-Gerçek aile serisi erkek versiyon-
Titreyen dudaklarına dokundu ince uzun parmakları. Belkide uzun bir süre sonra hayatında ilk defa ağlayacaktı. Gözlerini yumdu sıkıca, yorulmuştu işte. Hayatın ona sunduğu bu çukurdan çıkmak için her şeyi yapsa bi...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Kimseler üzülmesin diye üzülen o adam. Ruhunun orta yerinde ölü bulunmuş."
- - -
"Kalender duyarsa keser bizi ulan!" Seyfetttin yanında duran Sadık'a bakıp göz devirdi. "Duymaz o sen belli etme bir şey." Sadık Seyfettin'e acıyarak baktı.
Eğer yaptıkları ortaya çıkarsa kesin öleceklerdi! Sırf evin küçüğü köpeğini görmek istedi diye taa Mardin'e gitmiş küçüğün evinden köpeği alıp geri gelmişlerdi.
"Nasıl duymayacakmış Seyfo?" Seyfettin sırıtarak elini Sadık'ın omzuna koydu. "Sence bu çocuk mal mı? Kalender'den gizlediği bir evi var ve Kalender'in bundan haberi bile yok! Bu çocuk foyamızı ortaya çıkartmayacak kadar zeki. Sen korkma boşu boşuna." Sadık fark ettiği gerçekle yutkundu.
Genç adam delinin tekiydi kesinlikle.
Köpek sesini dahi çıkartmadan arka bahçede öylece oturmuş bekliyordu. Deniz bir kaç dakikanın ardından arka bahçenin kapısını açarak hızlı adımlarla özlem duyduğu evladını kollarının arasına aldı.
"Bari parka falan gitseydik!" Deniz gülerek korumasına döndü. "Sen rahatına bak hiç bir şey olmayacak." Sadık gerginlikle dudaklarını dişledi.
Bu çocuk yüzünden ölürse kesinlikle hayata geri dönüp onu boğazlayacaktı!
"Köpeği geri Mardin'e mi yollayalım?" Seyfettin'in sorusuyla Sadık gözlerini kocaman açtı. Kendi boyunda olan bu köpekle tekrar o yola çıkmayı ne yüreği ne de kendisi kaldırırdı!
"Gerek yok attığım adrese götürün yeter." Küçük efendinin dedikleriyle Seyfettin kafasını salladı. Sadık içine su serpilmiş gibi derince iç çektiğinde Deniz sessiz bir kahkaha attı.
"Su görmüş kedi gibi davranmasana Sadık abi! Alt tarafı köpek ne korktun ya." Sadık kaşlarını çatarak küçük efendiye baktığında, Deniz eliyle dudaklarını kapattı. "Demedim say."
Seyfettin güldüğünde Sadık yerin dibine girmek istedi. Bu iki deliyle ne işi vardı zaten? Söyle Kalender'e öldürsün şunları olsun bitsin diyordu şeytan.
"Neyse tamam yeter bu kadar işler sarpa sarmadan gidelim biz." Bir çocuk gibi köpeği sarmış olan Deniz üzüntüyle dudaklarını büzdü. "Görüşürüz evladım benim." Sadık'ın gördüğünde yüreği titrediği köpeği kocaman öptüğünde, Sadık elini kalbine koydu.
