0.1

28 4 4
                                    


Başlama tarihleri gelsinn<3

Ablamın elime tutuşturduğu paralarla şuan taşınıyor olduğumuz mahallede bakkalı aramaya çalışıyordum. Eşyaları yukarıya taşımaktansa atıştırmalık için bakkala gitmeyi yeğliyordum.

Kafamı kaldırdığımda bana doğru gülerek koşan bir adamla karşılaştım.
"Ay hoşt ulan" dedim bağırarak. Adam şaşkınlıkla kaşlarını çatıp durdu. Arkamdan başka adam çıkınca ikisi de önümde durup selamlaştı.
"Naber Mert?" dedi bana doğru koşan.
"Dur şimdi, sen Ömer'e hoşt mu dedin bana mı öyle geldi?"
"Arkamda senin olduğunu ne bileyim, bana doğru koşuyor sandım. Kusura bakmayın" ikisi de karşımda kahkaha atarken ben daha çok kızarmaya başladım.

"Ömer ben bu arada"
"Duydum"
"Eee sen adını söylemeyecek misin?"
"Söylemeyeceğim, özürü diledim bırakın gideyim"
"Bırakmam"
"Anlamadım?" aynı şaşkın bakışları Mert de Ömer'e vermişti.
"İyi misin oğlum?"
"Bırakmam derken bi tanışsaydık yani, ondan sonra gidebilirsiniz"
"O kadar iyisin ki sağ ol, çekilir misiniz?"
"Hadi gidelim Ömer, acıktım yemek yiyelim"
"Mert sen önden gider misin? Ben de gelirim birazdan"
"Senin kafana bir şey mi düştü? Ne yapacaksın? Hem bence bu hanımefendi sana bakmaz, iddiasına bile girerim"
"Anlaştık"
"Arkadaşlar ben de buradayım farkındasınız değil mi? Ayrıca benim kimseye bakmaya niyetim yok işim gücüm var benim" derken Mert bizi bırakıp kendi yoluna gitti.

"Buralarda daha önce görmedim seni yeni mi taşındın? Yoksa birisini ziyarete falan mı geldin"
"Sanane kardeşim sanane!" diye bağırdım, etraftaki tek tük insan bize dönünce Ömer elini kaldırıp pardon der gibi yaptı.
"Hem senin kardeşin yaşında sayılırım abimsin benim ne işin var benimle"
"Ne abisi daha genceciğim, 23 yaşında bir çıtırım, sen?"
"20"
"Oo ne güzel ne güzel"

"Neresi güzel be, bok gibi bir yaş. Ay çok özür dilerim, söylememem gerekiyordu" gülümsedi.
"Benim yanımda rahat edebilirsin, istediğini söyle"
"Emin misin? Bak söylerim"
"Söyle tabii ki"
"O zaman siktir olup gider misin lütfen?"
"Lan"
"Ne? İstediğini söyle demedin mi?"
"Dedim dedim de, ben hayata falan küfür edersin sanmıştım. Bana küfür edeceğini düşünmemiştim"
"Şuan beni rahatsız eden tek şey sensin, eğer beni biraz daha bekletirsen ablam topuğuma sıkacak"
"Benim babam polis, hemen tutuklatırım" geçmiş aklımda yankılanınca acı tebessüm yüzüme yerleşti.

"Biraz daha zorlarsan imdat diye bağıracağım ama yeter artık"
"Bağır" dedi dalga geçer gibi.
"İmd-"
"Tamam tamam dur" dedi ellerini kaldırarak.
"Ciddi değilsin sanmıştım"
"Beni sınama herşeyi yaparım, gerçi erkeklerin neredeyse hepsi mal"
"Ya ne alaka şimdi, niye mal olduk ki?"
"Yaparım dediğim şeyi yapınca ne diye şaşırdın ki?"
"Haklısın ne bileyim, evet biraz mallık var"
"Vay be! İlk defa mal olduğunu kabul eden erkek, gözüme girmedin değil yani"
"Bu şekilde girmek istemezdim ama olsun, bu şekilde gireriz biz de. Bi farkımız olsun ama değil mi?"
"Bu mahallenin delisi sen misin acaba?"
"Bunu söyleyebilecek tek kişi sen olabilirsin"
"Niyeymiş o?"
"Çünkü daha önce beni kimse böyle görmedi"
"Ha ilk defa böyle hissediyorsun yani? Hiç böyle olmamıştı falan"
"Aynen öyle oldu. Sen, sen nerden anladın ki?"
"Hep aynı yalan da ondan. Baydı artık, yeni şeyler üretin"
"Yalan mı? Yalan söylemiyorum ki"

