1.BÖLÜM

804 42 5
                                    

"Dokunmadı ellerim asla başkasına

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Dokunmadı ellerim asla başkasına.."

-
-
-

Hayat acımasızdı, küçücük bir çocuğu oturup Allah'a bağıra bağıra yalvartıcak kadar acımasızdı. Küçük bir çocuk gelmişti bu dünyaya. Doğduğunda çizilmişti simsiyah kaderi.

İlk önce ailesiyle vurmuştu hayat onu. Küçücük bir çocuğa mutluluğu fazla görmüştü hayat. Duvarın köşesinde dizlerini kendine çekmiş öylece yere bakan adamın içinde yatan küçük bir çocuktu.

Mutlu olmak isteyen bir çocuktu. Kaç yaşına gelmişti? On dokuzuna girecekti bir kaç ay sonra.

Küsmüştü, bir çocuk gibi sinmişti duvarın köşesine. Annesinin gelip üzüldüğü için onu azarlamasını istemişti. Ona sarılıp bir daha üzme kendini sakın demesini istemişti.

Mavi gözlerine bakarak sıcak gülümsemesini ona göstermesini istemişti...

Titreyen ellerini dudaklarına doğru yerleştirdi. Sıkıca yumsa bile gözlerini, o görüntüler asla gitmeyecekti. Bunu ne kadar o da biliyor olsada olmuyordu işte.

Elinde olsa oturup annemi istiyorum diye ağlayacak bir çocuktu o. Tekrar kriz geçiriyor olmalıydı, arada sırada kendini tutamaz odasında her zaman oturduğu soğuk zemine geçer kendini sakinleştirmeye çalışırdı.

Biraz sakinleştiğini hissettiğinde nefeslerini düzene sokarak yavaşça ayağa kalktı. Güneş doğmaya başlamıştı artık. Yemek bir kaç saat sonra hazır olacaktı.

Kapıyı açarak yorgun adımlarla merdivenleri inmeye başladı. Üzerindeki eşofman terlediğinden dolayı ıslansa bile bunu umursayacak durumda değildi.

Salona girdiğinde yastıkları düzelten Neşe ablaya gülümsedi. "Günaydın Neşe abla!" Kadın ona dönerek elinde ki yastığı salladı. "Bune böyle toz kaldırıyor etraf! Hiç mi sildirmiyor bu baban olacak dingil?" Deniz küçük bir kıkırtı kaçırdı dudaklarından.

"Valla silmiyor nur yüzlüm." Neşe ellisine yaklaşmış bir kadındı. Köyde iki oğlu bir kızıyla yaşar geçinip giderdi. En küçük evladı, canından çok sevdiği kızıyla Deniz pek bir iyi anlaşırlardı.

Kızda insanları şaşkınlığa uğratacak bir olgunluk vardı sanki, geleceği biliyormuş gibi nasihat ederdi herkese. Deli kızdı ama herkes severdi onu.

Deniz için yeri çok ayrıydı, onu bu hayatta anlayan tek kişiyi, bu küçük kızı bambaşka bir yere koymuştu dünayalar kadar büyük kalbinde.

Küçük yaşına göre çok şey bilirdi, zekilik değildi bu. Farkındalık denebilirdi belki. İnsanın gözüne baktığında anlardı bir şeyleri. Küçük kızın gözüne bakmaya korkardı insanlar, anlardı çünkü küçük kız. Neyin ters gittiğini, neyin yanlış olduğunu.

AİLEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin