7.BÖLÜM

471 27 9
                                    

BEN GELDİMMMMM HELLO GUYSS

NABERSİNİZZZ 🥞

AY VALLA BEN BU BÖLÜMÜ 6.BÖLÜMÜ YAYINLADIKTAN HEMEN SONRA YAZMAYA BAŞLADIM ALLAH BİLİR NE ZAMAN YAYINLARIM

BÖLÜMÜN ŞARKISI:Teoman-Sevdim Seni bir kere -Geçen bölüm şarkının sözlerini kullanmıştım bu bölümde medyaya koyayım dedim-

.

.

.

Özür neden dilenirdi ki? Birini kırdığında mı? Belki yapılmaması gereken bir şey yapıldığında ama şu an sorun şuydu. Aslan Bey neden özür diliyordu?

"Anlamadım? Ne için özür diliyorsunuz?" Kafamı çevirip ondan tarafa baktığımda bakışlarının yerde olduğunu gördüm. Özür dilemesi gereken kişi o değildi ki...

"Özür diliyorum çünkü ben 19 yıldır kendi kızım olduğunu düşündüğüm masum bir bebeğin mezarında kahroldum. Bana senin olduğu söylenen cesedi yeterince araştırmadığım için çok özür dilerim. Senin ne yaşadığını tam olarak bilmiyorum, ve en kötüsüde ben nasıl senin yaralarını sarabileceğimi bilmiyorum, Eminim içinde bir boşluk var. Bu netlik nereden geliyor bilmiyorum ama hissediyorum."

Nefesimin daraldığını hissettim anlık, Aslan Bey o kadar iyi bir babaydı ki belki de bu karışıklık meselesi olmasaydı çok iyi bir baba-kız ilişkimiz olacağına adım gibi eminim.

Minik bir tebessümle konuşmaya başladım. "Aslan Bey sizin bir suçunuz yok. Zaten ben hiçbir zaman böyle düşünmedim, ciddi bir kaybınız olmuş daha doğrusu öyle sanmışsınız ki ben bunu yapanların kasten yapılması dahilinde bunları da hesaba katıcaklarından eminim."

Söylediklerimin sonucunda rahatsız edici bir sessizlik oluşmuştu tabi bir yandan da asansöre doğru yürüyorduk. Asansöre ulaştığımızda zaten asansöründe bu katta olduğunu gördüm. Aslan Bey'in düğmeye basmasıyla açılan asansör kapısı ile hemen içeri girmiştik, kafamı çevirip Aslan Bey'e baktığımla benimle aynı olan yeşil gözleriyle bana bakıyordu. Benimde ona bakmam ile saniyelik bir göz teması kurmuştuk ancak onunla göz göze gelir gelmez gözlerimi ondan çekmiştim zaten bu saniyelik olayla birlikte Ateş'in kaldığı kata gelmiştik.

Apar topar asansörden inince gözüme ilk Beylem abla çarpmıştı. O da geldiğimi duymuş olacak ki hızlıca kafasını yerden kaldırıp bana bakmıştı yanına ilerlediğimde bakışlarında gördüğüm o hüzün beni mahvetmişti geldiğimi görür görmez sanki ikimizde bu anı bekliyor muşçasına sımsıkı sarılmıştık.

Beylem abla ile aramızda ki ilişki gelin-kaynana ilişkisi değilde teyze-yeğen veya abla-kardeş ilişkisi gibiydi kesinlikle bana öz sandığım annemden kat kat fazla annelik yapmasınıda unutmamalıyım.

Daha da kötü olmamak adına kendimi hafifçe geri çekip Beylem ablayı kalktığı yere oturtturup yanına oturdum. Söze ilk başlayan o olmuştu "Kızım, niye kalktım sen? Hem hamileymişsin de."

Derin bir nefes alarak yanıt verdim "Sen beni merak etme Beyloşum asıl siz nasılsınız?"

"Çok şükür kızım çok şükür." aldığım cevap içimi biraz daha rahatlamıştı. Beyloşun tansiyonu Hasan amcanın yani kocasının ki aynı zamanda Ateş'in babasının kalbi vardı.

Beylem ablanın eli aynı zamanda karnıma ulaşmıştı. "Kuzucum seninle bir dışarı çıkalım mı? Ne dersin?"

Başımı onaylarcasına salladım. Hava almak eminim ikimize de daha iyi gelecekti.

NE YAPMAM GEREK???Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin