Salvatore | DRARRY

Altıncı Yıl: İhtiyaç Odası

Harry önceden birçok kere yaptığı gibi İksir kitabına bakıp,Prens'in bir sayfa kenarına işe yarar bir şeyler yazdığını ümit ederek göz gezdirdi.Dumbledore'un özel dersleri dışında kafa dağıtmayı en sevdiği şey haline gelmişti.

Pazar sabah'ın erken saatlerinde,''Sürekli bir takıntı bulmana şaşıyorum.''dedi Hermione metanetle.

"Yine başlama,Hermione"dedi Harry,önündeki kitaba büyük bir ilgiyle bakarken"Ron haklı,sadece kıskanıyorsun."

"Ben kıskanmıyorum!"dedi Hermione reddederek.

Harry onu önemsemedi.Kenar boşluğuna karalanmış "düşmanlar için" gibi ilgi çekici kelimelerin üstünde "Sectumsempra" büyüsünü buldu.Denemek için can atıyordu ama en iyisi bunu Hermione'nin yanında yapmamaktı.Bunun yerine,sayfanın köşesini gizlice katladı. Hermione büyücüden tatmin edici bir geri dönüş alamadığında Harry'i kendi halinde bırakarak yatakhanesine kıyafetlerini değiştirmeye gitti.

Ron ve Hermione bir sırayı paylaşmak zorunda olduğu için İksir dersleri bu günlerde yeterince rahatsız ediciydi.Hermione kazanını masanın öbür tarafına, Ernie'nin yakınına taşıdı, Harry ve Ron'un ikisini birden görmezden geldi.

"Yerinize oturun!Golpalott'un Üçüncü Kanunu...Kim bana söyleyebilir-? Ah Bay Malfoy söyleyebilir!"

Draco, Hermione'den önce,hızla ezberinden okudu: "Golpalott'un Üçüncü Kanunu bir karışım zehri için olan panzehirin karışımı oluşturan her bir bileşenin panzehirlerinin toplamından daha fazlasına eşdeğer olacağını belirtir."

Harry etkilenmiş bir ifadeyle sarışın olanı dinlediğinde Hermione'nin sıkkın ifadesiyle önüne döndü. "Kesinlikle!" Slughorn'un yüzü ışıldadı."Slytherin'e on puan.Şimdi, eğer Golpalott'un Üçüncü Kanunu'nu doğru kabul edersek..."

Harry,Golpalott hakkında hiçbir şey anlamamıştı. Hermione dışında hiç kimse Slughorn'un bundan sonra ne söyleyeceğini takip ediyor gibi gözükmüyordu.

Ron, Harry'nin yanında ağzı yarı açık, dalgın dalgın yeni Gelişmiş İksir Yapımı kitabının kopyasını karalayarak oturuyordu.Ron ona yardım edecek Hermione'nin olmadığını unutmuş gözüküyordu.

"...ve böylece" diye bitirdi Slughorn. "Her birinizin gelip bu ufak şişelerden birini masamdan almanızı istiyorum. Ders bitmeden önce bu zehir için bir panzehir hazırlamanız gerekiyor. İyi şanslar ve koruyucu eldivenlerinizi unutmayın!"

Sınıfın geri kalanı kalkmaları gerektiğini fark edene kadar Hermione yolu yarılamıştı; Harry, Ron ve Ernie masaya dönene kadar da şişesinin içindekileri kazanına dökmüş ve altında ateşi tutuşturmuştu. Ron dudaklarını büzüp cadının kazanına bir bakış atıp kendi kazanına döndü.

"Prens'in sana bu konuda daha fazla yardım edememesi ne kadar yazık,Harry"dedi doğrulurken Hermione açıkça. "Bu sefer ilkelerin gerektiğini anlamalısın Harry. Kısa yol ya da hile yok!"Kuzgun saçlının artık gerçek hayata dönmesini istiyordu. Kendisi dışında, kitabında yardımına bakmadan başının çaresine bakmalıydı.

Öfkeyle,Slughorn'un masasından aldığı cart pembe olan zehrin kapağını açtı,kazanının içine boşalttı ve altına ateş yaktı.Bundan sonra ne yapması gerektiği hakkında en ufak bir fikri bile yoktu.Oldukça aptal bir biçimde aval aval dikilip kendisi ne yaparsa aynısını yapan Ron'a baktı.

"Prens'in bunun hakkında bir tavsiyesi olmadığına emin misin,Harry?" diye homurdandı Ron, Harry'ye.

Harry güvendiği Melez Prens'in İksir kitabını kendine doğru çekti ve panzehirler hakkında olan bölümü açtı.Prens,bunun hakkında açıklayıcı bir tek not bile yazmamıştı.Görünüşe bakılırsa o da Hermione gibi bunu anlamakta zorluk çekmemişti.