Bartının ağzından:
Sevdiğim kızın dudaklarından dudaklarımı ayırdım, belinden tutup narince yatağa bıraktım, bedeni yavaşça bedenimin altında ezilirken göğüsü göğüsüme çarpıyordu...
İdilin ağzından:
Bedenim yavaşça bedeninin altında ezilirken, göğüsüm göğüsüne çarpıyordu. dudakları dudaklarımdan boynuma indiğinde, sessizce adını sayıkladım "lütfen" bartın dudaklarını zorlukla boynumdan ayırdı ve üstümden kalktı. Gözlerime özür dilercesine bakıp dudaklarını araladı "İdil ben şirkete gidiyorum kitap oku AVM gez ama koruma al yanına ne biliyim bişiyler yap" koruma diyor idil adam koskoca şirket işletiyor tabi korumaları olcak. "tamam anne" bartın bana göz devirdi ve evden çıktı.-yarım saat sonra-
Çok sıkıldım yaa bartının yanına gitsem ne olur, olur olur çok güzel olur.
Hızlıca bir kombin yapıp saçımı taradım, çantama anahtar telefon cüzdan attım ve artık hazırdım.
Kapıyı kapatıp evden çıktım, bahçe kapısının önünde 2 adam vardı. ne arıyorlardı burda bahçe kapısına doğru yürüdüğümde sol taraftaki bana döndü.
"Buyrun"dedi adam kalın sesi ve cüssesi ile korkunç görünüyordu.
"kimsiniz?" Yanındaki adam cevapladı bu sefer "biz bartın beyin korumalarıyız siz?" İdil koruma diyor "ben İdil memnun oldum bartının karısıyım" biraz durdum "yani yakın zamanda olucam" adam endişeli bir yüz ifadesiyle baktı bana "affedin İdil hanım tanıyamadım" neden bu kadar paniklediki bu "bir sorun yok. Şey burda nerde taksi bulabilirim" adam garipsemiş gözler ile bana baktı "efendim buralara taksi gelmez özel şöförle gidebilirsiniz" ayayyayaya benim özel şöförüm olucak.
Adama kafamı salladığımda 2 dakika geçmeden son model siyah bir jip geldi korumalardan biri önüme geçerek bana kapıyı tuttu arabaya bindiğimde ise arkamdan kapattı "nereye gidelim İdil hanım" dedi şöför koltüğündaki ses "bartının şirketine" adam bana cevap vermeden arabayı sürmeye başladı yol boyunca hiç konuşmadık15 dakika sonra
"Geldik İdil hanım" arabanın camından baktığımda kos kocaman bir bina vardı teşekkür edip arabadan indim binaya doğru yürüdüğümde herkesin bakışları üstümdeydi ne bakıyorsunuz dağ ayıları binaya girdiğimde saçları platin sarı 5-6 santim dibi gelmiş bir kadın yanıma geldi "buyurun nasıl yardımcı olabilirim" şirketi incelemekten gözlerimi alıp kadına doğru döndüm "Bartın bey'i görecektim" kadın bana bakıp alaycı bir şekilde güldü "randevunuz var mıydı" sen kimsin bana bakıp gülüyorsun lolipop "yoo nişanlısıyım ben randevuya gerek var mı" kadın beni baştan aşağı süzüp büyük bir kahkaha patlattı kahkahası yüzünden tüm bakışlar üstümüze dönmüştü "Bartın değil nişanlısı ha hanımefendi burayı derhal terk etmezseniz güvenliği çağırmak zorunda kalacağım" bu kadın kaşınıyor şeytan diyor ki geçir kafasına sokak nöbetçileri ikiyi ama kitabıma yazık "siz kimsiniz benimle böyle konuşuyorsunuz" kadın beni tekrar baştan aşağı sürdü ve gözdevirdi şeytan diyor oy gözlerine sok münasip bir yerlerine. "güvenlikk!" İki tane adam yanıma geldi ikisi de iri yarıydı "hanımefendi lütfen burayı terk eder misiniz aksi halde zor kullanmak zorunda kalacağım "terk etmiyorum siz kimsiniz de beni buradan kovuyorsunuz" benimle konuşan güvenlik karşısındaki güvenliğe göz hareketi yaptı ikisi birden koluma girdi ve beni kapıya doğru sürüklemeye başladılar "bırakın beni" tamam kapıya ulaşmıştıkki bir ses duydum "hey hey hey ne oluyor burada" bartın gelmişti kurtar beni beyazlatlı prensim sağ tarafındaki güvenlik konuştu "efendim bu kadının nişanlınız olduğunu iddia ediyor Beyza hanım çıkarılmasını istediler" Bartın alev saçan gözleriyle önce beyza'ya döndü sonra güvenlik görevlilerine tekrardan baktı "idilin üstünden kollarınızı çekin evet o benim nişanlım" 2 güvenlik kollarımdan çıktığında şok olmuş gözlerle bize bakıyorlardı "kovuldunuz!"
