21

205 16 5
                                    

Korkarak Taehyunga baktım. Ne ara gelip mesajları okumuştu bilmiyordum ama umarım diğer yazılanları görmemiş ve duymamıştır diye dua ettim. Elinde ki tepsiyi yatağın üzerine koydu ve ıhlamur olduğunu düşündüğüm bitki çayını işaret etti.

"Ihlamur çayı boğazına iyi gelir. Yumurtanın hepsini bitir. Salatalık ve peynirden de ye lütfen."

"Sen ne ara geldin?"

"Bir ara geldim işte. Ne yaptın yoksa bensin kendini mi tatmin ettin?"

Bunu alayla söylediğine göre kesinlikle duymuştu beni. Aşırı utanmıştım şuan.

"Yanakların kızarınca tatlı sanki."

Dedi gülerek ve saçımı karıştırdı.

"Ne diye özelimi okuyorsun?"

"Ufak bir göz atmaydı. Okumak değil. Göz misafiri olmak diye bir deyim var mı acaba?"

"Aynen sensin."

"Hadi hadi. İç çayını, ye yemeğini."

Bitki çayından bir yudum alıp tepsiye geri bıraktım. Çatalımla pişmiş yumurtadan bir parça alıp ağzıma attım ve hemen ardından bir parça ekmek koparıp yedim. Kendi kendime mırıldandım ama sanırım Taehyung bunu duyabilirdi.

"Neden beni bu kadar zorladıysan. Şu hale bak ağzımdan sikildim resmen."

"Acıyacak dedim, tamam dedin. Benim sorunum değil."

Paşama bak sen!

"Senin sorunun aptal delta! Götüm yerine ağzımı kullandın amk. Hem de yarım saat! Canım mükemmel dudaklarım senin yüzünden kurudu. Boğazıma yarım saat sonranın ardından ulaşılamıyor!"

"Normal de bir saat yapardım da-"

"Daha fazla konuşma istersen aptal delta! Çık git odadan yemek de yemeyeceğim işte! Bir de kafa tutuyorsun bana ya!"

Bunu demeden sonra alakasız bir şekilde bana sarıldı. Ne alaka yani uzaklaş!

"Seni bu akşam randevuya çıkarabilir miyim?"

"Ne?"

"Reddetmeyi aklından geçirme."

"Neden o zaman -misin eki kullandın yarım beyin!"

"Nezaket olsun diye. Bu akşam uygun mu?"

"Değil."

"Neden?"

"Sana hesap mı vereceğim ben be! Canım istediği için bu akşam gitmek istemiyorum yarın gidelim!"

"Eve falan mı uğrayacaksın?"

"Aynen yarım beyin."

Taehyungun bir randevu için bu kadar heyecanlı olacağını pek düşünemezdim. Sonuçta Taehyung yani. Hanımcı çıktı bir de! Bana kahvaltı hazırlamış hem de bitki çayı da yapmış!

Ben kahvaltımı yaptıktan sonra Taehyung tepsiyi önümden alıp odadan çıktı. Yaklaşık beş dakika sonra gelmiş ve yanıma oturmuştu. Ben bizimkilerle konuşurken kıyafetleri bir köşeye ittirdiğim için rahatça oturabiliyorduk.

"Nasıl hissediyorsun? İyi misin?"

"İyiyim galiba."

"Yorgun görünüyorsun."

"Yorgunum çünkü. Sebepsiz bir yorgunluk var üzerim de. Aslın da güzel de uyumuştum ama."

"Bence sen de farkın da değilsin ama geceleri kabuslar görüyorsun Jungkook."

It Doesn't Affect Me?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin