme kendi telefonunu fırlatmıştı."

Babam şaşkınlıkla bana baktı.

"Gerçekten mi?"

Minho cevap verdi.

"Ama yalnışlıkla fırlattı tabiki..."

"Evet baba, yalnışlıkla fırlattım. Bilerek neden fırlatayım ki?"

Artık susması için Minho'ya bakarak konuşuyordum. Ama anlaşılan onun susmaya hiç niyeti yoktu...

...

Bence siz iyi kaynastiniz jisungun anne babasiyla he ne dersin minho

🦊

Cafe | MinsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin