Only Practice Makes Perfect +18 - renga

Bölüm 13

Reki, Langa ile ayrı yollara gittikleri anda pişmanlık duysa da, onunla eve gitmesinin daha kötü olacağından da emindi. "S"den sonra geceyi birlikte geçirmek uzun süredir devam eden bir gelenek olsa da, onlar şakalaşmaya başlamadan önce, şimdi öyleydiler ve "yarın" vaadi kafalarında ağır olduğundan Reki bunun kahrolası olacağını biliyordu. ellerini birbirlerinden uzak tutmaları neredeyse imkansızdır. Langa'nın annesi görünüşe bakılırsa yaptıklarını gayet iyi takip ederken, onu uyandırırlarsa bu kadar yardımsever olacağından şüpheliydi. Eğer Reki onu uyandırdıysa, çünkü ikisi arasında gürültülü olan oydu.

Joe'nun banyosundan çıktıklarında hayatının en büyük korkusunu yaşamıştı ve aniden muhtemelen kulak misafiri olduklarını fark etmişti. Ancak Shadow ve Miya hâlâ uyuyorlardı, Joe ve Cherry ise hiçbir şey yolunda gitmemiş gibi davranmışlardı. Yani ya Joe'nun banyosundaki ses yalıtımı gerçekten çok iyiydi, ya da iki yaşlı adam... hiçbir şey söylemiyordu? Ama Langa, kendilerini temizleme çabalarına rağmen, en kötü kanıtları gömleğiyle örtbas etmeye çalışırken bile ortalık karışmıştı...

Elbette duyulmuşlardı. Joe ve Cherry, olmalılar...

Reki bu fikri bile sindiremedi.

Ah, gürültü meselesi üzerinde gerçekten çalışması gerekiyordu. Çok utandırıcıydı. Ama sonra Langa bundan hoşlandığını söylemişti. Yine de bunun biraz tuhaf olduğunu hissetmekten kendini alamıyordu. Erkeklerin seks sırasında onun kadar gürültülü olması mı gerekiyordu? Eğer başka biriyle birlikte olsaydı, bunu yumuşatmak zorunda kalır mıydı? Sesini hafifletebilir mi ? Yapabileceğinden emin değildi...

En azından Langa'sı vardı.

Langa'nın hoşuna gitti. Langa onun çığlık atmasını istiyordu.

Ve yarın o ve Langa sonuna kadar gideceklerdi.

Sinirleri bozulan ve heyecandan titreyen Reki yatakta döndü ve düşüncelerini sakinleştirmeye çalıştı. Bir saattir uyumak için çabalıyordu çünkü ertesi öğleden sonrayı düşünmekle o kadar meşguldü ki. Bu hem bir lütuf hem de lanetti. Bir yandan o kadar azmıştı ki diğer sorunlarından çok azı (kafa karışıklığı, annesi) gözden kaçmayı başarıyordu ama diğer yandan bütün gece uyanık kalmak istemiyordu çünkü onu düşünmeden duramıyordu. Langa ve bu nedenle ertesi gün tamamen tükenmiş olacaktı.

Uyuması gerekiyordu. Gerçekten ama gerçekten uyumaya ihtiyacı vardı.

Derin bir nefes alıp Langa'yla ayrıldığından beri yaşadığı sertleşmeyi görmezden gelerek gözlerini kapattı ve sakinleştirici düşünceler düşünmeye çalıştı. Koyun saymak böyle bir şeydir. Ama sonra beyni ona Langa tarafından dokunulmanın nasıl bir his olduğunu çok istilacı bir şekilde hatırlatıyordu ve dikkati dağılmaya başlıyordu.

Langa muhtemelen uyuyordu. Reki tam bir enkaz haline gelirken, o ertesi gün dinç ve hazır olacaktı.

Belki de gafından kurtulmak işe yarayabilir.

Reki masasından birkaç mendil alıp hızla ve sessizce (kendini çekerken inlemedi, o halde neden diğer zamanlarda bunu yapmaktan kendini alıkoyamadı?! Çok aptaldı!) sorunun çaresine baktı, düşünceleri Langa ona sonuna kadar rehberlik ediyor. Sonrasında kendini biraz daha rahatlamış ama hissetti yine de zihni hızla çalışıyordu, vücudu her zaman ve sürekli olarak beklentiyle zonkluyordu.

Umutsuz bir durumdu.

En az bir saat daha gözleri açık kaldı ve sonunda uykuya daldığında, huzursuz bir şekilde ve çok sayıda rastgele uyanmayla birlikteydi. Neyse ki, saat on ikiden önce Langa'nın evinde olmayacaktı, bu yüzden daha fazla dinlenmek için fazladan birkaç sabah saati daha vardı. Üstelik evde kendini tanıtmaya hiç niyeti yoktu; uyuyabildiği kadar uyuyup sonra dışarı çıkmak daha iyiydi.