Bartın beni kolundan tutup kendine çekti "iyimisin İdil" bozulan saçımı ellerimle düzelttim "şu anlık evet"
Bartın koluma girdi hep birlikte asansöre doğru yürüdük giderken adının Beyza olduğunu öğrendiğim kıza da göz devirmeyi ihmal etmedimAsansöre bindiğimizde en üstte etrafı siyah la çevrili olan tuşa bastı asansör yavaş yavaş yukarı çıkmaya başladığında ikimizin de ağzını bıçak açmadı.
Asansör durdu ve kapıları açıldı adam kos koca katı kendisine oda yapmıştı ilerledi ve koltuklardan birine oturdu
"Ne oldu neden geldin İdil" bu adam benle evlenmek istemiyor heralde "müstakbel kocamı görmeye gelmem için illa bir sebepmi olması lazım" bartın kısa bir süre anlamaz gözlerle bana baktı "İdil bu akşam yemeğe çıkalım mı?"-bartının ağzından
İdil bana bakıp "neden olmasın" dedi
"O zaman eve git hazırlan ama güzel giyin çok pahalı biryere gideceğiz" İdil bana el sallayıp odadan çıktıCebimden telefonumu çıkardım ve burak'ı aradım
"Alo"
"Efendim bartın bir sorunmu var"
"Abi birşey istiyorum senden"
"Dinliyorum"
"Şehrin en pahalı ve kaliteli restorantlarından birini bu gece boşalt eş, dost, düşman, akraba, ortak kim varsa hepsini davet edin"
"bir planın mı var"
Cevap vermeden telefonu kapattım anlamaması onun suçuydu-2 saat sonra-
Giyidiklerimi son bir kere kontrol ettikten sonra şirketten çıkıp arabama bindim.Eve vardıktan sonra telefonla idili aradım
"İdil geldim ben"
"He tamam hemen geliyorum"Telefonu kapattım ve arabada idil'i beklemeye başladım çok geçmeden bahçe kapısından çıktı üzerinde taşıdığı kırmızı elbise ile mükkemel görünüyordu
-idilin ağzından
Arabada bartının yanına bindim siyah bir takım giymişti ve çok yakışmıştı "çok güzel olmuşsun" dedi onu karşılıksız bırakmamak için "siyah yakışmış" dedim dudaklarına hafif bir tebbessüm ilişti
Büyük bir restoranda durduk pahalı olduğu çok belliydi
Bartın arabadan indi ve benim kapımı açtı arabadan inip onun koluna girdim.
Restoranda girdiğimiz anda bakışlar bize döndü "neden herkes bize bakıyor" bartın sadece benim duyabileceğim şekilde güldü "güzelliğinden etkilenmişlerdir ama merak etme benim seni paylaşmaya niyetim yok" hafifçe güldükten sonra tek boş ve ortadaki masaya oturduk biz spariş vermeden masa dolmuştu zaten...
Yaklaşık yarım saatir hem yiyip hemde konuşuyorduk ve galiba bende bartından hoşlanmaya başlamıştım
Bartın masadan kalktığında salon tamamen sesizleşti ve tüm gözler tekrar üzerimizde toplandı. Bartın yanıma geldi ve beni ellerimden tutarak sandalyeden kaldırdı eli cebinde bir şekilde tek dizinin üstüne çöktü ve cebinden çıkardığı kutuyu açtı "İdil benimle evlenir misin?" Bartın bana umut dolu gözlerle bakarken sadece onun gözleri değil salondaki tüm gözler benim üstümdeydi...
🎀
Hellooo nasilsinizzzzz
Nasıldı ama bölüm
Neyse bayadır bölüm gelmiyor yazamiyorum dedim bir bölüm atayimm dedim sizleri seviyom ummmahhhİdilin yüzüğünüde şuraya brakalim bayyyyy
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kader bağı
Teen FictionBabası tarafından;kök salmış bir mafya babasının abisine satılan İdil olucaklardan habersizidi