3. Ufaklık

52 9 102
                                    


" Asla beraber olamayacağız.
  Aynı evi, aynı teni paylaşamayacağız.
  Aynı masada oturmayacağız.
  Hatta aynı şehirde bile oturmayacağız.
  Belki bir gün son kez görüşeceğiz,
  ikimiz de bunun son olduğundan habersiz.
  Son kez el ele gezeceğiz,
  belki de son kez söyleyeceğiz birbirimizi sevdiğimizi.
  Yine beraber planlar yapıp, tutamayacağımız
  Son sözleri vereceğiz birbirimize.
  Ve elbette yollarımız yine ayrılacak bir gün.
  Sonra aramıza şehirler girecek,
  Hiç karşılaşmayacağız.
  Tesadüfler bile bir araya getiremeyecek.
  Sonra da belki birimiz öleceğiz, diğerimiz hiç bilmeyecek. "

Oturduğumuz semt civarında bir şiir kulubü vardı . Son zamanlarda kafa dağıtmak amacı ile oraya gidiyordum . Bugünde oraya gitmiştim ve herkes tek tek seçtikleri şiirleri okuyordu . Sıra bana gelince en sevdiğim şairlerden biri olan, Nazım Hikmet'in " Belki Birimiz Öleceğiz " isimli şiirini okumuştum . Zaten herkes duygusal şiirler okumuştu benden önce ve bu benim gözlerimin dolmasını sebep olurken, kendi okuduğum şiirle birlikte ağlamaya başlamıştım . Kulupteki arkadaşlarım beni sakinleştirmeye çalıştıkça ben daha da kötü olmuştum bu yüzden bugünlük etkinliğimizi sonlandırmışlardı . Kulupteki yakın arkadaşlarım Berna ve Berat ile hava almak için yakınlardaki bir parka gidip oturmuştuk .

Berna elindeki peçete ile gözlerimi silerken, Berat'ta benim için bakkaldan aldığı suyun kapağını açıyordu . Kapağını açtığı su şişesini elime verirken bir yandan da Berna'ya kaş göz hareketleri ile birşeyler anlatmaya çalışıyordu .

" Güzelim, sorun ne ? Seni bu kadar üzen şey ne yani ? Buraya kayıt olduğun ilk günden beri sende bir değişiklik, bir huzursuzluk, mutsuzluk olduğunu anlamıştım ama belki ilerleyen zamanlarda anlatırsın diye sormamıştım . Şuan anlıyorum ki, biz sorana kadar senin söylemeye niyetin yok ."

Berna, yumuşak ses tonu ile beni kendilerine karşı açık olmaya davet ediyordu . Ama ben daha kendime bile bazı şeyleri zor açıklıyordum . O sırada Berat lafa dahil olmuştu .

" Gönül işleri mi ? "

Kolunun birini benim omzuma atmış, tek gözünü kırparak sormuştu bana bu soruyu ve o an yaptığı bu hareket onu çok şirin göstermişti . Başımı önüme eğip gülümsedim . Ahh şu gönül işleri... Beni ne hale getirdi !

" Biri var..."

Diyerek sustum  . Ondan bahsedeceğim zaman dilim düğümleniyordu sanki . Zaten ona olan hislerimi de yalnızca bir kişiye söyleyebilmiştim şu zamana dek, o da en yakın arkadaşım Sude'ydi...

" Eee kimmiş bu "biri" ? Yüzündeki hüzne bakılacak olursa bu "birinin" senden pekte haberi yok gibi, en azından ona karşı olan duygularından ."

Diye sordu Berna . Dikkat ile ne cevap vereceğimi bekliyorlardı . Bende içimden geçtiği gibi anlatmaya karar verdim .

" Onu ilk kez 8 yaşındayken görmüştüm . Sonralarda ise hep görmeye devam etmiştim . O benden 4 yaş büyük . Küçükken sürekli beni okula bırakır ardından kendi okuluna giderdi . Kitap okumayı çok sevdiğim için bana sürekli kitaplar alırdı . Her aldığı kitabın arasınada bir not bırakırdı . Bu bizim minik tatlı oyunumuzdu . Hiçbir notunu atmadım ve kaybetmedim hala daha saklıyorum hepsini . Küçükken epey yaramaz bir çocuktum sürekli evimin yanındaki elma ağacının tepesine çıkar, hem elma yerdim, hemde kitap okurdum . Korkardı düşüp biryerlerimi inciteceğim diye, ben ağacın tepesinde kitap okurken bazen yanıma gelip benimle birlikte okurdu bazense ağacın gölgesine uzanıp benim ineceğim zamanı beklerdi . Ağaca çıkarkende, inirkende beni sıkı sıkıya tutardı . Bisiklet sürmeyi, tüftüf yapmayı, kozalak ve deniz kabuğu biriktirmeyi, dövüşmeyi ve daha birçok şeyi bana o öğretmişti . Hep birlikte olacağımızı, mutlu olacağımızı sanmıştım ama o lise zamanlarında yavaş yavaş uzaklaşmaya başlamıştı benden . Yine de bir yolunu bulup görmeye giderdim onu . Ama Üniversite zamanı gelince kazandığı okul için Eskişehir'e taşınmıştı . Ve biz tamamen kopmuştuk... Artık yalnızca yaz tatillerinde geliyordu ama biz, merhaba - merhaba'dan ileriye bir sohbet edemiyorduk . O üniversitesini bitirdi, ben üniversiteye başladım . Şimdi ise ben üniversiteyi bitirdim ama hala daha yakın değiliz . Çok zaman geçti artık eskisi gibi olamayız ama ben hala daha onu eskisi kadar çok seviyorum . "

SafirHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin