OTUZ BİRİNCİ BÖLÜM

3.2K 406 52
                                    

"Beni korkuttun, yani ödeştik

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Beni korkuttun, yani ödeştik."

How to Steal a Million (1966) – HIRSIZ ÂŞIKLAR


Bunu yapmamalıydı.

Bunu yapmamalıydı...

Yapmaması gerektiğini bile bile silahını almış ve Sergio Russo'nun hayatını kurtarmak için her şeyi riske atmıştı. Neyse ki gece ortalık karışınca Shirley şüpheli bakışlar dışında bir sorguya maruz kalmamıştı. Dün gece Omar onlara saldıran araçtan bir kişiyi yakalamayı başarmıştı. Shirley sorgu odasına inerken müdürü Donald Moore ile karşılaştı.

"Sorgu için birini getirdiğini duydum. Dosyan da ilerleme oluyor anlaşılan?"

Shirley saçını sıkı bir atkuyruğu yaparken, "İlerleme kaydedemeyeceğimi mi düşünüyordun?" diye sordu.

Donald gülerek karşılık verdi. "İlerleme kaydedeceğini biliyordum ama yalan söyleyemem bu davadan bir şey çıkmayacağını düşünen çok fazla insan var."

"Biri de eski kocam."

"Ona gelene kadar... Diğerleri de bu araştırmanın gereksiz olduğunu düşünüyor."

"Gereksiz mi?!" derken sesinin yükselmesine engel olamadı. "Odamdaki dosya yığınlarını gördün mü, Donald? Bu örgütler son yirmi yıldır bütün Amerika'da ciddi faaliyetler yürütüyorlar ve son on yıldır karıştıkları şeyler... Hayal dahi edilemez. Basit bir mahalleyi haraca bağlamaktan bahsetmiyorum burada bahsettiğim şey üst düzey insanlara güvenlik sağlıyor olmaları, diledikleri ihaleye girip kazanmaları, faali meçhul pek çok cinayet, kaçakçılık, polisle iş birliği ve dahası bu örgüt artık yönetimde söz sahibi olmak istiyor. Çoğunun siyasete atıldığını biliyoruz."

Donald birileri onları dinliyor mu diye hızla etrafına baktı. "Bu konu bizleri rahatsız ediyor Shirley haklısın. Onların tehlikeli olduğunu biliyoruz ama üst yönetim çok fazla kurcalanmasını istemiyor. Onların bizden istediği..."

Shirley, Donald'ın sözünü kesti. "Birkaç önemsiz adamı tutuklayıp gazetelere büyük manşetler atılmasını istiyorlar." Donald onu onayladı. "Benim ilerlememe izin vermeyecekler," diyerek tahminde bulundu.

Bu yüzden onu seçmişlerdi. Böyle önemli bir konuda bir kadın dedektifi öne atmışlardı çünkü bu görevi alan kişi başarısız olmaya mecburdu. Kimse sorunu çözmek istemiyordu çünkü işin içindeydiler.

Donald onu, "Dikkat çekme," diyerek uyardı. "Birkaç kişiyi tutukla ve sana terfi verilmesini sağlayayım."

Shirley güldü. "Hangi başarıma karşılık?"

"Üzgünüm, Shirley. Keşke daha fazla yetkim olsaydı."

"Onlar beni durdurana kadar ilerleyeceğim." Bunu söylerken kendinden emindi. Donald'a söylemediği bir şey vardı. Onlar durdurduğunda tehlikeli bir şeye yaklaştığını anlayacaktı ve bu sonuna kadar gitmesi için ihtiyacı olan cesareti verecekti.

KARGAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin