HANÇER

20 2 0
                                    


Evettt 4. Bölüm gelmişkineeee yorum yapmayı unutmayın

Göz temasımızı kesmeden sert ve taviz vermeyen ses tonuyla " bana çalışacaksın" dedi. Aynen bende hemen kabul ettim biliyor musun evet evet evet arkamdaki Yaren ve Aliş'in alay dolu gülüşlerini duyduğumda ben de yüzüme alaycı bir tebessüm kondurdum ve " başka isteğiniz var mı?" dedim.

 Aliş'in gülüşleri kahkahalara dönüştüğünde geldiğimizden beri sesi soluğu çıkmayan kadın " ne gülüyorsun be?" diyerek üzerimize atlamak için atak yaptığı sırada " Ece tamam, sakin ol" diyerek Levent Eceye engel oldu. Eceden bakışlarını alıp bize çevirdiği sırada " sizde gülmeyin lan" dedi.

 Cidden çok sıkılmıştım hayır anlamıyorum yani sana niye çalışalım hayır sormuyor bile emir veriyor adam şaka gibi "eğer bizi kaçırmak yerine iletişime geçip aynı teklifi sunsaydınız cevabım yine aynı olurdu" bıkkınlıkla söylediğim cümleyle herkesin bakışları bana döndü pardon Aras hariç herkesin bakışları çünkü geldiğinden beri baktığı tek şey bendim.

 Efe ve Ece ne cevap vereceğimi merakla beklerken levent sanki vereceğim cevabı biliyormuş gibi bakıyordu. Arasın bomboş meraktan yoksun gözlerine bakarak tam cevap vereceğim sırada efe " Aselciğim tabi ki de kabul edecek" maalesef çilli seni yanıltacağım çünkü zirve tek kişiliktir. "bu ne samimiyet lan" Aliş'in sesini duyduğumda ona bakarak göz kırptım bu bizim dilimizde sakin ol demekti. " E yani kim bizimle çalışmak istemez ki" dedi ece.

 Yaren ve Aliş aynı anda "tabi ki biz" dediklerinde birbirilerine bakarak güldüler. " kusura bakmayın egonuzu biraz sarsacağım ama..." cümlemin devamını Arasın ateş saçan gözlerine bakarak devam ettim " cevabım hayır ben bu zamana kadar bu krallığı tek yönettim yaren ve Aliş'in yardımlarıyla tabi ki de onlar olmasaydı bu krallık bir gün yıkılmaya mecburdu.

 Onlar bir yapbozun eksik parçaları ve ben bu krallığın bir krala ve yaverlerine ihtiyacı olduğunu sanmıyorum ve yok da" Kendimden emin çıkan kelimelerin her birini vurgulayarak dile getirmiştim. Bu krallık annem ve babamın emanetleri geride kalan tek emanetleriydi ve ben bu krallığı tanımadığım insanlara emanet etmek istemiyordum. 

Levent ben demiştim bakışlarını Arasa göndererek başını olumsuz halde salladı Aras bana ölümcül bakışları attığına göre fena halde bozulmuştu aman bozulman çokta bir tarafımda bakışları atarak Aliş ve Yarene döndüm " tatile nereye gidelim aşklarım" keyifli bir şekilde sordum.

 Yaren elini çenesine koyarak biraz düşündü ve büyük ihtimalle kara veremediği için " bana fark etmez" dedi. Onu biliyordum bizim olduğumuz her yer onun için tatil yeriydi tabi ki bizim içinde aynı durum geçerliydi.

 Öyle olmasını umduğu sesle Aliş " alışveriş yoksa ben varım aga" dedi. Ama maalesef alışveriş yoksa bizde yokuz kusura bakmasın Aliş Bey. Yaren ile aynı anda göz devirerek "abartma" dedik. " şuradan çıkalım da yaparız tatil" bunu dememle yarenin yüzü düşerken Aliş zafer edasıyla gülümsüyordu. Arkamı döndüğüm sıra " ve tabi ki alışveriş" dedim. 

Arkadan yarenin kahkaha sesleri gelirken Aliş'in bozulmuş yüzü gözümün önüne gelebiliyordu. Adımımı attığımda arası alaycı gözlerle süzdüm o sırada yarenin gülen sesi acı bir haykırıya bıraktığında beynimde tehlike çanları çalmaya başladı.

 Evden çıkmadan önce ne olur ne olmaz diye dekolteme sakladığım özel tasarım olan hançerin varlığı kendini hatırlatıyordu. Göğüs dekoltemdeki hançeri çıkarıp etrafımda tam tur dönerek sesin geldiği noktaya fırlattım.

 Döndüğüm için yüzümün önüne gelen ve görüşümü engelleyen saçlarımı geriye doğru atıp ne olduğunu anlamaya çalışır gibi etrafıma baktığımda yerde yatan Aliş'i duvara saplanan hançerim ve şok içinde bakan levent, ece ve efeyi gördüm.

 Büyük ihtimalle Aliş ile yıllarca refleks çalışmaları yapmasaydık şuan o hançer Aliş'in tam alnının ortasına saplanmıştı. Aras'ı etrafta göremeyince arkamı döndüm ve onun hafif şaşkınlık ile gurur karışımı duyguları taşıyan gözleriyle denk geldim.

 Nefes nefese kalmış şekilde "ne oluyor bu aşağılık yerde" biraz yüksek çıkan sesimle sordum. Yaren " bu gerizekkalı Aliş güldüğüm için saçımı çekti. Bir anda yaptığı için korktum" mahcubiyet dolu sesiyle cevap verdi. Ateş saçan gözlerimi Aliş'e çevirdiğimde "yürüyün çıkalım artık şuradan" sert çıkan sesimle yutkunan Aliş hızlı adımlarla bana doğru gelmeye başladı.

 "HANÇER" diye bağırdığımda irkilen Aliş koşarak hançeri saplandığı duvardan çıkardı. Yarenin kolunu tuttuğu gibi hızlı adımlarla bana gelmeye başladı " senle sonra görüşeceğiz Aliş" elindeki hançeri alıp incelediğimde içindeki önemli elmasın küçük bir çizik olduğunu gördüm " hiğğğ"

" hançerim gitti ya öf ağlıyım mı şuracıkta" hançerimi sanki bir bebekmiş gibi dokunup incelerken arada bir Aliş ile yarene ters ters bakıyordum. " çıkalım şuradan uğursuz yer burası ciddili bak" yarenin dediklerine kafamı olumsuz anlamda sallayıp deponun kapısına doğru yürüdüm kapının hemen yanında durmuş arasın gözünün içine bakarak hançerimi göğüs dekoltemin içine sakladım.

 Alinin gözleri göğüs dekoltemin üzerinde bir süre dolandıktan sonra bakışlarını gözlerime çıkardı. Bense bakışlarımı ondan çekip tam dışarı çıkacakken buz kesilmemi sağlayacak kelimeleri işittim " ya ailenin katilini bulmana yardım edersek?"

SON

arkadaşlar eğer okuyorsanız beğenin çünkü bende ilk defa başladım kitaba ve hevesimin kırılmasını istemiyorum <3

ASELWhere stories live. Discover now