Gözlerimi açtıgımda mattheo yanımda değildi
Yavaşça yerimde doğruldum ve banyoya girdim
Kısa duştan sonra üzerimi değiştirdim ve aşağıya indim
Kahvaltıya oturmuştu
Mattheo: günaydın
Emma: günaydın
Diyerek masaya oturduğumda masanın üzerinde ki yumurtayı önüme verince ittim
Emma: öğk midem kalktı al şunu önümden
Mattheo: sen seviyorsun ama
Emma: çok kötü kokuyor ve midemi bulandırıyor
Mattheo: tamam o zaman canı ne çekiyormuş karımın
Emma: aslında çikolata olsaydı fena olmazdı
Deyip yutkunduğumda gerçekten ağzım sulanmıştı
Mattheo: tamam o zaman kahvaltını yap gidip sana çikolata alalim
Emma: canım kahvaltı çekmiyor çikolata istiyorum
Mattheo: olmaz
Emma: ne demek olmaz canım çekiyor ve sen olmaz diyorsun
Mattheo: öyle değil önce yemeğini ye daha sonra gidip bol bol alırız
Emma: ama matt...
Mattheo: olmaz dedim
Emma: kocam...
Mattheo: karım.. olmaz
Emma: iyi bende yemiyorum o zaman
Dediğimde kaşlarını çattı ve peynire çatalı batırıp bana doğru uzattı ve
Mattheo: eğer yemezsen sana çikolata dail hiç bir abur cubur yok
Emma: ama... bu çok acımasızca!
Mattheo: ben diyeceğimi dedim
Emma: peki... tamam..
Onun zoruyla bir kaç şey atıştırdıktan sonra
Emma: doydum
Mattheo: afiyet olsun karıma
Deyip dudağımdan öptüğünde
Emma: hadi gidelim!
Mattheo: gidelim bakalim
Dediğinde ayağıya kalktı bende kalktım ve elimi tuttu
Emma: cisimlenmesek? Yüruyerek gitsek olmaz mı?
Mattheo: sebep?
Emma: midem bulanıyor cisimlenip kusmak istemiyorum
Mattheo: sen nasıl istersen karıcım
Dedi ve tuttuğu elimi öptü
Bende onu dudağından öptüm ve
Emma: seni seviyorum kocamm
Mattheo: senin o kocam diyen ağzını yerim bende seni seviyorum karımm
Gülümsedikten sonra beraber evden çıktık
Biraz yürüdükten sonra hogsmade'de bir kafeye geldik ve oturduk
Garson: ne istersiniz efendim
Mattheo: sade kahve
Emma: çikolatali pasta, sıcak çikolata, normal fıstıklı çikolata, daha sonra çikolatalı gofret ardından da-
Mattheo: bu kadar fazla olur sadece bir tanesini seçebilirsin
Emma: ama canım hepsini çekiyor
Mattheo: o kadar şey fazla sadece bir tane
Emma: tamam iki olsun o zaman
Mattheo: bir diyorsam bir
Emma: o zaman yemiyorum bende bebek senin yüzünden çok ağlak biri olacak
Deyip yalandan gözlerimi doldurduğumda
Mattheo: sadece 2
Emma: tamam çikolatalı pasta ve sıcak çikolata
Garson: peki efendim
Dedi ve gitti
Aradan çok geçmeden ise garson tekrar geldi ve istediklerimizi getirdi
Gelenleri yedikten sonra
Mattheo: sencede fazla yemedin mi?
Emma: lokmalarımı mı sayıyorsun?
Mattheo: hayır ama bebek için zararlı
Emma: tek düşündüğün bebek zaten ben değilim zaten bence benimle de isteyerek evlenmedin değil mi? Sevmiyorsun sen beni sen sadece bebek için benimle evlisin nefret ediyorsun benden
Mattheo: o ne biçim laf yok öyle bir şey
Deyip sarıldığında bende ne zaman aktığını bilmediğim göz yaşlarımı silip sarıldım
Nasıldı sizce💚💚