The End

1.1K 58 49
                                    

Düzeltme 24.06.2024

Evet. Ben geldim. Bazı yeni sahneler ekledim tekrar okusanız iyi olur. Aklımdaki final bölümü tam olarak bu bölümde okuyacağınız son olacak. Yani benim için Happines'in sonu bu. Diğer bölüm size bağlı. Kendi sonunuzu kendiniz seçiyorsunuz.
Ayrıca kırk bin okunmayı aştık.🥺 Bu benim için tahmin edilemez bir şeydi. Her şey için çok teşekkür ederim. Buraya kadar gelip destek olduğunuz için ve dağa fazlası için. Sizi çok seviyorum. Başka hikayelerde görüşmek üzere. Hoşça kalın.
💜💚

Mucize.
Mucize neydi? Kelime anlamı akıl yoluyla açıklanamayan ve bu yüzden de Tanrısal bir güç tarafından yaratıldığına inanılan doğaüstü olaylar bütünüydü. Peki ya gerçek hayata indirgenişi neydi? Gerçek hayatta var mıydı mucizeler? İmkansız, zor veyahut saçmalık. Ancak hayatta da bir karşılığı vardı.

Peki ya mucize denen şey olmasaydı. Her şey bir kurmacadan ibaret olsaydı. İstenilen şey gerçek olmasaydı ve o gün tek bir kişi hayata tutunmuş olsaydı?
Ya o ameliyat masasından tek bir kişi sağ çıkmış olsaydı?
O zaman ne olmuş olurdu?

Mucizesiz bir hayat nasıl olmuş olurdu?

Evren, mucizesiz nasıl olurdu?

Zaman, değeri ancak zor anlarda belli olan basit bir kelimeden oluşan o kavram. Zamanın değeri şimdi mi kıymete binmişti? Hayır. Kim Taehyung için zaman Jungkook hayatına girdiğinden beri kıymetliydi. Ancak son yedi sekiz aydır daha da kıymetli hâle gelmişti.

Güldüğünde cennette hissettiği, kokusunu aldığı her vakit oturup ağlayacağı bir kişiydi Jungkook. O güldüğünde yaşadığının bir kez daha farkına varıyordu. Jungkook güzeldi.

Uğruna her şeyi yapabileceğini farkedeli çok olmuştu. Ve bu farkediş onu asla kötü etkilememişti. Aksine güçlenmişti. Uğruna yaşadığı biri vardı. Ancak şimdi nasıl yaşayacaktı bilmiyordu.

Ameliyathanenin karşısındaki duvar dibine çökmüş ve öylece yeri izliyordu. Başka ne yapacağını bilemezmiş gibiydi bakışları.

Göz kapakları bile kırpılmıyordu. Sadece yere odaklanmış ve ses çıkarmadan öylece izliyordu.

Bir eli kalbinin hemen üzerindeyken diğer eli de yerdeydi. Yumruk halini almıştı kalbinin üzerindeki eli. Sanki sıksa rahatlamayacaktı içi. Sanki atmıyordu bile. Gerçi atıp atmaması umrunda da değildi o an için.

Nefes alamıyordu, kalbindeki acı nefes almasını engelliyordu. Ciğerlerine o nefesi almak istemiyordu da zaten. O bir daha nefes almak istemiyordu.

Eğer eşi olmayacaksa, ruh eşi bundan sonraki hayatında olamayacaksa yaşayamayacağını o da biliyordu. Yaşayamazdı ki zaten. Nefes almak istemezdi bir daha bu dünyada.

Happiness •| TaekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin