Sekiz Ateş

Birlikte

Bir önceki bölümde Ouzou, kendi eski aşkını anımsıyordu... Bu kız kimdi?

Ayrıca Ryuuji'nin Erika'ya karşı platonik olmadığını, ikisinin de karşılıklı hislere sahip olabileceğini düşünmüştü, Erika'nın kurduğu cümleden dolayı. Tabii eğer olay böyleyse bile, ki değil, Ryuuji aşık olduğu kız hakkında yalan söylemişti.

Bir de Reika-Kota aşkı var... Takımdaki sadece üç kişinin bundan haberi vardı ve eğer yeniden bir takım olurlarsa takımda bulunan iki kişinin bir aşk yaşaması ne kadar doğruydu?

Kitap hakkındaki fikirlerinizi lütfen bana yazınız, işte başlıyoruz:

...

Shou takımdaki bu beş kişiyi yeniden bir arada görünce şaşkınlığını gizleyemedi. İlk başta ne kadar da uğraşmıştı...

Takım dağılıp ardından tekrar bir araya gelmişti defalarca. Shou buradaki herkesin takımın varlığı için neler yaptığını da biliyordu. Yüzüne ufak bir gülümseme kondurdu. Evet, şu anda mutlu olmalıydı. Annesiyle zaten Suzu ilgilenebilirdi.

-"Selam! Nasılsınızz?"

Bunu tıpkı eskiden yaptığı gibi bağırarak söylemişti. Erika kulaklarını kapatıp o zamanlar verdiği gibi bir tepki verdi.

-"Ah, kes şunu Shou!"

Ardından kendi dediğine kahkaha atıp Shou'ya sarıldı.

-"Uzun süredir görüşmüyoruz. Var ya senin gibi bir beceriksizi özleyebileceğimi hiç düşünmezdim!"

Shou da kahkaha attı:
-"Artık bir beceriksiz değilim bir kere! Hem bak sen sarılınca ne fark ettim?"

Erika geriye doğru geçip parmağını çenesine koydu:
-Ne fark ettin?

Shou tekrardan gülümsedi:
-"Artık senden daha uzu-..."

O anda gözü merdivenin en üst basamağında birbirlerine sarılarak oturan Kota ve Reika'ya kaydı.
-"Bir dakika... Yoksa onlar... Hiç, hiç beklemiyordum."

Ouzou araya girdi:
-" Ah, benim duygusuz kardeşim bir kıza aşık olamaz mı yani?"

Erika ters ters Ouzou'ya baktı:
-"Senin kardeşin olabilir ama Reikam bu çocuğun neyine aşık ben de bilmiyorum, bir kere hiç konuşmuyor ayrı-..."

Erika daha konuşmaya devam edecekti ki Reika küçüklüğünden beridir hiç değişmeyen o ses tonunu kullandı:
-"Bir kere Ao-..."

Erika'nın eliyle sus işareti yapmasıyla geriye toparladı.

-"A, o çok tatlı bir insan, bu zamana kadar hep yanımdaydı. Imm, bakın Aoto ve Tagi geliyor."

Erika rahat bir nefes aldıktan sonra gelenlere baktı.

Aoto hala aynıydı, sadece boyu uzamıştı belki biraz da kilo almıştı. Ama saçları, yine mavi gözlerinin önüne dökülmüş onu gökyüzünde öğle vaktinde parlayan güneş gibi kılıyordu. Aynıydı Erika için, ama bunun kendisi için iyi mi kötü mü olduğunu bilmiyordu.

Tagi konuştu:
-"Topu eve bırakıp üstümüzü de değiştirdiğimiz için geciktik biraz, siz bizi mi beklediniz?"

Ryuuji kafasını iki yana salladı:
-"Kapıya tıklattık ama açan olmadı, Koç daha evde değil galiba."

Kota Aoto'yu baştan sona süzdü:
-"Boyun uzamış küçük cüce, neredeyse bizim kadar olmuşsun."

Aoto saçlarını önünden kaldırıp cevap verdi:
-"Bir kere boyuma takılmıyorum zaten, ben bir futbolcuyum ve tek amacım-..."

Ryuuji ve Ouzou sözünü kesti:
-"Gol atmak!"

Aoto sırıtıp cevap verdi:
-"Doğru."
...

Erika kendisinin ona neden yıllardır aşık olduğunu tartışıyordu kendi içinde... Kalbinin ne günahı vardı ki? Bir umut kendini yakıp tüketiyordu... Ama umutlanmayı gerektirecek bir şey de yoktu. Sonuçta Aoto ile yıllardır hiç konuşmamıştı. O an Ryuuji'nin dediği şey aklına geldi

"Onun aşık olabileceğini tahmin etmiyordum, yanılmışım."
Ya Aoto'ya hiçbir şey söyleyemediği için Aoto da bu zaman içinde birisine aşık olduysa?.. Hayır, şimdi bu düşünceleri aklından silip akşama odaklanmalıydı.

Bundan sonraki bölümler daha kısa olacak.
Spoiler isteyenler buradan sonrasını da okuyabilir:

Erika, hiç sahip olmadığı Aoto'yu kaybetmek istemiyordu, bu yüzden birazcık ağzını yoklayacaktı. Ouzou ise Ryuuji'ye, Erika ve Ryuuji ile ilgili düşündüklerini bir an önce anlatmak için kendini zor tutuyordu. Diğer bölümde Koç'un eve gelişi ve buluşmanın başlangıcı var. Beklemede kalın!