22

131 15 3
                                    

Taehyung

Anneme inanamayarak baktım. Annem ise bana "Sen bunu hak ettin hiç bakma bana öyle!" Adlı bakışlarını gönderdikten sonra Jin ile konuşmaya devam etti. Bir kaç dakika sonra kapı aniden açıldı sanırsam gelen kişiler Jungkook'un diğer arkadaşları olmalıydı. Annem odaya aniden giren Hoseok ve Jimine baktı.

"Siz de mi Jungkook'un arkadaşlarısınız?"

Jimin annemi onaylayan mırıltılar çıkardı Hoseok ise bana bakıyordu. Sanki bir şey yapabilecekmişçesine üstüme yürüdü. Bu tavrına karşı sırıttım. Hoseok ağzını açıp konuşacakken Jimin onu ensesinden tutup kendine doğru çekti ve benden uzaklaştırdı.

"Ben Jimin. Jungkook'un arkadaşıyız. Ayrıca kapıyı çalmadan içeriye girdiğimiz için özür dileriz. Jungkook'un durumu ne acaba? İyi mi şu anda?"

"Sorun değil. Jungkook şu anda iyi. Bir sorun gözükmüyor fakat bilinci hala yerinde değil."

Jimin gülümseyerek arkadaşına baktı ve sonra anneme.

"Teşekkürler."





Cumartesi / 09:47

Jungkookun arkadaşları gece burada kalamayacakları için evlerine gitmişlerdi. Annem ve ben de Jungkookun durumunu izlemek için hastanede kalmıştık. Annem normalde Jungkook'un çoktan uyanması gerektiğini söylemişti fakat bedenini fazlaca yorduğu için de bu kadar fazla uyumuş olabileceğini söyledi. Kanepede oturmuş telefonumda gezinirken kurdumun sesini duydum.

"Taehyung omegamı tekrar hissediyorum. Jungkook uyanacak şimdi."

Oturduğum kanepeden hızla kalktım ve Jungkook'un yanına gittim. Kurdumun dediği gibi gözlerini hafifçe aralamıştı.

"Anne Jungkook uyanıyor."

Annem hızlıca masasından kalkıp yanıma geldi.

"Çekil bakayım sen bi."

Annem beni kenara doğru hafifçe ittirdiğinde kenardan Jungkook'a bakmaya devam ettim. Yavaş yavaş açmıştı gözlerini. Annem Jungkook'a seslendi.

"Jeon Jungkook?"

Jungkook gözlerini ilk önce anneme sonra bana değdirdi.

"Neler oldu?"

Jungkookun sesi cılız bir şekilde çıkmıştı ve buna ben sebep olmuştum. Kendimi ona fazlaca borçlu hissetmiştim.

"Çektiğin ağrıdan dolayı hastaneye getirildin. Neler yaşadığını hatırlıyor musun?"

Jungkook sanki hatırlamak istemiyormuş gibi yüzünü buruşturdu.

"Hatırlıyorum... Jin mi getirdi beni?"

Kenardan konuştum.

"Hayır, seni ben getirdim."

Jungkook bana baktı. Gözlerinin içinden bir çok duyguyu görebiliyordum. Bakışları deltamın bile içini burkmuştu.

"Taehyungla yalnız konuşabilir miyim?"

Annemden izin istedi annem gülümsedi.

"Rahat rahat konuşun bende kantine inip bir kaç yiyecek getireyim size."

Annem odadan çıktı. Jungkookla baş başa kaldık.

"Ne yaptın sen Taehyung? Beni o lanet oda da bırakıp neden kapıya gittin?"

Olanları anlatmadan önce derin bir iç çektim.

"Kapıyı açtığım da karşım da Lisa'yı buldum. Lisa benim eski partnerimdi. Lisa kızgınlığa girmişti bunu fark ettiğim anda ona gitmesini söylemeye kalmadan üstüme atladı. Yemin ederim ki hiç bir şey yapmadım ben. Lisaya dokunmadım."

It Doesn't Affect Me?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin