Omut. TURAN'ın Kızı

Giriş

"Omut" TURAN'ın Kızı

Giriş

Her şey Amerika'da patlayan Yellowstone yanardağıyla başlamıştı. Beklenmedik bir patlama olmuş ve ABD'nin büyük bir kısmı hasar görmüştü. Milyonlarca insanlar ölürken, geride kalanlar kıtlık ve kuraklıkla savaşmaya başlamıştı. Çoğu insanlar Avrupa'ya kaçmıştı. Yellowstone yanardağı patlamasıyla önce depremler sonrada tsunamiler meydana gelmiş, insanlık için en zor dönem başlamıştı.

Kuzey Amerika kıtası yanardağının yarattığı sorunlarla cebelleşirken üstüne bir de depremler darbe vurarak oradaki yaşama son koymuştu. Güney Amerika yanardağından sadece zehirli gaz ve kül tozu payını almamış aynı anda tsunami felaketiyle de karşılaşmıştı. Bu doğal felaketler iki kıta içinde son demekti. Kurtulanlar sadece karşı kıtalara kaçanlardı.

Depremler başladığında bir bölge değil aynı anda bir çok bölgede oluşmuştu. Çin, Japonya, Endonezya ve bir kısmıyla da Hindistan'da büyük yıkımlar olmuş, dünya büyük bir felaketle karşı karşıya kalmıştı. Rusya kontrolü ele almış ve hasar gören devletlerin de isteğiyle büyük bir imparatorluk kurmuştu. Omut bütün Asya'yı birleştiren, dünyanın en büyük imparatorluğu olmuştu.

Patlama sonrası dünyada yirmi yıllık bir kış başlamıştı. Her taraf kara bürünmüş, dünyaya dondurucu soğuk yayılmıştı. İnsanlar soğuk havanın artık hepten dünyayı sardığına inandığında ise, yirmi yılın sonunda güneş daha da parlaklaşmış, karlar erimişti. Kışın bitişinden üç yıl sonra dünya iyileşme aşamasındayken beklenmedik tsunmailer yeniden başlamış, Avrupa ve Afrika kıyılarına vurarak geride kalan insanlık için yaşam alanını daha da küçültmüştü.

Afrika'da ciddi ısı artımları ve kuraklık başlamıştı. Şimdide ölümler kıtlıkla meydana geliyordu. Sanki doğa insanlardan yapılan savaşlar, kesilen ağaçlar ve öldürülen hayvanlar için intikam alıyordu. İnsanlar birlik olarak bu felaketlerden kaçınmaya çalışıyor, bazı devletler birleşip yeni bir devlet oluyor, çoğuları ise yeni Omut imparatorluğuna katılıyordu.

Türkler de yeni devlet kurmayı seçip TURAN'ı yaratmıştı. Rusya'nın baskısıyla Omut'a ilk katılanlardan olan Kazakistan, Özbekistan, Türkmenistan ve Kırgızistan TURAN'a katılma isteğiyle yanıp tutuşuyordu. TURAN'dan gelen destekle Omut'da büyük bir isyan çıkmıştı. Orta Asya çıkardığı isyanlarla zaten başı felaketler yüzünden ağrıyan Omut'u zora salmıştı. İsyanda büyük yıkımlar ve ölümler olmuştu ama Orta Asya istediğini almıştı. TURAN tam bir devlet olarak Türklerin adını tarihe bir daha yazdırmıştı.

Omut'un Yedinci İmparatoru hastalanmıştı, sağlığı günden güne kötüye gidiyordu. Geride bıraktığı varisi tahta çıkmalıydı. Ve çıkması için İmparatoriçesine ihtiyacı vardı. İmparatoriçe daha beşikteyken belirlenmişti. Daha el kadar bebekken halkının canı için kurban olmuş, omuzlarına koca bir yük bırakılmıştı. Ama buna rağmen başı hep dik, kendisi korkusuzdu. Göbek adı Cesaret'ti! Ona başka türlüsü de yakışmazdı çünkü o TURAN'ın Kızıydı!

Aça; "Ben TURAN'ın Kızı! Gururunu halkı için feda etmek zorunda olan Cesur Prenses. Baş eğmemeye and içtim, eğmeyeceğim de. Düşmanlarımın ayağıma taktığı bu prangayı boyunlarına tasma edeceğim!"

Raskol D.; "Bundan yirmi iki yıl önce seni o beşikte gördüğümde benim olmanı istediğimi düşünmüştüm. Kalbimi, aklımı o gözlerin çalmıştı. Küçük kalbim senle pırpır ettiğinde daha sekiz yaşındaydım. Ve o andan yirmi iki yıl geçmişti. Zaman, dünya, ben, her şey değişmiş bir tek benim hala seni görünce titreyen kalbim ve senin o huysuz bakışların değişmemişti. Sen benim Omut'umsun; doğduğun günden beri. Ve bir Omut gibi beni içine çekiyorsun TURAN'ın Kızı!"

***

Ve...Yeni kurguma hoşgeldiniz! Daha önceden bildirdiğim gibi, benim için "bomba" olan kurgumla geldim. Aslında kurguyu Eylül ayına kadar yayımlamayı planlamıyordum. Ama sonra kendim için oluşturduğum bu dünyayı içime sığdıramadım. Biran önce sizle paylaşmak istedim. Umarım yanlış yapmıyorumdur.

Giriş science fiction anımsatıyor olabilir ama değil. Sadece bu dünyanın oluşmasına sebep olan olay sıralaması diyelim.

Kurguyu dark romance tarzında yazmak istiyorum ama feministik kişiliğim beni çelişkide bırakıyor. Böyle şiddetsiz eziyet gibi şeyler yazmayı denemek istiyorum. Bilmiyorum.

Umarım yeni kitabın konusunu beğenmişsinizdir!

İnşallah, yeni bölümde görüşürüz :)

Hatırlatma:

1. Kurgunun tüm hakları bana aitdir! Çalma gibi bir durumda dava açmaktan hiç çekinmem! (Okurlarıma hitaben; Kurgumdaki büyük benzerliklerden başka bir yerde görürseniz, lütfen haber verin.)

2. Kurgudaki bazı zulümler hariç, her şey benim hayal ürünümdür!