"Aynen kardeşim ondan. Ayrıca gözümün önünde arkadaşınla iddiaya girdin be!"
"Doğru lan, ben onu tamamen unutmuştum. Mert'e inat bana numaranı verir misin?"
"Saçmalama istersen"
"Peki, ee sen nereye gidecektin?"
"Bakkal arıyorum. Bugün taşınıyoruz da nerede olduğunu bilmiyorum, bu taraflarda demişlerdi. Ay ben sana bunu niye anlattım ya? Sorduğunda anlatmayıp normal bir şekilde anlattım" dedim alnıma vurarak.
"Daha çok karşılaşırız o zaman, güzel"
"Bir tane çakacağım şimdi suratına"
"Burnuma gelmesin zaten yara izi var, şöyle yanaktan alabilirim" diyip yanağını uzattı.
"Boş yapma da bakkalı göster, bulamıyorum iki saattir" güldü.
"Hemen şu arkada"
"Tamam" diyip yürümeye başladığımda o da yanımda yürüdü.
"Eee her gittiğim yere gelecek misin?"
"Evet"
"Her gördüğün kızın böyle peşine takılır mısın?"
"Asla! Ne sandın sen beni? Dedim ya ilk defa diye"
"Çok duyduk bu ilkleri, boşa anlatma"
"Ama, ben gerçekten gerçeği söylüyorum" çok ciddi gibiydi ama hangisi değildi ki?

Bakkala girdiğimde o da benimle girip ben alacağım atıştırmalıkları alırken Ömer kasanın orda durup sonra dışarı çıktı.
"Ne kadar tuttu abi?"
"Az önceki Ömer ödedi, asla da alma dedi"
"Olmaz öyle şey alın lütfen burdan"
"Abla valla söz verdim, gebertir beni" bi de tehtit etmiş!
"Tamam abi kolay gelsin" gittiğini düşünüp derin nefes alarak çıktıktan sonra ilk adımda tekrar karşıma çıktı. Gözlerimi devirdim.

"Niye ödedin?"
"Neyi ödemişim?"
"Benim hesabı, niye ödedin?"
"Aaa öyle mi olmuş? Hiç haberim yok"
"Salağa yatma, kasiyeri tehdit bile etmişsin"
"Aman hemen de söylemiş mi?"
"Söylemese bile ben de maldım ya anlamayacaktım sanki"
"Yok canım öyle demek istemedim" dediği sırada telefonum çalınca ablamın aradığını görüp hemen açtım.

"Efendim ablacım"
"Nerdesin kız sen?"
"Geliyorum abla"
"Yarım saat oldu! Nerde kaldın? Alt tarafı bir bakkala gönderdim seni. Yoksa şu paketleri taşımamak için kaytarıyor musun? Hele bi gel sana ne yapıyorum bak gör"
"Abla bi sakin ol ya, aaaa. Yok öyle bir şey. Alt tarafı bakkalı bulamadım anca gelebiliyorum"
"İyi çabuk ol"
"Tamam geldim sayılır" dediğimde direkt telefonu kapattı.

"Gördün mü bak, senin yüzünden ablamdan azar yedim!"
"Sen de beni azarlarsın olur biter"
"Offf kime ne anlatıyorsam" binanın yakınına geldiğimizi anlayınca durdum.
"Hadi görüşürüz, yani ne görüşmesi be! Mümkünse görüşmeyelim"
"Görüşürüz, adını bilmediğim kız!"



...

İlk bölümden nasıl buldunuz?

Yorum yapmayı ve yıldızlamayı unutmayınn

ÖpüldünüzZzZ<3

Zararsız Düşman Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin